Transcript for:
TED Üniversitesi Tanıtım Notları

Merhaba kanalıma hoşgeldiniz. Kanalıma ilk defa gelenleriniz için ben Dülhaso Tamgül ve bugün bu videoda gerçekten ama gerçekten birçok kişinin istediği bir tema var. Başlıktan da anlamışsınızdır temayı. Lafı çok uzatmak istemiyorum, hemen videoya geçmek istiyorum. Çünkü gerçekten söylemek istediklerim ve anlatmak istediklerim çok fazla. Öncelikle şunu söyleyeyim, bugün zaten başlıktan da anlayacağınız gibi size TED'ü ile ilgili bilgiler vereceğim. Özellikle bunun tercih dönemine kadar gecikmesini istemedim. Çünkü aklınızda fikirlerin oluşmasını istiyorum. Şimdi klasik her web sayfasında bulabileceğiniz birkaç bilgiden başlayayım. TED Üniversitesi 2019 diyecektim. TED Üniversitesi 2009 yılında kurulan. Ama şöyle söylemek yani olaya şöyle bakmak da bence gerekiyor. Türk Eğitim Derneği 90 yıllık eğitim konusunda bir tecrübeye sahip. Sadece üniversite kısmı yeni diyebiliriz ki bu da 11 yıla tekabül eden bir şey. Bizim okulda diğer okullara nazaran böyle bir tık farklı bir bakış açısı var özellikle eğitime karşı. Liberal eğitim deniyor buna da. Liberal eğitimde önce insan ondan sonra eğitim. Yani okulda da bu benim şahitlik ettiğim birçok durumda da mevcuttu. Zaten bunlar... Bunlardan bahsedeceğim. Bizim fakültelerimizin hepsinde eğitim dili İngilizce, %100 İngilizce. Ama hazırlıktan da bahsetmek gerekir. Neyse onlardan birazdan bahsedeceğim. Önce klasik bilgiler vereyim size. Eğitim dili %100 İngilizce ve fakülteleri sayacağım şimdi size. Eğitim fakültesi, fenedebiyat fakültesi, iktisadi, idari bilimler fakültesi, mimarlık, mühendislik ve İngilizce dil okulu. İngilizce dil okulu zaten hazırlık. Bunlarla birlikte 3300 öğrencimiz var. Fenedebiyat fakültesinde İngiliz dili ve edebiyatı, matematik, psikoloji, sosyoloji ve temel bilimler bölümleri. mevcut. İlisadi İdare Bilimler Fakültesi'nde ekonomi, işletme, siyaset, bilim ve uluslararası ilişkiler bölümleri mevcut. Mimarlıkta mimarlık, şehir ve bölge planlama, endüstriyel tasarım, iç mimarlık ve çevre planlamaydı bu galiba. Onun son kelimesini yazmamışım. Özür dilerim. Mühendislikte bilgisayar mühendisi, elektrik, elektronik, endüstri, inşaat, makine, yazılım mühendisliği gibi bölümlerimiz var. Hukuk fakültesi yok ve her sene hazırlıkta çıkan bir dedikoduya göre her sene bir sonraki sene hukuk fakültesi ait. Açılacağı söyleniyor. Şöyle söyleyeyim. Bizim okulda diğer okullardan farklı olarak bir de ekdal sistemi var. Üçüncü sınıfta bir ekdal seçiyorsunuz. Her bölümün kendine ait seçmesi gereken dersler var. Ve ekdal zorunluluğumuz var. Hani bu bahsettiğim şey işte çap gibi bir şey değil aslına bakarsanız. Ben birinci sınıfı yeni bitiren birisi olarak ekdal tecrübelerimi sizinle paylaşamayacağım. Bunun için çok özür dilerim. Ama ekdal yapan arkadaşlarımla konuştuğumda ve mezun olan arkadaşlarımla konuştuğumda şöyle bir şey söylediler. Ekdal... kesinlikle her öğrencinin, diğer okullardaki her öğrencinin de bilmesi gereken bir şey. En basitinden şöyle anlatayım. Mesela ben psikoloji bölümünde okuyorum. Üçüncü sınıfta işte sosyal psikoloji ekdalı seçiyorum ve o alana yönelmek istiyorum. İşte atıyorum bir şirkette çalışacağım psikolog olarak diyelim ve sosyal psikoloji dersini almış olmak benim daha fazla bir tecrübeye sahip olmamı sağlayacak mezun olduğumda ekdal da böyle bir şey. Ben okulu seçerken yani neden işte Çankaya'ya başkente vesaire vesaire gitmediğimi sorarsanız tamamen ekdal olmalı. Ted'ü de olduğu için de ve Ted %100 İngilizce olduğu için de. Bu da aklınızda bulunsun. Burs imkanlarını bana çok soruyorsunuz. Burs imkanları şöyle söyleyeyim. %25 var, %50 var. Bir de bazı bölümlerde %75 var diye biliyorum. Bu bölümleri aşağıya zaten yazarım. Merak etmeyin. Ama bununla birlikte kendi her bölümün içinde bölüm birincisine, bölüm ikincisine ve bölüm üçüncüsüne burslar veriliyor. Bunlarla birlikte çalışma bursu var. Okulda herhangi bir yerde çalışabiliyorsunuz. Mesela kütüphanede çalışabiliyorsunuz. Spor salonunda çalışabiliyorsunuz. Öğrenci işlerinde çalışabiliyorsunuz. çalışabiliyorsunuz. Bunlar da sizin burslarınıza ya para olarak ya da burs işte yüzdelik birine. Mesela yüzde 25 bursluysanız eğer ve atıyorum öğrenci işlerinde çalışıyorsanız size yüzde iki gibi bilmiyorum. Bir burs daha ekleniyor. Aklınızda bulunsun. Bu diğer okullarda yok diyebiliyorum. Ama diğer okullarda da şöyle bir şey var. Belli bir ortalamanın üstüne burs veriyorlar. Bizim okulda bölüm birincisine, bölüm ikincisine ve bölüm üçüncüsüne burs veriyorlar. İş imkanı bununla ilgili TED'ü şöyle bir imkan sağlıyor. Bizim en üst katımızda biz öyle adlandırıyoruz. Kariyer merkezi var. var. Kariyer merkezinde TED mezunları ve TED üyeleri, dernek üyeleri işte iş imkanı sağlıyor. Mesela atıyorum tamamen bir diyelim ki işte TED mezunu bir psikolog var ve bu kadın işte kadın olsun diye bilmiyorum. Klinik açmış. Sana da diyor ki sen gelip stajını burada yapabilirsin. Kariyer merkezinde böyle bir imkan sağlayın. Yani şöyle düşünün. Bir havuz var. İşte şurada iş imkanı burada iş imkanı. Ben sana bunu sağlıyorum. Yok ben sana şunu sağlıyorum gibi bir havuz var ve siz oradan işte staj başvurusu yapıyorsunuz ya da iş başvurusu. konuşamadım. İş başvurusu yapıyorsunuz. Ve %90 %80 ihtimalle de uzunlu sonuç aldığınızı söyleyebilirim. Ama tabii ki yani şunu da göz önünde bulundurmak gerek. Şu an içinde bulunduğumuz ekonomik durum da 4 sene sonra ya da 5 sene sonra nasıl bir iş imkanı bize sağlar bilemeyeceğim. Hani bu artık okulda biten bir şey değil bildiğiniz gibi. Okul ne kadar garanti sağlarsa sağlasın. Ekonomik durumlar... Garanti sağlamıyorsa yapacak çok da bir şey yok yani. Bunlarla birlikte hazırlıktan çok bahsetmek istiyorum. Çünkü bilmiyorum nasıl duyuldu, nereden kulağınıza geldi ama Tecün'ün hazırlığının çok zor olduğunu söyleyenler oldu. Şöyle söyleyeyim ben hazırlığı atladım. Bunu arkadaşlar... zaten biliyorlardır. Amerika'da bir senelik bir eğitim alma fırsatım olduğu için ve İngilizce ve Anadilim gibi konuşabildiğim için hazırlı atlama gibi bir şansım oldu. Hazırlı atlayan birisi olarak şunu söylemeliyim ki hazırlık atlamak zor mu? Bence değil. Ben her ne kadar Amerika'da da okusam... Kusam döndüğümde bir ay gibi bir hazırlık kursuna gitmiştim. Ve bu kurstan sonra hazırlığı iyi bir puanla atladım. Ama hazırlıkta kalan arkadaşlarım da hazırlığın sistemini beğenmediklerini söylüyorlar. Bunu da açıkçası şuna bağlıyorum. Okul yeni olduğu için ve birçok köklü ve İngilizce alanında başarılı okulla kendini yarışa soktuğu için. Gerçekten yarışa soktuğu için. Hazırlık bölümünü de bir tık zorlaştırmaya çalışıyorlar bence. Arkadaşlarımın işte böyle her hafta bir esaymanta her hafta bir şey oluyor. Ama yani... Yani çalışırsan yapamayacak mısın? Hayır yapabilirsin. Her şeyi yapabildiğin gibi. Efor sarf edersen tabii ki hazırlığı da atlayabilirsin. Ama dediğim gibi bir aylık bir kursta hazırlığı atlamanda çok rahat bir derecede yardımcı olacaktır. Hazırlıktaki arkadaşlarım özellikle şunu söylememi istediler. Bu online sisteme geçtiğimizde çünkü şöyle bir şey var. Okullar şimdi önümüzdeki Eylül-Ekim döneminde başlamayı bilir. Dolayısıyla bizim okula gelen ve kayıt yaptıran ve hazırlıkta kalan öğrenciler hazırlık kısmını yine online olarak atlayabilir. Ama bizim okulda... Online'de şöyle bir sorun yaşandı. Hocalar sadece etkinlik yapmış. Ders, işleyiş ya da anlatış gibi bir durum söz konusu olmamış ve sadece sınav odaklı çalışmışlar. Ve bence sınav odaklı çalışılınca bölüme geçtiğinizde yine bir ahfallıyorsunuz. En azından kendi arkadaşlarımdan da bunu duyuyorum. Aklınızda bulunsun. Hocalar ve işleyişten birazcık bahsedeyim. Zaten bildiğiniz gibi York Üniversiteleri belli başlı zorunlu dersler koydu. İşte Türkçe gibi, tarih gibi, matematik gibi. Bizim okulda da bunlar var. Ama bizim okulda bildiğim kadarıyla bunlar zaten yok. Bu kuralı koymadan önce... Ben daha ilk bölüm dersimi aldığım için psikoloji bölümünün hocalarıyla ve onların dersinin işleyişiyle ilgili bir şeyler anlatamayacağım. Bunun için çok özür dilerim ama şunu söylemeliyim ki hocalarımız gerçekten Ankara'daki özel üniversiteler arasında gerçekten en iyi kadroya sahip. Buna da zaten TEDÜ'nün kendi web sitesinden bakabilirsiniz. ODTÜ'den gelen hocalar var, Bilkent'ten gelen hocalar var ya da direkt ODTÜ mezunu Bilkent mezunu hocalar var öyle söyleyeyim. Alanlarında çok başarılı hocalar. Bunlarla birlikte bölümünüzü alakalı olmayan... ama o yükün koyduğu derslerle ilgili hocalar da gerçekten ama gerçekten çok başarılı. Tedü'de ilk yılımı bitirdiğimi anlattığım videoyu izlediyseniz orada bir tarih hocasından bahsediyorum. Onur Hoca. Ben gerçekten tarihi hiç sevmeyen birisiydim ama Onur Hoca dersi öyle bir anlatıyordu ki ben hani tarih dersini sevmeye başladım. O yüzden de mesela işte matematikte ben Fuat Hoca'dan ders almıştım. 111'de işte Fuat Hoca'dan ders aldım ve bizim okulda şu en sevdiğim, ya konudan konuya atlıyor gibi oluyorum ama bunu bu arada söylemem gerekiyor. En sevdiğim özelliklerden birisi. Diğer okullarda arkadaşlar Arkadaşlarımdan duyduğuma göre tabii ki bunu söylüyorum. Mesela matematikte işte biz bir laba giriyorduk. 10 tane falan soru var onları çözmeniz gerekiyor. Labda mesela ben 2 tane soruyu çözemiyordum. Hemen işte hocanın yanına gidip hocayla o soruları çözme imkanım çok fazlaydı. Hocayla çözemesem de asistanlarıyla çözme imkanım %100 oluyordu. Hani hocaya erişim, hocayla iletişim hakkında bence diğer okullardan bir tık daha başarılı. Böyle derste en ufak bir konuyu anlamadığınızda hemen hocayla iletişime geçebiliyorsunuz. Hani hiçbir şey yapamasa bile size mail anlatıyor. Ama bu konuda gerçekten emin olabilirsiniz. alabilirsiniz. Ha onun yanında gıcık hocalar yok mu? Tabii ki var. Her okulda olur. Çok normaldir. Ama o gıcık hocalar da yine böyle bir şekilde size ulaşabiliyorsunuz. Mesela şöyle bir şey anlatayım. Benim bu psikoloji bölüm dersimde aldığım hani psikolojiye giriş 102 dersinde bir sıkıntı yaşadım. Ve bu benim hani transkriptime yansıdı. Hak ettiğimden daha düşük bir puan düştü. Ve bu bari sana hak ettiğinden daha düşük bir puandı. Ben hani hocaya mail attım. Hoca bana geri dönmedi. Direkt bölüm sekreterliğini aradım. Bölüm sekreterimiz gitti hocayla konuştu ve biz o sorunu çözdük. Bunun diğeri. okullarda aşırı mümkün olduğunu düşünmüyorum. Çünkü diğer okullar tamamıyla öğretmenin arkasında duran, öğretmen ne derse onun doğru olduğunu düşünen okullar ama bizim okulda bir tık daha öğrenci ön planda. En azından ben bunu gördüm. Sosyal imkanlardan da ben açıkçası birazcık bahsetmek istiyorum. Çünkü özellikle şehir dışından gelen öğrenciler bence Ankara'nın sosyal ortamında ya da ortama alışmakta zorlanan insanlar. Okulumuzun toplulukları var. Bu toplulukların aktiflik seviyesi kendi içlerinde değişiyor ama en aktif olanlar benim bildiğim tiyatro, sinema, Kinema ve dans. Dans mı? Drama. Dans ve drama da olabilir emin değilim. Dans ve drama mıydı ya? Neyse öyle bir topluluk işte. Ve bu topluluklara girdiğinizde hepsi kendi içinde zaten tecrübelilerle birlikte kümeleşmiş oluyorlar. Ve ilk başta çok normal bir şekilde alışmakta zorlanıyorsunuz. Ben mesela tedi tiyatro topluluğundayım. Ama hani aktif bir rol alıyor muyum? Hayır almıyorum. Çünkü böyle işte bir oyunun çıkması gerekiyor. Bir oyunun arka planında yer almanız için de yine bir ekibe dahil olmanız gerekiyor. gerekiyor ama o ekiple... Böyle sinyal uyuşmazlığı sağlandığınızda adapte olmakta çok zorlanıyorsunuz ama bunun yanında yemin ederim size aşırı aşırı fazla topluluk var. Benim en sevdiğim gastronomi topluluğu. Böyle bir kart çıkarttılar. Kartı çıkartır çıkartmaz biz hani karantinaya girdik. Bundan bahsetmeyeceğim. Bir kart çıkarttılar ve Ankara'daki çeşitli restoranlarda indirim sağladılar. Big Bang'da %15 bir indirimimiz vardı ki bence bu efsane bir şey. Topluluk tanışma toplantısına ilk toplantılarında hamburger dağıttılar. Tam benlik bir topluluk. Bununla birlikte işte çeşitli workshoplar yaptılar. İşte bira tadımı yaptılar, bira nasıl yapılır, işte fabrika gezmesi falan filan. Ben bunlara katılamadım tabii ki. Hastaydım bir şeyler vardı falan filan ama bence aşırı güzel şeyler bunlar. Gastronomi bölümü yok ama gastronomiyle ilgilenen insanlar için aşırı güzel. Aşırı iyi bir topluluk olduğunu düşünüyorum. Bunlarla birlikte çeşitli çeşitli bir sürü bir sürü topluluk var. Şimdi hepsinin adını burada sayamayacağım. O topluluklarda da hani birisine alışamasanız ikincisine de üçüncüsüne mutlaka ama mutlaka insanlarla alışıp kaynaşıyorsunuz. Ve zaten okul 3300 kişilik olduğu için de insanları tanımakta ya da yüzleri aşina olmakta çok zorlanmıyorsunuz. Hazır okulun 3300 kişilik olduğundan bahsetmişken okulumuza lise gibi diyen kısma da bir atıfta bulunmak istiyorum. Şimdi şöyle söyleyeyim açık konuşacağım burada. Ben de okulu ilk kez... Gezmeye gittiğimde, üniversite tanıtım günlerinde demiştim ki burası benim Amerika'daki liseme benziyor. Okul, bir saniye rahat oturacağım. Okul küçük mü? Evet küçük. Hani buna kimse bir şey söyleyemez. Diğer işte ne bileyim Ottu gibi, bir Çankaya gibi başkenti saymak istemiyorum. Bir böyle ne bileyim Hacetepe gibi büyük devasa bir kampüze sahip değil. Ama bu okullar gibi şehrin ta dışında da değil. Yani başkent üniversitesinde okuyorsanız ya da ne bileyim Çankaya üniversitesinde okuyorsanız Eskişehir'den bir... Bir ev tutun sizin için daha hayırlı olacak. Biz o üniversite tanışma günlerinde vesaire gezme günlerinde annemle iki saat yol gittik geldik. Ve ben şehir merkezinde oturan birisi olarak en uzak gittiğim mesafe maksimum 45 dakikadır. Okul içinde her sabah o yolu çekmek benim böyle çok bana cazip gelmedi açıkçası. Yani ne yalan söyleyeyim. O yüzden de Tedun'un böyle bir avantajı var. Nerede olursanız olun yarım saatte okuldasınız. Ben bunun garantisini veriyorum. Nerede olursanız olun. Evet. Yarım saatte en ufak bir toplu taşımayla okula gelebiliyorsunuz. Bence bu efsane bir şey. Ama tabii ki bunun getirisi olarak da okul küçük. Gerçekten hani hakkını verelim küçük. Böyle herhangi bir işte çim alanı var. Bir tane çim alan var mesela hazırlık kampüsünde. Bu böyle kolejden giderken soldaki kampüs hazırlık kampüsü. Kolejden giderken değil kurtuluştan giderken. Soldaki kampüs hazırlık kampüsü. Sağdaki kampüs bölüm kampüsü. Ha bölümde kendi hazırlık kampüsü dersleriniz olmuyor mu? Oluyor ama genelde hazırlıklar orada takılıyor. Yani. bunu da söyleyeyim. Sınıf yani orası bildiğiniz hani lise gibi hazırlık zaten. Lise 5'tir hazırlık. Bunu herkes bilir. Neyse lafı çok uzattım. Hazırlık kampüsünde bir tane böyle çim alan var abi. Yağmur yağdığında gül. Yemin ediyorum felaket. Yani sel götürüyor orayı. Bir şey söyleyeyim mi? Yağmur yağıyor mesela. Pazartesi günü yağmur yağdı diyelim. Çarşamba gününe kadar orası sırılsıklam böyle. Biz çizmelerle geziyoruz orada yani. Bunun gerçekten bir çevre mühendisinin ya da mimarın hani kim ilgileniyorsa artık bunun çözülmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu bence çok büyük bir problem. Gerçekten çamur oluyor orası. Yaz geliyor bizim orası hala balçık gibi yani. Bir tane çim alan var onu da batırmışlardı. Nasıl planladılarsa artık bilmiyorum. Neyse çok sevinirlendim. Bunun dışında şu soracaksınız kafeler yok mu falan filan. Bir sürü kafe var. Bir sürü kafe var. Niye? Kızılay'da çünkü okul. Okuldan çıkıyorsun, hüdaverdisi var, azıcık yürümeyi seviyorsan zaten Kızılay'dasın. Al ayına kafe. Her şeye geçtim hani Kızılay'da takılmak istemiyorsan diyelim. Bir dolmuşa biniyorsun Bahçeliye 7.caz. işte başka bir metroya biniyorsun, armada da dolayısıyla kampüsün olmaması bana çok büyük hani kampüsün küçük olmaması değil mi küçük olmaması zorluk sağlıyor ama hayır sağlamıyor çünkü çevresindeki imkanlar diğer okulların sahip olduğu imkanlara göre daha fazla Bence bu bir artı. Ve okulda vakit geçirirken gerçekten aşırı meşgul oluyorsunuz. Size yemin ederim bir dersten çıkıp başka bir derse giriyorsunuz. Dolayısıyla hani herhangi bir dersinizin arasında 3 saat varsa bile gidiyorsunuz hazırlık tarafındaki kanepelerde uyuyorsunuz. Kafanız o kadar meşgul oluyor. Kampüsün büyük olması da size büyük bir artı kazandırmıyor arkadaşlar. Burada da bir anlaşalım. Hiyerarşi bizim okulda da var. 4. sınıflar bilardo masalarını daha çabuk kapıyor. 1. sınıflar çok kapamıyor. Ağlıyor falan filan vesaire. Bunları geçiyorum. Ama bir 4. sınıf öğrencisinden yardım... istediğinizde de hayır. Yapmıyor. Bizim okulda arkadaşlık ilişkilerinin diğer okullara göre bir tık daha ileride olduğunu düşünüyorum. Çünkü gerçekten herkes aşırı samimi. Tikiler işte böyle yapanlar yok mu? Var. Ama onlar azınlık. Diğer okullardaki gibi çok tiki bir topluluğu yok okulumuzda. Aklınızda bulunsun. Arkadaş ortamından da birazcık bahsettim. Onun dışında bahsetmem gereken bir şeyin olduğunu çok fazla düşünmüyorum. Umarım sevdiğiniz bir video olmuştur ve umarım yararlı bir video olmuştur. Başka soru... sorularınız varsa hani bu serinin devamı tabii ki gelebilir. Tercih döneminden biraz daha erken atmamın sebebi buydu. Başka sorularınız varsa aşağıya bırakın ya da Instagram adresinden bana yazın. O soruları da yine başka bir videoda cevaplamayı çok isterim. Bu arada kanalımda bilmiyorum yapabilir miyim ama bunu da buradan duyurayım. Ankara'daki diğer üniversitelerin öğrencilerine de ulaşıp o öğrencilerden bu tarz bir video çekip yine sizlere bilgilendirmek istiyorum. Bu da aklınızda bulunsun. Umarım videoyu beğenmişsinizdir. Eğer videoyu beğendiyseniz ve kanalıma abone olursanız çok sevinirim. Başka videolar görüşmek üzere