Transcript for:
UFO Gerçeği ve Tarihsel Bağlantılar

Hoş geldin. Sefalar getirdin. Uzun aradan sonra teklifimi davetimi kabul ettin. Teşekkür ediyorum. Çok sağ ol. İyi ki varsın. Teşekkür ediyorum. Bu arada programı unutmadan güzel bir dilekle açalım. Tüm öğretmenlerimizin başta baş öğretmen Mustafa Kemal Atatürk'ümüzün ve onun kurduğu güzel bir ülkede tüm güzel meslektaşlarımın öğretmenler gününü kutluyorum. Kendi öğretmenlerimizle kutluyorum. mutluyoruz ve öğretmenim olarak kendi babamın da 9 sene öğrencisi olduğum için ona da buradan sevgilerimi saygılarımı gönderiyorum Evet kendisine çok teşekkürler Ben de ilk açılışta aynı dileklerle açmıştım Evet tüm öğretmenlerimiz başta kendi öğretmenlerim bir öğretmen arkadaşlarımın öğretmenler günü kutlu olsun bu yıl oğlum da öğretmen oldu sevgilerimle bu Tebrik ediyorum Evet tebrik ediyorum onu da öğretmenler günü kutlu olsun. Evet biz UFO gerçeğini konuşacağız uzun bir aradan sonra seninle biliyorsun yüz yüze de yayınlarımız oldu canlı yayınlarımız da oldu ama UFO gerçeğini detaylı ilk kez konuşacağız. Yeni veriler olduğunu yeni bulgular olduğunu söyledin. Evet yeni haberlerle sözü sana bırakmak istiyorum epey bir zamanda kaybettik hemen başlayabiliriz. Başlayalım. Önemli aslında gelişmeler yaşanıyor son günlerde. Tüm dünyayı ilgilendiren önemli bir konu olduğunu düşünüyorum. Çünkü bu ilk kez 16 ay önce yine Amerika'da kongrede ele alınmıştı. Ondan da bahsederiz. Bu kongrenin yani bu müthiş bir şeydi aslında. O zaman da bunları dile getirmiştik. Ama 16 ay aradan sonra tekrar bu konuların gündeme gelmesi, daha derin böyle bilgilerin talep edilmesi. Ve yavaş yavaş bunların ifşa ediliyor olması yetkili ağızlardan özellikle de Amerika gibi bir ülkeden yani bütün UFO gerçeğini saklayan bir numaralı ülkenin ağzından bunları duymak gerçekten ilgi çekici. Ne yapıldı burada? Ne zaman nerede yapıldı bu toplantı? Ondan bahsedeyim. Amerika Birleşik Devletleri kongresi toplandı. Dediğim gibi bir önceki toplantısının... üzerinden 16 ay geçtikten sonra ikinci kez bir UFO oturumu yaptı. Bakın bu konuyu bir başlık olarak, toplantı konusu olarak UFO ya da UAP dedikleri, yeni güncelledikleri, yani UFO tanımlanamayan uçan cisimleri kapsayan bir kelime, ifade. UAP kelimesini çıkardılar. Bu da tanımlanamayan doğa olayları, yani göksel fenomen tanımlanamayan şeklinde. bir açıklama yaptılar. Bu terimleri de artık kullanmaya başladılar bu toplantılardan sonra. Tabi burada eski bir Pentagon çalışanı olan Amerikan hükümetine evrende yalnız olmadığımızı gizlemeye çalışmakla suçlayan bir iddia vardı. Bu çok önemli bana göre. Neden? Çünkü bakın ilk defa Pentagon'da çalışan birisi Amerikan hükümetini suçluyor. Neyle suçluyor? evrende yalnız olmadığımızı gizlemeye çalışmakla suçluyor. Yıllardır bize işte komplo teorisyeni derlerken biz de aynısını söylemeye çalışıyorduk. Oysak ediyoruz. Neyse geç olsun güç olmasın. Aynı toplantıda dünya dışı gelişmiş varlıkların küresel çapta askeri tesisleri izlediği iddiasında bulundu önemli tanıklar. Kimdi bunu yapan? Louis Elizondo isimli bir tanık bu şeyleri dile getiren. Şimdi kendisinin çok önemli ifadeleri var net bir şekilde. Diyor ki açık konuşayım diyor Lewis tanımlanamayan uçan fenomenler gerçek diyor. Yani cümlesine böyle başlıyor ve hükümetimize ya da dünyadaki başka herhangi bir hükümete ait olmayan yani Amerikan ya da Amerikan dışı bir ülkeye ait olmayan Gelişmiş teknolojiler dünya genelinde hassas askeri yerleşkeleri izliyor diyor. Bakın burası çok önemli çünkü sadece Amerika ile Rusya ile ya da herhangi başka bir ülke ile ilgisi yok. Dünya dışı teknolojiler, dünya dışı kaynaklı olaylar çok hassas askeri üslerimizi izliyor diyor. Ve dahası Amerika'nın elinde rakiplerimizin olduğu gibi tanımlanamayan uçan fenomenlere ait teknolojiler var diyor. Yani diyor ki Amerika'nın elinde ve rakip olan bazı ülkelerin elinde de bu tanımlanamayan uçan fenomen UAP kelimesinin karşılığına ait teknolojilerin var olduğunu söylüyor. Ve onlarca yıllık gizli bir silahlanma yarışının ortasında olduğumuza inanıyorum diyor. Kesinlikle ben de inanıyorum. Bu silahların da aslında onlarca yıldır bir yarıştan öteye geçtiğini, hayatımıza lansı olduğunu... ve bunları insanlar üzerinde uyguladıklarını da ayrıca düşünüyor. Yani kesinlikle bu iddialara katılıyorum. Zaten yıllardır bunları açıklamaya çalışıyorduk. Tabii bizler bunlara ulaşıp da bu bilgileri açıklamaya çalışıyoruz. Sen nereden bilesin? Sen kimsin ki? Sana biz niye inanalım? Amerika'da bu kadar bilim adamı var. Onlar bilmiyor. Sen mi biliyorsun? Gibi yakıştırmalar yapılıyordu. Şimdi işin içinden. Böyle yeminli, tanıklı mahkeme ortamında ifadeler artık resmi kaynaklarda yayınlanınca işler yavaş yavaş değişmeye başlıyor. Tabi burada Amerika Birleşik Devletleri kongresinde yapılan bu toplantının ismi zaten o bile başlı başına bir aslında çığır açıcı tanımlama. Nedir o? Tanımlanamayan, uçan fenomen gerçeği ifşası. Bakın. tanımlamayan uçan fenomeni UFO'ları ifade ediyor ve bunun gerçek olduğunu ve bunun ifşa edilmesini baz alıyor. Yani gerçek mi değil bakın. Bu konuların incelenip gerçekliğini tartışıldığı değil gerçeğin ifşası. İşte ikinci şeyde kullanılan başlık buydu. Bence çok önemli bir başlık. Çünkü ilkinde işte var mı yok mu gibi sorular soruldu. Çok önemli cevaplar alındı ki biraz onlardan da bahsederiz ileride. Onun haricinde burada bunun bu gerçeğin ifşası adlı bir başlıkla bu oturumun başlaması bence çok önemliydi. Bunu başlatan kişi de yine Luis Elizondo adlı bir şahıs. Şimdi Elizondo Amerika Birleşik Devletleri'nde Havak ve Uzay Tehdit Tanımlı Direktörlüğü görevini yani uzaysal tehditleri tanımlama diye bir birim var. Bu birim kuruldu. Bunları da yıllar önce kurulduğunda programlarda dile getirdik. Dedik ki uzaydan ne tehditi gelecek? İnsanlar diyor ki hemen işte asteroid düşecek, şey olacak. Bu tehdit olarak bunu algılıyorlar. Ama bunlar sadece bu astrolojik, astronomik olaylarla değil, dünya dışı akıllı yaşam ve teknolojilerin tehditlerinde programları içine alıyordu. Yıllardır zaten bu görevleri... Yani icra ediyorlardı ve burada bunun direktörlük görevini yürüten Elizondo yeminli bir ifadeyle tüm tanıkların ortasında resmi bir şekilde bu söylediğimiz açıklamaları yapması aslında muhteşem bir belge niteliğinde artık tanıttır bunlar. Ve Pentagon'a bağlı olan bu söylediğim uzay tehditleri... direktörlüğü aralarında tanımlanamayan uçan cisimlerin yani UFO'ların olduğu tehditleri araştırmakla görevliydi. Bakın bu sadece astrolojik, astronomik olayları incelemiyordu. Şimdi peki nasıl oluyor da böyle bir birimde çalışan birisi bunu ifşa ediyor. Çünkü artık bu birimde çalışmıyor. Çalışsaydı zaten Yeminli olduğu için bunu ifşa edemeyecekti. Ama 7 yıl önce Pentagon'daki bu görevinden istifa ediyor bu Elizondo adlı kişi. Ve buna bazı sorular soruluyor. Bu sorulardan en önemlilerini sizlerle paylaşmak istiyorum. Mesela ne soruyorlar toplantıda? İnsan dışı yaşamla iletişim kurulup kurulmadığını soruyorlar. Yani dünya dışı akıllı varlıklarla iletişim kurulup kurulmadığını soruyorlar. mı? Kurmadık mı diye. Direktman cevabı şöyle oluyor Elizon Elizon'un. Söylediğim gibi Sözlü iletişim de var, sözsüz kurulan iletişim de var diyor. Bu yüzden bu soruya yanıtım kesinlikle evet olurdu diyor. Ancak kurulan iletişim sözsüz bir şekildeydi diyor. Son iletişimiz bu şekilde oldu. Ama sözlü iletişimlerinde var olduğunu ve kurulduğunu, sözlü sözsüz tüm iletişimlerin aslında kullanılıyor olduğunu da kesinlikle söylüyor. Burada bir şey takip ediyor sözlü sözlü. Yani sözsüz ne demek istiyor? İletişim şöyle. Siz mesela bir gezegende bir yaşam tanımlarsınız. Mesela atıyorum Mars'ta kuleler bulduk. İşte orada yapılar gördük. İşte uçan ufoları tespit ettik diyelim. Bu dünyadışı yaşama bir kanıt. Ve bu bir tespittir burada. Bir iletişimdir. Yani sen onu görüyorsun artık. Ama kelimelerle bilinçli bir şekilde temas değil. Uzaktan tespit diyelim. Şimdi sözlü iletişim dedikleri. onların dillerinin, iletişiminin, sisteminin çözüldüğünü, bununla karşılıklı olarak bilgi alışverişi, belki sadece bilgi de değil, başka alışverişler, anlaşmaların yapıldığında içeriyor. Yani artık bunlar tanımlanmış, iletişim metotları sabitlenmiş, dilleri ya da işte ne şekilde iletişim kuruluyorsa, bunları bilgi anlamında, bilgi alışverişi yapacak halde iletişimlerin kurulduğunu da söylüyor. Bu yeni bir şey değil zaten. Yani ta 1950'li 60'lı yıllarda ele geçirilen işte Ebe adı verilen dünya atışı varlıklar var. 1947 yılında Roosevelt'e ele geçirilen canlı dünya atışı varlıklar var. Bunların dillerinin çözüldüğü, iletişim kurulduğu, tabii başka şeyler de var. Yani sadece Roosevelt'le ilgili değil. Ama bunlarla artık iletişime geçildiğini bize söylüyor. Ve diyor ki tanımlanamayan uçan cisimlerin Kazaları ve bu kazalarla ilgili Amerika Birleşik Devletleri'nin çalışması soruluyor. Diyorlar ki geçtiğimiz yılki oturumda ifade veren David Grush, Amerika Birleşik Devletleri'nin onlarca yıldır tanımlanamayan uçan fenomenlere ait kazalardaki enkazları topladığını ve bu enkazlardan tersine mühendislik programları yürüttüğünü ifade etmişti. Bu ifadeye katılıyor musunuz diyor. Dünyadışı UFO'ların sağlam ya da işte kalıntılarına parçalanmış şekilde kalıntılarına ulaşıldı. Buradan da o teknolojiler çözülmeye çalışıldı diyor. Ve cevap %100 katılıyorum oluyor. Bakın %100, ikinci %100. Sonra diyorlar ki düzgün bir kongre gözetimi olmadan çalışan, tanımlanamayan, uçan fenomen programları var mı diyor. Bakın yani kongre gözetimi olmadan. çalışan UFO programları gizli programlar var mı? Cevap ne oluyor dersiniz? %100 var. Bu da %100. Ve tanımlanamayan uçan cisimlerin çalışma prensipleri sorulduğunda da verdiği cevap şöyle oluyor. Onların zekice kontrol edildiğini söyleyebilirim diyor. Zira bazı karşılaşmalarda bizim manevralarımızı tahmin edebildiklerini gördük diyor. Yani yaptık manevraları önceden tespit ediyor. Zeka var, teknoloji var ve bunları kullanıyorlardı diyor. Peki daha önceki panelimizdeki konuşanlardan biri bunların boyutlar arası varlıklar olduğunu ifade etmişti. Bunun için ne dersiniz diyor. Yani önceki toplantıda bir konuşmacı bu varlıkların boyutlar arası varlıklar olduğunu iddia ediyordu. O sorulduğu zaman verdiği cevap da şu şekilde oluyor. Nereden geldiklerine yönelik spekülasyon yapamam diyor kendisi. Fakat diyor ki insan vücudu yani nereden geldiğini bilmiyorum ama diyor insan vücudu ve insan teknolojileriyle ilgili çok önemli iki tane bize data paylaşıyor. İnsan vücudu 9 G'ye karşı yani 9 yerçekimi kuvveti G dediğimiz kısa süreliğine dayanabilir diyor. Ki savaş pilotları biliyorsunuz G testinde hatta 12 G'ye kadar. Böyle zorlayıp onları böyle bayıltana kadar çeviriyorlar. G testlerinden geçmeden pilot olamıyorlar. Evet 9G'ye kısa süreliğine dayanabiliyor. Elimizdeki diyor en üstün teknolojilerden birisi olan F-16 savaş uçakları ise diyor. Yani onlar makine cihaz olarak 16-17G'ye maruz kalarak manevra yapabilir diyor. Şimdi o yapar da uçak yapar pilotu dayanamıyor içeride. Ondan sonra çok zor diyor. Ancak bizim burada bahsettiğimiz... ettiğimiz araçlar yani bu UFO'lar 1000-2000 hatta 3000G'lere maruz kalsalar bile manevra yapabiliyorlar diyor. Yani bu çok önemli aslında bir şey ifade ediyor burada. Ben nereden geldiklerini şahsen bilmiyorum diyor. Fakat diyor bu ne insanın ne de teknolojik bir cihazımızın yani teknolojik seviyemiz içerisinde ürettiğimiz en son sistemlerin bile dayanacağının yüzlerce binlerce neredeyse katı bir teknoloji gerektirir. Dünyaya, insana ve dünya bilimine. Çok yabancı, çok üst seviyede teknoloji diyor. Ha bu başka boyuttan mı geldi? Başka gezegenden mi geldi? Başka bir yıldız ya da galaksiden mi geldi? Bunu bilemem diyor. Ama ne diyor? Dünya dışı olduğu kesin diyor. Bunlar çok önemli açıklamalar. Burada bunlarla ilgili... Önemli kanıtlar da sundular aslında. Yani biraz bu kanıtlardan da bahsedeyim. Sadece UFO var mı? Var. Nereden geliyor? Şunu yapıyor, bunu yapıyor. Yapıyor da resmi bir açıklamada UFO'lara gösterilen kanıtlar nelerdi? Biraz da bunlardan bahsedelim. Şimdi Pentagon'un gizli uzaylı programı diye bir programı var. Ve bu artık raporlarla ifşa oldu. Bu programların içinde deniz anası şeklinde bile UFO'ların varlığı belgelerle ifşa oluyor. Daily Mail haberine göre hazırlanmış olan bu raporlar 1991 ile 2022 yılları arasında uçan metalik küreler, deniz anası şeklindeki uçak ya da işte UAV'lar UFO'lar ve tanıkların zaman algısını değiştirdiği bildirilen UFO'larda dahil olmak üzere çok sayıda görgü tanıdığın ifadesine yer veriliyor. Belgeler bu şekilde. 91 ile 2022 arasında ki bunun çok daha öncesinde ohoo yüzlerce binlerce olay raporlu bir şekilde duruyor. Bu raporun kamuya ve açık versiyonunda ayrıca kızıl ötesi uyduların yoğun bir buluttan yükselen, bakın burası çok önemli. Kızılötesi uydular bunu görüyor. Yoğun bir buluttan yükselen 400 feet yani yaklaşık 122 metre genişliğinde daire şeklinde devasa bir UFO'nun görüntülerini nasıl yakaladığı da inceleniyor. Bu konuyu biraz sonra biraz daha açmak istiyorum. Bence çok önemli bağlantıları var çünkü. Kızılötesi uydu görüyor. Bizim şeyimiz kızıla kadar göremediğimiz yer kızılötesi oluyor. Çok yakın bir yer. Ama insan gözü bunu görmüyor. Yoğun bir buluttan yükselmesi konusuna da biraz sonra değinelim. Şimdi bu raporda bu davranış doğası daire şeklinde bu UAP diyelim bunu artık uzay tabanlı bir toplama platformu tarafından gözlem altında olduğunu farkına vardığını ima ediyor diyor. Yani neymiş? Bu sadece... Hani yok buluttu, yok işte doğal fenomen de yok şuydu buydu göktaşıydı kuştu filan böyle bir şey yok. Bu UAP dediğimiz şey gözlem altında olduğunun da farkına varmış. Bunu da tespit etmişler. Raporlarda milletvekillerinin Amerika'nın tuhaf ve rahatsız edici UFO fenomeni hakkında dört yeminli tanığın ifadesini dinlediği kongrede UFO oturumuyla aynı gece İnternette bunlar yayınlandı. Şimdi burada önemli olan şey ne? Dört tane yeminli tanık. Geçen sefer üç taneydi. Şimdi dört tane yeminli tanık. Bu yeminli tanıklar konunun en detaylı bilgilerine sahip en üst kişileri, en yetkili kişileri ve resmi devlet kademesinde görev almış. Yani öyle alp... Nikolik, uyuşturucu kullanan, tıklama peşinde, para peşinde, meşhur olma peşinde olan insanlar değiller. Aklı başında olmasa bu mertebelere gelemezler. O kadar yıl kalamazlar. Bunlar sağlık testinden de uyuşturucusundan her şeyinden defalarca geçiyordur eminim ki. Burada bunların yeminli ifadesi bu bir kanıttır artık. Bu bir belgedir. Yani bunlar tabii kendi başlarından geçenleri anlattığı gibi. Bir sürü karşılaşma yapıyor. İnsanların gelen raporlarını inceleyerek de bu bilgileri paylaşıyorlar. Mesela temsilci Nancy Mace 11 sayfadan oluşan bu belgeyi toplantıdan sonra kamuoyuna sunuyor. Oturumda yeminli tanık olarak yer alan Michel Schellenberger mahkemeye Immaculate Conception'ın yani UAV'ların binlerce yüksek çözünürlüklü görüntüsünü yakaladığını söylüyor. Bakın yüksek çözünürlüklü binlerce görüntüden bahsediyoruz. Üç tane, beş tane hani bir tane bile fotoğrafı yok diyenler var ya. Arkadaş sana yok, bana yok. Yani sen Çeker çekmez senin e-postana bu fotoğrafların düşeceğini mi zannediyorsun? Tabii ki yok. Çünkü bunlar milli güvenlik meselesi. Savaş stratejileri, askeri meseleler. O yüzden de tabii ki halka çok çok çok 50 sene sonra yansıyor. Binde biri, on binde biri belki yansıyor. Amerikan halkının, Amerikan ordusunun çok büyük miktarda görsel ve diğer bilgiler, hareketsiz fotoğraflar, videolar veya sensör bilgileri üzerinde oturduğunu ve çok uzun zamandır da sahip olduğu bilinmesi gerektiğini söylüyor bu tanıklar. Bu ihbarcılar soruşturmanın ABD'nin iyiliği ve güvenliğine yönelik acil ve güvenilir tehditlere yanık olarak yapıldığını da iddia ederken yürütme organı UAP ve dünya dışı akıllı yaşam konularını kongrenin bilgisi olmadan yönettiğini iddia ediyorlar. Yani şimdi siz bizi kongreye çağırdınız diyorlar da bu kongrenin yasal olarak bildiği hani yasal olarak baktığı mekanizmalar haricinde bu işler yürütülüyor diyor. Yani gizli. Devletin de kendi organlarından haberi yok. Çünkü çok özel birimler var. Bunlar çok özel gizli birimler tarafından yürütülüyor diyor. Yani biz de çok az şey biliyoruz. Siz de çok az şey biliyorsunuz diyor. Ve çok enteresan başka bir şey oluyor. Bu UFO karşılaşmaları yaşayan personel adeta transa geçiyor. Bakın bu da çok önemli bir şey. Raporlarda bunların hepsi bildirildi. Bunlar çok ilginç iddialar. Pasifikte nükleer enerjiyle çalışan bir uçak gemisinde, gece görevinde çalışan aktif uçuş güvertesi personeli. orta ya da büyük boyutta küresel bir UAP ile yakın bir karşılaşma yaşıyor. Pasifik'te nükleer enerjili uçak gemisi. Muhtemelen Amerikalılara ait. Personel bu UFO'yu küçük turuncu kırmızı arası bir küre olarak tanımlıyor ve tuhaf bir şekilde yoğun parlaklığının görsel görünümüne rağmen okyanusu ya da geminin uçuş güvertesini aydınlatmayan bir ışıktan bahsediyor. Yani bizim bildiğimiz şeyde değil. Yoğun bir ışığı var ama diyor denize vurmuyor, gemiye de vurmuyor diyor. Yumuşak bir ışık yaydığını belirtiyor. Bu UFO'nun yüzeyinin normal sabit olmadığını, dinamik olduğunu söylüyor. Yani güneşin yüzeyi nasıl böyle dalga dalga alev dalgaları var hareketli. UFO'nun yüzeyinin de böyle hareketli olduğunu söylüyor ve Bu tuhaf cisim geminin üzerinde yüksek irtifa manevraları yapıyor. Ardından da tanıklar onu gördükten kısa bir süre sonra hızla uçuş güvertesinin hemen üzerindeki bir konuma iniyor. Yani bunların hepsi bakın askeri personel, resmi yetkili bunların verdiği şeyler var ve çok değişik iddialar da var. Bu karşılaşmanın... zaman algılarını değiştirdiği iddiası. Bakın bu da çok önemli bir konu. Çünkü dini ve mitoloji kaynaklarda bunlardan yüzlerce binlerce defa bahsedilirken biz bunları masal zannediyorduk. Ama artık onların da içindeki gerçeklik oranını bu bilimsel kanıtlarla yükseltmenin zamanı bana göre geldi. Çünkü bu bahsedilen raporda UFO'nun irtifasını koruduğu ve belirsiz bir süre boyunca gemiye ayak uydurduğu Yani gemiyle beraber sabit bir şeyde gidiyor. Kendini kilitlemiş o hızına yörüngesine. Gözlemci personelin yakın karşılaşma sırasında zaman algılarının değiştirildiği kayıtlara geçmiş. Zaman algısını kaybediyor. Bir süre sonra ufu aniden havaya fırlıyor ve geminin üzerinde bir noktada kayboluyor. Ve gözlemci personel transa geçmiş gibi hissediyor kendini. Ve derin bir... tedirginlik duygusuyla kendine zor geliyor. Şimdi burada süreyi sordukları zaman hani bir dakika mı beş dakika mı bir saat mi on saat mi gördün sen ne kadardır bu iletişimi yaşıyorsun dediği zaman Ölçemiyor ona cevap veremiyor. Zamanı, zaman algılarını değiştiriyor. Ve çok enteresan bir şekilde kayıtlara askeri personel tarafından bu yapılan karşılaşmalarda kayıtlara böylelikle geçmiş oluyor. Yani burada belirtilen başka şeyler de var. mesela çeşitli videolar ve fotoğraflar da paylaşılıyor. Burada mesela küreyle ilgili metalik görünümlü bir küre fotoğrafı paylaşılıyor. Bu gökyüzünden çekilen bir resim. Uçak ya da helikopter veya uydu bilemiyorum. Hani kimin çektiğini bilmiyorum. Ama Irak'ta çekiliyor. Bir şehrin üstünde aşağıda bayağı sokakta evler, ağaçlar, binalar çok net bir şekilde görülürken havada yani yüzeyle o işte fotoğrafı çeken kaynak arasında uçan bir casus uçağı çekiyor bunu. Burada videosu çekiliyor ve 2014 yılında çekiliyor. Çekilen şey ne? Tabii tam büyüklüğünü hani ben fotoğraftan tahmin edemiyorum ama Eee böyle Aratırlarsa bu toplantının içinde yayınlanan fotoğraflar arasında bu 2014'te çekiliyor ama 2024'te ilk defa yayınlanıyor. Yani bunlar da resmi kaynaklarca çekilmiş incelenmiş, doğruluğu kanıtlanmış resmi UFO ifşasıdır. Orada görülen metalik kocaman bir top. Yani taht tahminimce küçük bir araba boyutu kadar olduğunu düşünüyorum. Ben tabi uzmanı ben değilim. Ama böyle bir net bir foto var. Ayrıca da Ocak ayında yine kızılötesi görüntülerle çıplak gözle görülmeyen, bakın kızılötesi görüntülerde çıkıyor, insan gözüyle görülmüyor. Deniz anası şeklinde bir UFO'nun Amerikan askeri üssü. üzerinde uçtuğunun da videoları var. Bunlar casus sistemlerle net bir şekilde görüntülenmiş. Ve bunlar Amerikan askeri üstlerinde uçuyor. Dalga geçer gibi yani. Gözle görülmüyor. Ancak kızıl ateşi bir şey olacak da denk gelecekte çekeceksin. Bu iki tane net fotoyu da, fotoğrafı araştırırlarsa bu şeyin içinde görebilirler. Bunlar çok önemli. Hani diyorlar ya bir tane bile UFO resmi yok. Bir tane bile videosu yok. Yani yıllar önce Meksika Hava Kuvvetleri yine bir ifşa yapmıştı kendileri. Bakın askeri hava kuvvetleri komutanları Meksika'nın jetlerin askeri uçakların UFO'lara takip emri verilip onlara gidiyor ve böyle işte 10-12 tane ışık saçan böyle ne olduğu bilinmeyen gökyüzünde sabit şekilde hareket eden şeyleri askeri jetler görüntü altına alıyor. Ve bunları inceliyorlar. Radarda da görünüyor. Radar kayıtları var. Video kayıtları var. İnsan görsel kayıtları var. E daha ne istiyorsunuz? UFO'nun motor şaseli mi arasında mı yani? İnanmak için neyi bekliyoruz? Ve bunlar Meksika Hava Kuvvetleri bunları açıkladı. Dedi ki bunlar incelendi defalarca ince. Hani videoya bir şey mi yansıyor? Kamera mı bozuk? İşte güneş midir? Ay mıdır? Yıldız mıdır? Ya da ne bileyim sahtekarlık mıdır? Her şeyi inceliyoruz. Kesinlikle hiçbir hata yok. Ve bunlar hiçbir şekilde ne bizim hava sahamızda ülkemize ait ne de insana ait olabilecek şeyler diyor. Kesinlikle tanımlayamıyoruz bu uçan cisimleri. Belirli bir şeyde hepsi beraber hareket ediyor. Işık saçan tam anlamıyla tanımlanamayan uçan cisim yani UFO olarak resmi kayıtlarca defalarca gündemimize gelmişti zaten. Peki bu ifşaları sebebi ne olabilir? Neden şimdi ifşa oluyor bu görüntüler? Şimdi bu görüntüler neden şimdi ifşa oluyor? Güzel bir soru. Neden? Bu sorunun aslında öncesinde sorulması gereken başka bir soru var. Bugüne kadar neden ifşa olmuyordu? Tabii yeni bir döneme geçilmiş gibi görüyorum ben bunu. Bununla alınca ne olabilir? Bu yeni dönem ne ortaya çıkıyor? Şimdi şöyle bir şey söylenebilir burada. Yeni bir dönemde ben şuna inanıyorum. Artık insanların bugüne kadar UFO'yu her şekilde reddediyorlardı. Hiçbir şekilde yani videosunu da çeksen uzaylı elinden tutup kameraya karşılaşırsan foto montaj diyorlardı. Hiçbir şekilde kabul etmiyorlardı. etmiyorlardı bunları. Bu kadar kanıta rağmen. Ama artık şöyle bir şey oldu. Kendileri bunları ifşa etmeye başladı. Yani birileri köşeye sıkışıp da bunu kendi kendine, kendi askeri çalışanı, sen o askeri sana izin vermeyecek de sen gidip uzaylıyı açıklayacaksın. Ben güvertede gördüm diyeceksin. Evet. Aslında bir işin ikisi de oluyor artık. Tabii. Artık şöyle bir şey var. Belli oranlarda bir Belli miktarlarda, belli teknolojik ve böyle ufak ufak diyeceğimiz, yani bunlardan çok daha şaşırtıcı muazzam özelliklerde nesneler, olaylar var. Çok daha büyük olaylar var. Ama onları henüz ifşa etmiyorlar. İşte şurada top göründü, şurada deniz anası tipli bir şey gördük, burada işte bir ışık gördük falan diye. Bunların varlığını artık bize ifşa ediyorlar. Bunları durup dururken yapmaları bana göre mümkün değil. Bunların da bir sebebi olması lazım. Ben bunların hayra alamet bir sebebi olduğunu da düşünmüyorum açıkçası. Sen bu kadar yıldır binlerce dosyayı ölesiye gizle, herkese suç at, hatta insanları ortadan yok et, yani o derecelerde gizleme için uğraş tarif eden kurumlar kendileri bu açıklamayı niye yapıyor? Bence bundan sonra... UFO'lara suç atacakları bir başka projeyi, sahte bir UFO karşılaşması, sahte bir UFO saldırısı, sahte bir uzaylı teması ya da bunlarla ilgili bir proje yapacaklarını düşünüyorum. Yani bugüne kadar hep şunun için çırpındık. Bak vallahi UFO var, billahi UFO var, bunların belgesi var, kanıtları var, işte şusu var, busu var diye yırtınıp bunları inandırmak için. çabalarken ben yakın tarihte vallahi bu UFO değil inanmayın şu şöyle değil inanmayın bu uzaylı değil bu UFO saldırısı değil filan örneğin mesela abartarak bir örnek veriyorum Kabe'de bir UFO görülüyor diye bir şey atıyor Mescid-i Aksa yerle bir oluyor şimdi böyle bir şey yapılsa ee kameralarda bunu çekse tıpkı 11 Eylül olaylarındaki sahtekarlıklar gibi. Eee ne diyeceksiniz? Aa ufo yaptı kaçtı bitti. Eee vardı ya işte şimdi tencerenin doğurduğuna inanıyorsun da öldüğüne niye inanmıyorsun diyecekler. Sen programını çekiyordun işte bizim ifşa dosyamızdan sonra bunlar gerçek bak ifşa oluyor filan diye. Eee geldi işte orayı yıktı bir yere bir şehre havaya uçurdu. Eee buna niye inanmıyorsun diyecekler. Bakalım gerçekten onları uzaylılar UFO'lar mı yaptı? Yoksa UFO arkasına saklanacak bir planın altyapısı ve ayak sesleri mi bunlar? İşte bunları iyi değerlendirmemiz lazım. Yani varlığına inandırmak için uğraştığımız gibi, yani Blue Beam teknolojileriyle, hologramlarla yapılan işte nasıl aya gitme sahtekarlığı, yani aya gidildi gidilmedi bu ayrı bir konu. Ama şu yani... Orası kesin değil muallak fakat kesin olan bir şey var. Bize izletilen aya gitme görüntüleri kesinlikle sahte. Fışkırıyor, sahtelik fışkırıyor yani. İfşa üstüne ifşa oldu. E ne oldu? Belki gerçekten gittiler ama oradaki gördüklerini yansıtmak istemediler ya da yansıtamayacakları şeyler olduğu için burada sahtelerini çektiler. Veya B dosyası yahut hiç gitmediler. Belli bir kesimde zaten atmosferin dışına çıkılmadığını iddia ediyor. Yani bir kafesin içinde olduğumuz ve atmosferin dışından asla çıkış olmadığını söylüyorlar. Bununla ilgili de bir sürü aslında bunu destekleyecek şeyler de var. Ama tersini gösteren şeyler de var. Bu başka bir araştırma konusu. Tabi bu ufalar da her zaman ufo diyoruz ama tanımlayamadığımız için nereden geldiğini bilmiyorum. Tanımlasam... Ha bu Mars'tan gelen işte UJ84 adlı UFO tipi. O zaman UFO olmaktan çıkar. O bir artık bildiğin bir şeye dönüşür. Ama bunu bilemediğimiz için Mars'tan mı geliyor? Ay'dan mı geliyor? Yoksa o yurt dünyanın içinden mi geliyor? Bunları bilmiyoruz. Ama bildiğimiz bazı şeyler var. Onlarda nedir? Bu UFO'ları zaten Hitler'den beri Tesla'nın yapmış olduğu patentli şeyler var. Yani bu patent açamasında UFO kayıtları var. UFO araştırmaları var Tesla'nın. Ondan sonra Hitler'in Viril projeleri var. Haune Bozcu, Viril, Niburu adlı UFO projeleri var. VEL adlı UFO projeleri var. Şimdi bunları bildiğiniz zaman, bunlar için ne kadar çaba sarf edildiğini araştırıp gördüğünüz zaman bunların boş işler olmadığını altında çok önemli gerçeklerini yaptığında tabii ki görüyorsunuz. Yani burada UFO ve UAV'larla ne gibi özelliklerinden bahsedilmiş birazcık da onları anlatmak isterim. Şimdi burada belgelerde çünkü çok önemli bir yer, önemli bir konu bence. Net bir şekilde belirtilen bazı özellikler var. 12 metalik küre hızlı ve çevik manevralar gerçekleştiriyor. Bakın metalik küre. Benim kendi düşüncem, burada hemen bir parantez açayım. Bu metalik küreler içinde bence bir uzaylı yok. Bu bizim drone dediğimiz. ya da İHA dediğimiz tam olarak insansız hava aracı diyoruz ya bunlar da İHA değil DİHA bana göre dünya dışı insansız hava aracı. Hadi ben de literatüre bir şeyde kelime ekleyeyim bir tanımıyım. DİHA olsun. Bizim İHA'larımız var onların da DİHA'ları var. Diye düşünüyorum neden? Çünkü bunlar genellikle incelediğiniz zaman UFO'ların altında yani çok eski kayıtlar Bakın mesela aynen bu kürelerden üç tanesini böyle bir UFO'nun altına yapışık şeyde görüyorsunuz. Sonra bunlar ayrılıp tekrardan işte belli görevleri, ölçümleri işte neyse artık görevleri yapıp ondan sonra tekrar birleşiyor. O UFO ondan sonra gidiyor ana gemisine gidiyor. Ana gemisiyle başka yere. Böyle bir hiyerarşisi olduğunu düşünüyorum. Ve bunun çok önemli başka bir konuyla da bağlantısı olduğunu düşünüyorum. Nedir o konu? Ekin çemberleri. Bakın. Ekin çemberlerine kim yaptı, nasıl yaptı bilinmiyordu. İki tane orada yaşlı adam takoza ip bağlayıp ayağıyla yaptığı iddialarıyla bunları geçiştirmeye, çürütmeye, üstünü kapatmaya çalıştılar. Ama komik duruma düştüler, başka bir şey değil. Çünkü insanın yaptığı zaten yamuk yamuk yani. Belli olan şeylerdi. Ama onların yaptıkları inanılmaz lazer keskinliğinde ve bir anda oluyor. Peki nereden biliyoruz dünya dışını yaptı? Bunun kayıtları çıktı ortaya. Bir sabaha karşı iki tane yine ateş topunun tarlaya yaklaştığı hızlı bir şekilde tarlada böyle birkaç manevra yaptıkları ve manevra yaparken o şekillerin oluştuğuna ilgili videolar var. İşte tam olarak bu şeyleri oluyor. Yapıyorlar o şekilleri ondan sonra böyle hızlı bir şekilde yok oluyor gidiyor. Bence bu elektromanyetik enerji verebilen ya da başka bir şey yani füzyon enerjisi olabilir radyoaktif bir şey olabilir. Ondan sonra bunlarla bir takım işleri yapan, ölçümler yapan, aynen bizim İHA'lar gibi birçok görevi yerine getirebilen, daha üst kontrol mekanizmalarına bağlı DİHA'lar olduğunu düşünüyorum. Burada da ne demiş rapor? Yaklaşık 12 metalik küreden oluşan bir oluşum birden fazla yöne dağılmadan önce okyanus yüzeyini yüksek hızda... Sıyırdığı video ve kızılötesi görüntülerinin ayrıntıları yer alıyor. Şimdi bakın burada çok önemli bir şey belge niteliğinde sunuluyor. Nedir? Bir tane değil. Yaklaşık 12 tane metal küre diyor. Bunlar okyanus yüzeyini yüksek hızda sıyırıyor. Yani okyanusun yüksekliğini bilinçle hareket eden ve hem video da. Yani nedir bu? İnsan gözünün gördüğü 400-700 nanometre. Işık spektrumu aralığı demektir o video. Ve kızılötesi görüntülerde de yani sadece bununla tespit edilmiyor. Kızılötesi olarak da tespit edilen görüntülerin ayrıntıları artık resmi olarak mevcut. Bu metalik kürelerin hızlı ve çevik manevraları bilinen havacılık araçlarıyla tamamen uyumsuz. Yani hiçbir uçak, hiçbir drone, hiçbir uçucu bildiğimiz, bizim ürettiğimiz, bizim bilimimize, teknolojimize dair hiçbir cisim bu şekilde hareket edemez deniliyor. Bu cisimler de 3 metre ile 6 metre çapında büyüklükleri olan dedim ya, yani bir araba büyüklüğüne benzetmiştim ya, işte 3-4 metre bir arabanın ortalama boyu zoru yani. Gerçekten de bir araba gibi, bir jip gibi. çaplarda bu şeylerin bir sürü örneği var. Zaten dünyanın her yerinde görgü tanıtları da bunları anlatıyor. Burada çekilmiş kızılötesi görüntülerde de bu kürelerin siyah soğuk okyanus yüzeyine karşı şimdi kızılötesi çekiyor ya şeye göre artık böyle termal özelliklere giriyor. Okyanus simsiyah ve soğuk olarak kamerada görünüyor. Bu cisimler beyaz ve sıcak olarak görünüyor. Yani kesinlikle varlar. Ve kesinlikle şunu söyleyelim, fizikseller. Her biri hem kendi etrafında hem de böyle ısı pırıltılı bir hafif böyle bir kontrol. Yani jetlerin arkasındaki bu normal çıkardıkları su buharından geçici bir şey oluşuyor ya kontrol. Chemtrail'den bahsetmiyoruz. Normal olması gereken hali kontrolden bahsediyorum. Onların da hafif bir atmosferik bozulma kontrol oluşturdukları saptanıyor. E ne oluyor? Bu kadar sıcaksa, tabi geçtiği yerde de en basitiyle ısı dengesini bozduğu için tabi ki atmosferik yapıda bozulma oluşturmuş olması çok muhtemel yani. Bunların hepsi tespit edilmiş. Ve çok enteresan bir şey daha tespit edilmiş. Deniz anası şeklinde ufolar var. diyor rapor. Yani güney sınırcı boyunca uçan deniz sanası ya da böyle havada süzülen bir beyin şeklinde bir top gibi bir şey var. Altında da böyle bir sarkan artık nesi ise uzantıları var. Burada asılı uzantıları olan bir UFO'nun kızıl ötesi çekilmiş görüntüleri yayınlanıyor. Bu görüntülerde UFO'nun yüzeyi hem sıcak hem de soğuk noktalarla benekli benekli görünüyor ve bir tahrik aracı olmadan görünürde yani nasıl çalıştı motoru kanadı bir şeysi yok rüzgara karşı hareket ediyor uçuyor. Ama nasıl bir teknoloji çözülememiş hareket ettikçe de hareketlerinde ve uçuş yolunda doğal olmayan bir sertliği korudu ve coğrafi özelliklere göre de. düşük bir irtifada kaldığı tespit edilmiş. Ayrıca rapor görünüş ve davranış olarak da güney sınırının hava sahasını ihlal eden bu UAP görüntülerini Irak ve Afganistan'daki DOT tesisleri yakında gözlemlenen aynı UAP sınıfına benzetmişler. Yani nerede görülmüş bunlar? Irak'ta görülüyor, Afganistan'da görülüyor, askeri tesislerde ve Amerika'da görülüyor. Ve bunların kızıl ötesi asıl özellikleri var. Siz baktığınız zaman görmüyorsunuz ama tabii ki sadece gözlerimize değil radarlarla baktığımızda o zaman işler değişiyor. Şimdi bunlardan en önemlilerinden bir tanesi bahsetmiştim 400 feet yaklaşık 122 metre genişliğinde uçan bir daire. Buluttan çıkıyor bakın buluttan. Kızıl ötesi uydular. yoğun bir bulut formasyonu içinden çıkan devasa bir UFO daire şeklinde bir UFO görüntülerini kaydetmişler. Bu dairenin çapının çevresi 200-400 metre arasında olduğu düşünülüyor. Yani incelemeler sonunda. Bu da çapının yaklaşık olarak 60-120 metre arasında bir çapı olduğunu gösteriyor. Bakın 120 metre. büyük bir şey yani. Evet. Öyle ufak bir şey değil. Bakın bu UFO. Belli ki bunun içinde varlıklar var. Daha büyük işler için daha büyük özellikler taşıyor. Ama 3-6 metrelik o metal yapılar dediğim gibi daha basit işleri yapmak için bence kullanılıyor. Ve üst yüzeyinde simetrik iç bükeylikler görülmüş. Yani belirli aralık böyle kaşık gibi içe doğru bükülmüş yüzeylerin olduğu, dairenin kızıl ötesi görüntülerde sıcak olarak kaydedilmiş, görünür atmosferik bozulmalar yarattığı tespit edilmiş. Bunda da var. Cisim atmosferi bozuyordu diyoruz ya arkasında böyle bir ısı farkı yaratıyordu en azından ya da neyse artık bilemiyorum. Terimlik bir şeyler bırakıyor anlaşılan. Yine bu ufada da aynı atmosferik bozulmalar tespit edilmiş. Yani bunlar Photoshop olmadığının da aslında kesinleştiren kanıtlardan bir tanesi. Bu cisim bulut formasyonunda sığ bir açıyla çıkıyor ve atmosferin... dışına doğru yükseliyor. Bulut örtüsünü açtıktan sonra daire aniden yönünün tersine çevirip kısmen bulut örtüsünün içine geri iniyor. Bakın buluttan gidiyor. Ondan sonra bulutun içine giriyor. Yani bulutun içine saklanıyor. Rapor olarak göre daha sonra hızla karenin dışına çıkıyor. Yani kameranın açısının. Ve bulut tepeleri tarafından kısmen gizlenmiş olarak kalıyor. Yani ne yapıyor? Bulutları gizlenmek için kullanıyor yahut da gizlenmek için bulut yapıyor. Şimdi bunu da düşünmemiz lazım. Neden? Çünkü çok önemli başka bağlantılara da geçeceğiz. Evet bu senenin yapılan toplantısında geçen en önemli bana göre maddeler, ifşalar bu şekildeydi. Sizler için özetlemeye çalıştım. Burada tabii ki sorulması gereken başka bir soru da şu. Bu sene bunlar anlatıldı ama geçen seneki toplantıda neler anlatılmıştı? Yani orada neler olmuştu? Bir yudum sudan sonra geliyor. Tabii. Şimdi biraz da ondan bahsedelim. Burada ilk toplantının ne zaman yapıldığını görüyoruz. 26 Temmuz 2023 Çarşamba. Ryle Room House ofis binasında. yapılıyor. Bunun bakın tanımlanamayan anormal olaylar. Anormal olay diyor burada UFO filan dememişler. Ama şu altyapıyı oluşturuyor. Ulusal güvenlik, kamu güvenliği ve devlet şeffaflığı üzerindeki etkileri başlıklı bir duruşma. Burada anormal olaylar diye ele almışlar. Bu olayların dünya dışı olduğunu UFO ve UAP kavramıyla ilgili olduğunu raporluyorlar. İkinci rapor direkt UFO ve UAV'ların üstüne. Direkt bahane yani. Artık acaba mı demiyorlar. Şimdi ilk toplantı 2023'te Amerikan Amerikan Havacılık Güvenliği bakın icra direktörü Ryan Graves Amerikan Havacılık Güvenliği Havacılık Güvenliği derken her türlü iç etken dış etken Uzaylısı, UFO'su, ondan sonra işte güneş patlamasından roketine kadar hepsi bunun içinde. Bunun direktörü konuşmacılardan bir tanesi. Ve komutan David Frauer, eski komutan, Black Ace filosu. Yani Amerikan donanması Black Ace dediği zaten işte bu dünya dışıyla ilgili işleri yürüten komutan. David Frauer, ikinci konuşmacı. Bir de üçüncü konuşmacısı vardı. En önemli iddiaları bu yapmıştı kendisi. David Grush eski ulusal keşif subayı temsilcisi aynı anda da tanımlanamayan anormal olaylar görev gücünün içinde çalışıyor savunma bakanlığına bağlı olarak. Şimdi bunlardan öte kimin ağzından bir şey duymayı bekliyoruz? Zaten bu işin en üst yetkililerinden ondan sonra. En önemli 3 kişi gelmiş. Burada İstihbarat Subayı David Grush ülkesinin casus uydularını işleten ulusal keşif ofisinde görev yaptığını söylüyor. Bakın Amerika'nın casus uydularını koordine eden, işleten ulusal keşif ofisi. Uydularla keşif yapıyor ve bu uyduları kullanıyor. Tabi belli ki istenmeyen keşiflerde yapılmış o sırada. Amerika Birleşik Devletleri'nde eski bir hava kuvvetleri istihbarat subayı bu kongrede ifadesini veriyor. Tanımlanamayan uçan cisimi yani UFO ve tanımlanamayan hava fenomeni UAP olarak bilinen hava araçlarıyla ilgili saklanan bilgiler olduğunu ilk defa gündeme getirmişti. Bakın bundan sonra artık var mı diye sorulmuyor. İkinci toplantıda bunların kanıtlarından bahsediliyor. Bu gelişme... çok önemli. Bir buçuk yılda bakın nereden nereye gelmiş. Neden? İddialar var. Çok sağlam kişilerden. Resmi belgeler var. Videolar var. Kızılötesi var. Görgü tanıtıkları var. Daha ne bekliyoruz? Binbaşı rütbesinde sahip emekli istihbarat subayı David Grash. Temsilciler Meclisi Gözetim ve Sorumluluk Alt Komitesi tarafından yapılan bu duraşmada ifade veriyor ve ülkesinin yani Amerika'nın uzun süre için uçağın cisimleri yakalayan ve hatta tersine mühendislik yapan bir programı gizlediğini savunuyor. Tabii ki ne oluyor? Peki Amerikan hükümeti buna ne cevap veriyor? Amerika Savunma Bakanlığı Pentagon Kresch'in iddialarını reddediyor. Tabii ki reddedecek. Başka ne yapmasını bekliyorsunuz? Ama o reddederse etsin. Yani düne kadar bu kadar yetkili bir kişiydi. Eee ne oldu bir anda delirdi mi bu adam? Yani diyor ki UAV'ları araştıran Pentagon görev gücünde yer aldığını ifade ediyor Gıraş. Pentagon'a reddediyor ama Pentagon'a bağlı görev gücünde çalışanı böyle böyle işler dönüyor diyor. Artık kime inanırsanız. Ve hükümetin yıllardır bu olayları enkaz toplama programını ayrıca yürüttüğünü de ilk defa o zaman ifşa ediyor. ve kongrede zaman zaman milletvekillerinin gülümsemesine neden olan ifadesinden dalga mı geçiyorsun gibisinden Amerika'nın casus uydularını işleten ulusal keşif ofisinde görev yaptığını söylüyor. Bu programları erişim izni istemesine rağmen bu iznin kendisine verilmediğini söylüyor ve UAV'lardan insanlara ait olmayan organik canlı bileşenleri çıktığını iddia ediyor. Ne demek bu? Uzaylının bilimsel tarifi bu. Bakın UAP'lardan UAP havada uçururken almıyorsun herhalde. Bunlar düşmüş ya parçalanmış ya sağlam olarak ele geçmiş ve bu cisimlerin içinde insanlara ait olmayan organik yani canlı bileşenlerin çıktığını söylüyor. Bunları da zaten yıllardır duymuyor muyduk? O ebelerden, Roswell olaylarında. Demek ki efsiz doğruymuş. Amerika'nın sağlam ve nispeten bozulmadan kalmış uzaylı araçları bulduğunu dile getiriyor. Hükümetin yıllarca bu konuda yalan söylediğini yine dile getiriyor. Ve iddialarını daha da ileri götürüp Amerikan hükümetinin dünya dışı yaşam hakkında bilgi sahip olup olmadığı yönündeki bir soruya Washington muhtemelen 1930'lardan beri İnsan dışı faaliyetlerden haberdardır diyor. Yıl 1930 sevgili dostlar. Hani 2000'lerden filan bahsetmiyoruz. 1930. Şimdi bu kadar yıl geçiyor. Bu kadar araştırma oluyor. Hiç bunların ellerinde UFO'su yok, uzaylısı yok şey olur mu? Eee şimdi bu yıldan beri görüşüyorsam o zaman son toplantıdaki şeyi tekrar hatırlatıyorum. Sözde iletişim diyordu ya. O sözler bir günde çözülecek hali yok. Ama 1930'dan beri uğraşıyorsa 70'i oradan koyuyor. Yani 95 sene, neredeyse 100 sene geçmiş üzerinden. 100 senede sözde iletişim kurulacak hale gelinir mi? Bence gelinmemesi saçma olur. Ve bu Gıraş'ın örtbaş iddiaları tabii ki Savunma Bakanlığı'na gelince hemen reddediliyor ve Savunma Bakanlığı Sözcüsü Suğuh Gah diye bir birisi var. Araştırmaların dünya dışı cisimlerin bulundurulması ya da tersine mühendisliğe ilgili herhangi bir programın geçmişte ya da şu anda varlığı yönündeki iddialarını kanıtlayacak doğrulanabilir bir bilgi bulamadıklarını ifade ediyor. Nasıl laf salatası görüyor musun? Ama artık bu salatalarla karnınız doyuyorsa siz bilirsiniz. Benim karnım bunlara tok. Ben artık bunları yemiyorum. Yesem de beni doyurmuyor bu iddialar. Çünkü birisi yok. Var mı bilgi? Nereden bilgi gelecek? Durup dururken adam biz böyle böyle bir şey yapıyoruz mu diyeceğiz. Tabii gizli. Top secret denilen bir olay var. Bunlar top secret olduğu için biz bu bilgiyi göremiyoruz. Arıyoruz bulamıyoruz. Böyle bir bilgi diyor. Bulamazsınız tabii. Çocuk mu kandırıyorsunuz? Tabii Graş bu gizli bilgilerin farkına vardıktan sonra ifşa ettiği için çok büyük saldırılara uğradığında söylüyor. bir sürü başına iş geldiğinde anlatıyor. Hem profesyonel hem de kişisel olarak bana zarar vermek istediler. Bazı uygulamaları çok acımasız ve talihsizdi diyor. Ve NASA ve Amerikan ordusu gizemli cisimleri incelemek için ekip kurdu. Amerikan ordusu 2020'de önceki yıllarda Amerikalı pilotlar gözlemlenen ancak tanımlanamayan cisimlere ilişkin görüntülerin gizliliğini Daha sonra da Amerikan İstihbaratı söz konusu olayları inceliyor ve gerekli tanımlamaları yapamıyorlar. Pentagon'da bu tür olaylara ilişkin gözlemleri verilere dönüştürmek için önce tanımlanamayan hava olayları görev gücü adlı bir birim kuruyor. İşte söylediğimiz arkadaşımız da bu birimin içinde çalışılıyor. Daha sonra da bunu hava nesnelerini tanımlama. Bakın onu daha da küçültmüşler derinlemesini inceleyen hava nesnelerini tanımlama, yönetim, senkronizasyon grubu olarak dönüştürmüşler. Ve Amerika Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi'nin yani NASA'nın da halk arasında UFO olarak bilinen tanımlanamayan hava olaylarını incelemek için de özel bir komisyon kuruluyor ayrıca. Pentagon'da Ocak 2023'te yayınladığı 2022... UAP raporunda çeşitli kurumların ve Amerika ordusu birimlerinin rapora sağladığı katkılar sonucunda toplam 510 UFO vakasının sınıflandırıldığı belirtiliyor. 510 tane UFO vakası. Bunların hangi örgütle yani kuruluşlara, kurumlara bağlı olduğunu, kimler nerede, nasıl incelemişler, ne kurumlar... içinde görevlendirimler yapılmış. Hepsini söylemişler. 510 tane kanıtlı şey var. Bunlardan çıkan sonuçları da hem bu ilk toplantıda hem de programın başında söylediğimiz ikinci toplantıda artık videolarıyla, resimleriyle tarihleriyle anlatmışlar. Bundan sonra ne olmasını bekliyoruz? Bundan sonra neyi bekleriz? Artık üçüncü toplantı ne zaman olur? Olur mu olmaz mı? Bilmiyoruz ama burada bayağı getirip Dünyadışı bir aracı ya da ona ait bir obje kanıtlarıyla herhalde artık insanların gözüne sokarlar diye düşünüyorum. Ama bunları artık reddetmek hiç kolay değil. Eskiden kabul etmek kolay değildi ama bu kadar kanıtın, iddianın, belgenin, ifşasın sonrasında bunları reddetmek artık enayilik olur. Bizlerin de hem bireysel hem de... ülke olarak bu konulardan asla geri kalmadan hızlı bir şekilde bu konulara adapte olarak bunları çok iyi değerlendirmemiz gerektiğini düşünüyorum zaten. Peki bu yüksek teknoloji aslında bu dünya dışı varlıklardan faydalanıldığını da söyleniyor öyle değil mi? Hatta zaman makinesinde bulunduğu söyleniyor. Şimdi UFO'nun içine binmiş olsaydık onun elektronik... elektromanyetik yapısı kesinlikle zaten bizi bir zaman makinesi gibi çalıştıracaktı. Buradakiyle aynı olmayan her tür farklılık zamanda kırılma ya yavaşlatacak ya hızlandırılacak. Dolayısıyla zamanda kayma yaşayacak. Şimdi bunların örnekleri var mı derseniz o zaman bir yedi uyurları hatırlatmak isterim. Yani 300 yıl artı 9 ilave derken nasıl oluyor? Yani günümüze göre öyle şey mi olur saçmalık deyip geçtiğimiz şeyler bambaşka artık anlamlar kazanmaya başladı. Sonra Brezilya'da bir askeri eğitim yapan bir askeri birlik gece ormanda bir UFO görüyor ışıltı. Geliyor bunların tepesine komutanları gidiyor. Bir ışık yüzmesi vüft diye böyle komutanı çekiyor içine basıyor gidiyor. Ondan sonra hiçbir şey yapamıyorlar tabii. Aradan yaklaşık 15 dakika kadar bir zaman geçiyor. Az ileride tekrar ışık beliriyor. Ondan sonra tekrar kayboluyor. Bütün askerler işin ikinci geldiği yere koşuyorlar. Bir bakıyorlar komutan yerde oturuyor. Ama sakalları 4 günlük 5 günlük. 15 dakikada 4-5 günlük sakal çıkması ve bu kadar şahidin önünde askeri resmi kayıtlarda bunların dünya dışı teknolojiyle zaman farkına işaret etmez. Şimdi bunu... Bunları anlamak için tabii şunları da düşünmemiz lazım. Kur'an'da cennetten bahsedilirken Mele-i Ala'nın olduğu yerden bahsedilirken buranın bir güne sizin saymaktay olduğunuz bin yıla ya da elli bin yıla eşittir derken ne demek istiyorlar? Bunları çok iyi anlamamız lazım. Çünkü bunları anlamak demek aslında biraz da kendi düşüncelerime yer vereyim programın sonunda. Ben de tamamen onu soracaktım. Tüm bunlar da hakikaten gideceğin okullar hakkında ne düşünüyor? Senin düşüncelerini merak ediyorum. Benim düşüncem şu yönde, ben bunların varlığına zaten inanıyordum ama sadece bir inançla değil, bunların kanıtlarını, detaylarını çok derin bir şekilde araştırdığım ve bunların mantıklı bilimsel karşılıklarını çok inanılmaz yüksek seviyeli, güvenilir bilim insanlarının incelemesinden, ağzından, raporundan, ifadesinden öğrendiğim için bunlara inanıyorum. Ve bunları araştırdığım zaman bütün din ve... Mitolojilerin içinde hiçbir zaman kopmadan daima içlerinde olduğunu görüyorum. Ve bunu da paylaşmaya çalışıyorum. Ve bunları anlamak ne demek? Şimdi UFO'yu ve bu teknolojileri anlamak, dinleri anlamak, mitolojileri anlamaktır. Dolayısıyla geçmişini tarihe anlamaktır. Şimdi geçmişimiz maymundan mı geliyor yoksa... UFO'dan inenlerden mi? sorusunun da cevabını ancak böyle bulur. Ve bunu bulmak için de kutsal kitaplara çok dikkatle geri dönmemiz lazım. Örneğin mesela bu aralar kendi videolarımda da çok anlatıyorum. Mesela kutsal kitapta buluşma Musa'nın işte Yahudilerin tanrısı YHWH ile öncelikle çölde çadır şeklinde 40 yıl boyunca iletişim kurduğu bir sistem var ayıç sandığı vasıtasıyla. Ama ayıç sandığı kendi kendine çalışan bir mekanizma cihaz değil. Bir cihaz mı cihaz, kapasitör mü kapasitör bu özellikler var mı var. Ama kendi kendisine aktif olmuyor. Enerjisini 40 sene boyunca üzerinde bir bulut, gündüz siyah bir bulut içinden ateşler çıkıyor. Geceleri de alev süsünü şeklinde görünüyor. Şimdi bu buluta, bu bulutun içinde Rabbin görkemi diye defalarca vurgulanan bir şey var. Ne o? Ne o yani? Ve bu iletişim kurmak için çöküyor Aysandı'nın olduğu bu Mişkendeli'den çadıra ve iletişim kuruluyor. Sonra kalkıyor, hareket etmeye başlıyor, bunu bulutu takip ediyorlar. Ve bu bulut sayesinde 40 yıl boyunca çölde nereye gideceklerini tayin ediyorlar. Yani bu bulutun arkasından mı gidiliyor? Bu bulutla iletişim aracı da ait sandı. İşte bunları çok iyi anlattık. Göbekli Tepe oysa mı ortaya çıkmıyor? Yani kapatılıyor. Aslında Göbekli Tepe'de birçok şey açığa çıkacak. Bunlar açığa çıkmasın diye mi örtülüyor? Şimdi Göbekli Tepe bu bulutla ilgili bir mekanizma mı? Bunu bilemem. Çünkü ona dair bir dinlerin anlatıldığı söylendiği için soruyorum. Ama şöyle dinlerde bir kere bu bulut mekanizmasını anlatacağım. çok iyi anlamamız lazım. Mesela Mısır'dan çıkış anlatılırken çölde sayım 9'un 15 ile 23 arasında ne diyor? O zaman bulut buluşma çadırını kapladı ve Rabbin görkemi konutu doldurdu diyor. Bakın bulut ayrı bir şey içinde de Rabbin görkemi var. Şimdi biraz önce söylemiştim size ne demiştik? Resmi kayıtlara bulutların içine saklanmış dört 400 feet, 122 metre çapında UFO resmi kayıtlara geçmemiş mi? Ne yapıyordu bu? Bulutların içinden saklanıyordu, çıkıyordu sonra geri bulutun içine girmiyor muydu? Bunu en yüksek kurum ve kuruluşlar yeminli ifadeleriyle kayıt altına almamışlar mı? Ve burada Musa'nın çadırına gelen giden şeyle bu aynı özellikleri taşımıyor mu? Musa buluşma çadırına giremedi çünkü bulut her yeri kaplamış. Rabbin görkemi... konutu doldurmuştu diyor. Bakın konut dolmuş. İçeri giremiyorlar. İçeride bir şey var yani. Ne o bulutun içindeki şey? Dolu mu? Yağmur tanesi. Ama yıllarca bunu da yanlış çevirdiler. İsrailler ancak bulut konutunun üzerinden kalkınca göçerlerdi. Yağmur bulutu değil. Duruyor orada. Çölde bulut durur mu ya? O sıcaktı. Yıllarca. Kırk yıl boyunca. Sonra bulut durdukça yerlerinden ayrılmaz. Kalkacağı günü beklerlerdi. Böylece bütün yolculuklarında Konutun üzerinde gündüzün Rabbim bulutu, gecede ateş İsrailoğullarına yol gösterdi. Nedir bu? Şimdi bu UFO UAP değil de nedir soruyorum. Rabbim bulsun. Şimdi UFO yazmadılar diye bunu UFO ile eşleştirmeyelim mi yani? UAP demediler diye. Bak geçen seneye kadar UAP mı vardı? Geçen seneye kadar. Şimdi UAP dediler herkes UAP UAP demeye başladı. UFO. E peki UFO ne? Unidentified Flying Object. E tanımlamayan uçan cisim. İngilizce kısaltma yok diye Tevrat'ta. 3000 senelik, 3500 senelik olayda UFO yazmıyor diye UFO ile eşleştirmeyelim. Şimdi bu mu mantık, bu mu bilim? Yoksa arkadaş adının ne olduğuna ne bakıyorsun sen? Özelliklerine bak. Adı neyse ne bildiğin UFO işte bu. Zaten UFO tanımlanamayan cisim mi? Ben tanımlayamıyorum. Ama ne demek bu? Mangalın dumanı değil, yangının dumanı değil, yağmur bulusu değil. senin tanımladığın hiçbir şeye ait değil. İnsana ait değil. O yüzden de tanımlayamayan cisim olmuyor. Şimdi bu bir yerde geçse anlarım. Mesela bunların örnekleri var bir sürü. Mesela eski ayette Kölde Sayım onun 11-13'deki bilgiler şöyle. İkinci yılın ikinci ayının yirminci gününde bulut yine levha ait sandığının bulunduğu konutun üzerinden kalktı. Bakın iki sene İşte iki ay, yirmi gün orada duruyor. İki seneden fazla duruyor. Kalkınca işte haberleşmek için iniyor, kalkıyor. Ama aynı yerde. Sonra kalkıyor, İsrailler de Sina çölünden göç etmeye başlıyor. Bulut paranın çölünde durdu. Ne demek bu? Ben söylemiyorum bunu. Eski ayet söylüyor. Şimdi diyeceksiniz ki, var diyecek olanlar çıkacaktır yine her zamanki gibi. İşte Kur'an doğru, onlar işte tahrif edildi. şöyle oldu böyle oldu. Arkadaş bu ifadenin tahrif olduğunu ispat edecek bir şeyimiz var mı? Bu ifade mi tahrif oldu yani? Biliyor musun? Emin misin? Tahrif oldu. Genel anlamda tahrif olmuş. Tamam. Kabul edelim bunu. Ediyoruz da zaten. Ama bu ifade bir yerde geçmiyor ki. Beş yerde geçmiyor. Yüzlerce yerde geçiyor. Aynısı Kur'an'da da geçiyor. O zaman Kur'an'da tahrif oldu demiş oluyorsunuz. Eğer bunlara tahrif olmuş cümleler ve iddialar olarak bakıyorsanız aynaları Kur'an'da geçiyor. Ona ne diyeceksiniz kardeşim? Yapmayın. Gözünüzü seveyim. Artık bu kadar tutucu ve bağnaz, yobaz gözlüklerle bu işleri çözemeyeceğimizi anlamamız lazım. Bulut gidiyor Paran Çölü'ne ve altı yüz küsür bin kişi bu bulutu görerek hareket ediyor. Kırk yıl boyunca. Yani kırk yıl. Kırk yıl sonra vaat edilen topraklara geliyor. Ve onları kırk yıl yıl önderlik eden şey bu bulutun ta kendisi ve ahit sağlığı bağlantısıyla olan iletişim mekanizması. Bunlar hepsi bir cihaz, bir teknoloji. Mesela eski çölde sayım onun bölümlerinde Rabbin dağından ayrılıp üç günlük yol aldılar. Konaklayacakları yeri bulmaları için Rabbin anlaşma sandığı üç gün boyunca önleri sıra gitti diyor. Bakın anlaşma sandığı, ahit sandığı bu sefer üç gün önlerinde... gidiyor. Sonra ne oluyor? Konakladıkları yerden ayrıldıklarında nasıl gidiyor? Rabbin bulutu gündüzün onların üzerinde duruyordu. Bakın. Hep üzerlerinde bir bulut var. Ve bu bulut ayı sandığıyla ortaklaşa çalışıyor. Onu aktifleştiriyor ya da pasifleştiriyor. Sandık yola çıkınca Musa Ya Rab kalk düşmanlarını da alsın. Senden nefret edenler önünden katsın. Diyor. Sandık konaklayınca Ya Rab binlerce, on binlerce İsrailliğe döndü. Bütün mekanizma bulut ve ayıç sandığı üzerinde gidiyor. Şimdi tarif oldu, tarif oldu biz bunlara inanmayız diyorsanız o zaman Kur'an-ı Kerim'deki karşılığını araştırmanızı şiddetle tavsiye edeceğim. Neden? Buradaki bulutun Kur'an'daki karşılığı yumuşak G harfiyle hamam diye başlayan kelime. Ve bin dört... Yüzyıldır UFO ve OAP gibi bilimsel gerçekleri, mantıksal dünya dışı gerçekleri kapalı olan yobaz zihniyet maalesef ki Kur'an'da hamam kelimesi ki hamamın şeyi şudur açıklaması. Gerçeği örten, içinde gerçeği barındıran, gerçeği örten nesne demektir. Tam olarak bulut. UFO'larda kendi gerçeklerini örtmek için bulutları kullanmıyor mu? Bunlar ifşa olmadı ve burada Bu kelime 1400 senedir Kur'an'da hamam başka bir bulut kelimesi olmasına rağmen SHB kökenli bulut kelimesiyle aynı eş anlamlı olarak yağmur bulutu diye çevrildiği için Kur'an anlaşılmaz hale getirilmiştir. Ben bunu iddia ediyorum. Çünkü SHB kelimesi, SHB yağmur bulutu ama Kur'an'da her zaman SHB kelimesiyle değil bazıları SHB değil hamam kelimesiyle içinde bir şey saklayan gizleyen bir buluttan bahsediyor. adam ona yağmur bulutu deyip işi bitiriyor ve işin içinden çıkılamaz anlaşılması mümkün olmayan bir hale geliyor işte bu hamam tam olarak işte ufoların saklandığı bulutun kurandaki adıdır ve tevratta da bu geçer ve mesela tevratta çıkış 40'ın 16'sında ve çadırın sunağın etrafında avluyu kurdu ve girişine perdeyi astı her şey bitince bir bir bulut çadırı örttü. Bak çadırı yapıyorlar. İşte kutsal adam var. Kutsalların kutsalı var. O kutsalların kutsalının içinde de neymiş kutsalların kutsalı? Ahit sandığıymış. Demek ki ahit sandığında oraya girmek bir sistemi tamamladıkları zaman bulut çadırı kaplıyor. Ve Rabbin huzurunun parlaklığıyla doluyor. Bakın bulut parlaklık verir mi? Yağmur bulutu parlaklık verir mi? Tam tersi ışığı keser. Karanlık verir. Ama bu bulut parlaklık veriyor. Çünkü içinde ışıldayan, şimşekler çakan bir gizliliğin içine kendini saklamış bir nesne var. Bu da Rabbin görkemi. Ve Musa da anlaşmanın kaydettiği çadıra giremedi. Her tarafı katlayan bulut o kadar yoğundu ki Rabbin görkemi o kadar parlaktı. Her şey bulutla örtülüydü diyor. Ne bu? İçinde inanılmaz parlak bir şey var. üstünde acayip yoğun bir bulut var. Tam olarak bu ikinci toplantıda ifşa edilen UFO tanımının aynısı değil mi? Ve burada söylüyor bu bulut neymiş? Bulut orada asılı kaldığı sürece dururlardı. Gündüzleri ilahi bulut. Bak yağmur bulutu değil. İlahi bulut. Geceleri de ilahi ateş. Yağmur bulutu ateş çıkarır mı içinde? Kırk sene boyunca. İlahi Bir ateş İsraillerin yolculuğu sırasında nerede dururlarsa dursunlar çadırın üzerinde hala dolaşıyordu. Bak her zaman tepesinde bu var. Yahu neden kimse bundan bahsetmiyor? Çok ilginç. Ben de ilginç bilmiyorum. Şu an şoktayım. Bu anlatımı duymamıştım bence. Şimdi bunları bu şekilde anlatınca ooo yer yerinden ölüyor, çıldırıyor. Millet saldıracak yer arıyor. Şimdi Kur'an'da da aynısı geçiyor. Kur'an'da da şimdi orada ne oluyor? İşte Mısır'dan çıkışta kullarımı geceleyin yola çıkar muhakkak ki takip edileceksin diyor şu Ara Surisi ayet 52'de mesela. Sonra ne oluyor? Tevrat aynı olayı anlatıyor. Şimdi Tevrat'ta örtüstürüyorum ki Tevrat'a yanlış tahrif edildi diyorsanız siz Kur'an'a da tahrif edildi demiş olursunuz şirk koşarsınız. Sakın bu hatayı yapmayın diyorum. Kur'an'ı bazarlarak Tevrat'ın da Sonuçta kabul edilmesi lazım. Tahrif edildi ya da edilmedi. Onu da aynı Allah yollamıyor mu? Yani baktığın zaman hepsi semavidin peygamberler kitapları olmuş olmuyor mu? Ve Kur'an bunları tasdikleyen ve onları güncelleyen, onlar bozulduğu için gelen bir kitap değil mi? Tamam ama bu ayet bozuldu, ufolarla ilgili, bulutla ilgili olanları bozuldu diyemezsiniz. Çünkü orijinali yok elinizde. Ve bu kısımların en azından... Bozuk olmadığını Kur'an'daki paralelliğinden anlıyoruz. Şimdi Tevrat'ta bu iş Tanrı'nın meleği olarak geçiyor. Öncülük ediyor. Mesela Tevrat Mısır'dan çıkış 23'ün 20'si. Yolda sizi koruması hazırladığım yere götürmesi için. Bakın önünüzden bir melek gönderiyorum diyor. İsrail ordusunun önünde yürüyen Tanrı'nın meleği yerini değiştirip arkaya geçiyor. Önlerindeki bulut sütunu da. yerini değiştirip arkalarına geliyor. Mısır-İsrail orduları arasına gelip gece boyunca bulut bir yanı karartıyor, öbür yanı aydınlatıyor. Bu nasıl bulut kardeşim? Karanlık mı, aydınlık mı? Bu nasıl bir şey? İşte bu ne biliyor musun? Tam olarak hamam denilen bulut. Karanlık bir şeyin içinde aydınlık bir kısmı var. Ve buna ne diyor? Tanrının meleği var bunun içinde. Diyorum ya içinde bir şey var diyor. Ve bunu kim söylüyor? Tanrı sizi meleğimle gönderecek. Meleği dünya dışı bir varlık ve bu varlık ancak bir araç kullanarak bazı görevleri itiraf edebilir. Şimdi Kadir-i Mutlak mı bu? Ol der, olur. Başı yok, sonu yok, çoğulu yok, çocuğu yok, şekli yok, şemali yok. Eee? Bütün evrenleri yaratmış. Sadece bizim evrenlerimizi değil. Burada en basit işi yapamıyor. Böyle bulutlardan ışık saçıyor. Öyle mi? Olabilir mi böyle bir şey? Kadir-i Mutlak'la ilgisi yok. İlgisi tek ilgisine bütün bu olaylar Kadir-i Mutlak'ın emri ve gözetim altında oluyor. O iş ayrı. Ama kendisi yapmıyor. Aracı varlıklara, elçilerine yaptırıyor. Ve bu elçilere tabii ki dünya dışı varlık, dünya dışı teknoloji kullanıyor. E bu da bugünkü UFO dediğimiz, UAP dediğimiz şeylerin birebir aynısına denk gelen tanımlar zaten. Yolda sizi koruması, hazırladığım yere götürmesi için. Kırk sene boyunca demiyor muyum size Ayis Sandı'yla beraber onun içindeki o Rabbin görkemi denilen ışık böyle bütün İsrailoğullarını gezdiriyor ve en son yerine götürüyor. Yeri geliyor bu teknoloji ayı sandığıyla kale duvarlarını yıkıyor, savaş silahı alıyor. Yeri geliyor bir gecede 185 bin tane Asur askerini öldürüyor. Bir gecede 185 bin kişi üstüne simsiyah bir bulut geliyor, geçiyor şehrin üstünden bir kalkıyorlar. 185 bin kişi ölüyor ama İsrailoğullarına hiçbir şey olmuyor. Nasıl oluyor bunlar? Şimdi bunlar dünya dışı teknoloji değil mi? Bu bulutun... Neden kimse açıklamak istemiyor? Neden bundan tek kelime duymuyoruz? Kur'an'da da var diyorum ya. Sonra mesela çölde sayımda yine Paran çölüne gidildiği anlatılıyor. Bahsetmiştim onda. Ayrıca nerede var? İsa'nın Matta İncil'i 17'nin 1 ve 5'inde. 6 gün sonra İsa yanında Petrus, Yakup ve Yakup'un kardeşi Yuhanna'yı alıp yüksek bir dağa çıkıyor. Onların gözü önünde İsa'nın görünümü değişiyor. Yüzü güneş gibi parlıyor, giysileri ışık gibi bembeyaz oluyor. O anda Musa ile İlyas öğrencilerine görünüyor. İsa ile konuşuyorlardı. Petrus İsa'ya Ya Rab dedi. Burada bulunmamız ne iyi oldu. İstersen burada üç çardak kurayım. Biri sana, biri Musa'ya, biri de İlyas'a diyor. Ve Petrus daha konuşurken, dikkat şimdi, parlak bir bulut onlara gölge salıyor. Şimdi parlak bulut ışık salar. saçması lazım ama göl çünkü fiziksel bir cisim bu bakın nasıl ve buluttan bir de ses geliyor sevgili oğlum budur ondan hoşnutum onu dinleyin diyor bu nasıl bulut yağmur bulutu peki yalan mı bunların hepsi mi yalan hadi diyelim ki tevrat incil bunları tahrif oldu diyorsun kurandakilere ne diyeceksiniz e o zaman kurana da inanma tevrat'a da inanma hepsini inkar ettiniz o zaman ateist oldunuz tamam ateist olun yine sorun yok ateist olsa O zaman madem ilim bilim diyorsunuz bu konudaki bu ilmin en yüksek bilim insanlarının yeminli ifadeleri videoları fotoğraflarına ne diyeceksiniz? Ateist senizde kaçacak bir yeriniz yok. Satanist sen de yok. Müslüman sayında yok. Şeydir yeter ki kafanı gönlünü çalıştır. Aklın yolu birdir. Yani bunlar yüzlerce yerde geçiyor. Mesela. İsa'nın göğe yükselmesi, Luka İnceli 24'ün 50'sinde, İsa onları kentin dışından, Beytanya'nın yakınlarına kadar götürüyor. Ellerini kaldırarak onları kutsuyor ve onları kutsarken yanlarından ayrılıyor. Göğe alınıyor. Hayırdır? Göğe alınıyor. Herkesin gözü önünde bir ışık sistemi alıyor. Göğe aslında gökyüzünden böyle, stratosferden gökyüzüne saçılmıyor. Tepesindeki karanlık içinde ışıklar saçan bir... şeyin içinde ışıklarla bir yere alınıyor. Bugün tam karşılığı bunun alıkolma vakası. 2024'te artık bunun alıkolma vakası olduğunu anlayabiliyoruz. Binlerce görgü tanığı var, kamera var, işte şeyleri var. Eee bunlar da ne oluyor? Öğrencileri de ona tapınıyor İsa yükselince. Büyük sevinç içinde Kudüs'e dönüyorlar. Kudüs'e çok yakın bir yerde oluyor. Şimdi Kudüs'e yakın bir bu şekilde göğe alınıyor İsa. E peki Kudüs'te Hz. Muhammed Burak atıyla göğe alındığına inanıyorsunuz. Burak denilen sistemin aslında bir UAP ya da UFO olabileceğini neden inkar ediyorsunuz? Bildiğin işte bir gökyüzünde hareket eden bir cisim. Yani buna at olup böyle dıgıdak dıgıdak diye böyle bir atın üstünde gökte uzaya çıktığına inanmak mı? Yoksa bunun bir UFO? ya da UAP olarak dünya dışı teknolojili bir cihaz ya da yapı olduğuna inanmak mı? Akıl, mantık, vicdan ve yüce yaratıcıya yakışan saçma. olmayan bir düşünce hangisi? Benim seçeneklerim belli. Yani gördüğünüz gibi Kur'an'da da var, İncil'de de var, her yerde var ve her tarafta geçtiği gibi çok detaylı bir şekilde de bunlar anlatılıyor. Mesela çok önemli bir şey var. Çok önemli bir iddiada daha bulunacak. Kutsal kitapta eski anlaşma, Mısır'dan çıkış bölümü 24. bölümün 15-18. cümleleri. Musa dağa çıkınca Sina dağına çıkıp on emri alıyor. Şimdi bakalım. Musa dağa çıkınca bulut dağı kapladı. Ne bu bulutu? Fırtınada yağmur bulutu değil ki bu. Bu bulut ne? Ve Musa da akıllı hareket ediyor. Musa çıkınca bulut da geliyor. Yani çıkana kadar bekliyor. Yani bu rüzgarla filan hareket etmiyor. Yağmur bulutu filan değil. Karanlık bir bulut içinden ışıklar saçıyor. Ve dağı kaplıyor. Koca dağı kaplıyor. E ben demedim mi bak yüzlerce metresi görülmüş. Bunun daha büyüğü de olabilir. Daha küçüğü de. Ve buna ne diyor kutsal kitap? Rabbin görkemi Sina dağının üzerine indi diyor. Hayırdır inşallah. Şimdi Kadir'i mutlak bir yere iner mi? Biner mi? Rabbin görkemi ne? Bulut mu? Sadece bu yağmur bulutu mu Rabbin görkemi? Değil ki. Ve bulut dağı altı gün örtüyor. Altı gün bulut durur mu çölde? Duruyor. Yedinci gün Rab bulutun içinden Musa'ya sesleniyor. Ha neymiş? Yağmur dolu bulutu değilmiş. İçinde Rab var ya da Rabbin bir meleği var. Ve bunun adı ne? Rabbin görkemi. Zaten bir sonraki ayette Rabbin görkemi İsraillere dağın doruğunda yakıcı bir ateş gibi görünüyordu diyor. Hani buluttu? bulut ölçüyor. Hamam denilen şey. Ve içinde Rabbin görkemi denilen bir UAP var. Tanımlamayamayan dünya dışı bir teknoloji. Ve en sonunda Musa bulutun içinden dağa çıkıyor. Kırk gün kırk gece dağda kalıyor. Bulutun içinden. Bulutun içindeki acaba bir uzay aracına mı bindi de orada dakikalar geçirirken burada kırk gün geçti. Çünkü kırk gün oluştu. tuttu diyorlar. Ne yedi ne içti. Hani aç susuz gitti oraya. Eee? Dağda yiyecek içecek bir şey yok. Kırk gün belki kırk dakika geçirdi orada. O temas burada kırk güne tekabül etti. E bu da zaman farkını açıklamaz mı? Bu ikinci toplantıda anlatılan şeylerle birebir örtüşmüyor mu? Daha ne desin? Kutsal kitaplar. YHVH gündüz bulutu, gece ise ateşi. Mişkan dedi. o geçici taşınır çadırın üzerinden kaldırarak kampı dağıtma işaretini verecek ardından onu halkın yürüyeceği yöne doğru ilerletecektir diyor. Bakın ne diyor tekrar okuyayım. Yahve İsrailoğullarının tanrısı gündüz bulutu gece ise ateşi o çadırın üzerinde Aysanlıların üzerinden kaldırarak kampı dağıtma işaretini verecek. Toplanın gidiyoruz diye ardından onu halkın yürüyeceği yönü doğru ilerletecektir diyor. Şimdi ne demek bu? Ya bu kadar açık bir şey söylenmez artık. Kendisi yahveh değil. Yahveh bulutun içinde değil. Bulutun içinde ya insansız bir aracı kullanıyor yahut da içinde sana bir meleğimi yolluyorum diyerek başka bir aracıyla onu kontrol ediyor. Ve gündüz bulut, gece ateş. Daha ne diyelim? Daha ne olsun? İşte bütün bunlar bana tek bir şey erteliyor. Neden? Ben nasıl Kur'an'ı, Tevrat'ı, İncil'i, Mavrat'ı, mitolojileri, arkeolojileri incelerken dünya dışı yaşamı da inceliyorum. Çünkü ben takıntılı, bağnaz bir yapıda böyle at gözlükleriyle bakmıyorum. Ve multidisipliner geniş açıyla baktığımız zaman inanılmaz paralellikler var. Bunları en mantıklı şekilde... diye böyle oturacağı bir şey varken havada tek kelime bunlarla eden yok. Abuk sabuk yerlere sorun bunu. Din adamları da sorun. Gidin imamınıza sorun. Din adamınıza sorun. Verecekleri cevaplara bakın. Ne kadar bilimsel, ne kadar mantıklı. Bunları gerçekten biliyorlar mı? Birbiriyle bir bütün olarak aktarabiliyorlar mı? Bunları sorun, tartın ve kimse kimseye muhtaç değil. Kaderi mutlak ve biz Kimse aramızda olmak zorunda değil. Biz kendi özgür irademizle, kendi bilgimizle, kendi kararımızı verebiliriz. Herkesin kararı kendine ilgilendirir. Ve burada defalarca eski ayet Mısır'dan çıkışta mesela 14'ün 23'ünde, 24'ünde sabah nöbetinde Rab ateş ve bulut sütununda Mısır ordusuna baktı ve onları şaşkına çevirdi. Şimdi ateş ve bulut, ateş bulut, bulutun içinde ateş, gece ateş, gündüz bulut. Yahu yüzlerce kere geçiyor bunlar. Ne bulutu? Neden bir kelime duymadınız? Soruyorum sana Arzu. Sen duydun mu böyle bir iddia? Hadi ben UFO'larla birleştiriyorum. Uzaylılarla ilgisi olabileceğini düşünün. Hadi o çok bir iddia olsun. Herkes çünkü hemen hazmedemeyebilir. Araştırdıkça edecektir mutlaka da. Araştırmayanlara ters gelebilir. Peki ters gelmesin kardeşim. UFO ile alakası olsun ya da olmasın. Neden kimse bu ateşten, bu buluttan bahsetmiyor? yiyor binlerce sene. Neden? Bilse de işine gelmiyor da ondan. Bilse de işine gelmiyor da ondan. Peki şimdi Kur'an'daki Tevrat'taki, İncil'deki Torat'taki işte bütün kutsal kitap mukaddes bundan bahsederken bunların üstünü örtmek ne demek olur biliyor musunuz? Kur'an'da ben söyleyeyim. Bu gerçeğin üstünü örtmenin Kur'an'daki karşılığı nedir? kafirdir. Bakın bu gerçekleri örtenler kafir. Neden? Kafirin tam açıklaması şudur. Gerçeğin üzerine örten demektir. Böyle bir gerçek var mı yok mu bu kutsal kitaplarda? Ve binlerce yıldır binlerce insan bunların üstünü örtüyor mu örtmüyor mu? Şimdi soruyorum bunlar kafir mi değil mi? Kafirin daniskası. Neden? işlerine gelmiyor. Hem bilgileri yok açıklayamıyorlar. Açıklayan hani birini duyup da ya kardeşim demek böyleymiş deyip de hala onu şey yapmıyorlar bile bile lades deyip yine de suskun kalmak yine bunların üstünü örtmek değil midir? Bu konuları bu saatten sonra bu videodan sonra hala üstünü örten varsa ben söylüyorum Kur'an'daki karşılığı kafirdir. Bu gerçeğin üstü bu değilse ne o zaman soruyorum ben bu gerçeğin üstünü açmaya çalışıyorum bu örtüyü sıyırmaya hakikate ulaşmaya çalışıyorum %100 budur diyemem ama bu çok mantıklı çok bilimsel nereden bakın her geçen gün bunları ifşa eden yeni bilimsel ifşaatlarla karşılaşıyoruz biz de oturup burada yerimizde mi sayalım yoksa bu bilgilerle eski bilgilerimizi tekrardan gözden mi geçirelim? Şimdi Kur'an'ın baz alırım ve gününü baz almam diyenlere mesela küçük bir örnek vereyim. Bakara 57'den. İhanet Vakfı mealinden. Ve sizi bulutla gölgeledik. Bulut. Size kudret helvası ve bıldırcın gönderdik. Şimdi bakın bulut geliyor. Ondan sonra kudret helvası ve bıldırcın geliyor. Yani nereden geliyor? Bulut vasıtasıyla geliyor. Bulut ayıtsan mekanizmasıyla yönlendiriliyor. Şimdi Kadir-i Mutlağ'ın bizzat bunlara ihtiyacı olabilir mi? Ne buluta, ne ayıç sandığına, ne bir şey. Telepatik sana yollar bitirir, yapabilir. Ama burada Kadir-i Mutlağ'ın aracıları var. Ara varlıkları var. Bunları anlamamız lazım. Bu varlık da dünyalı değil. Şimdi cinler dünyalı mı? İfritler dünyalı mı? Şeytan dünyalı mı? İblis dünyalı mı? Melekler dünyalı mı? Harut, Marut dünyaya gönderiliyor. Burada mı doğmuş? Hayır. Bunlar nereden geliyor? Başka bir boyuttan mı? Nereden geldiklerini bilemem ama 9 cili şey değil 3000 ciliye dayanıyorlar derken ilgili bilim adamı neyi anlatmaya çalışıyor? Tekrar düşünüyor muyum hep beraber? Yani dünya hiçbir yerden. Başka boyuttan mı? Yıldızdan mı? Gezegenden mi? Bilmiyoruz ama bir şekilde buraya gelen dünya dışı kökenli varlıklar. Şimdi bunlara melek demekte de hiçbir sakınca yok. İleri Rahmani olan cinlerin de Müslüman olduğuna inanmıyor muyuz? E tamam bunlar cin yabancı zaten. Müslüman olanları Rahmani sistemde bir de Müslümanlığa kabul etmeyip itiraz edenler var. İblis ve Taysası bunlar da şeytanlar İblis ve şeytanlar oluyor. hepsini Sümerliler Anunaki diye anlatıyor binlerce yıldır. Onu ne yapalım? Görmezden mi gelelim? Şimdi bütün bunları birleştirmeyelim mi? Ben bütün bunları birleştiriyorum diye oho saldırmadık yer kalmadı. Peki diyorum ki neyle itiraz ediyorsun? Daha tutarlı, daha her şeyi tek bir iddiada açıklayacak bir teoriniz var mı? Daha bilimsel, daha elle tutulur bir ifadeniz var mı? Yok. Sadece öyle olamaz deyip geçiyor bazıları. Kendileri bilir. Ben geçmiyorum. Ve bir sürü de örnek veriyorum. Mesela yani Kur'an'dan da vereyim Hicri suresi ayet 65. Gecenin bir yerinde aileni yola çıkar sen de arkalarından onları izle. Hiçbiriniz geri dönüp bakmasın emredildiğiniz yere kadar gidin diyor. Şimdi ondan sonra ne oluyor? Yine gelip ışık saçan bir şey bunlara yol gösteriyor. Gece yol gösteren melekler. Şimdi Musa'ya da aynısı söyleniyor. Kullarımı gecelerin yolda çıkar muhakkak ki takip edeceksin diye vahyettik diyor. Firavun ve adamları gün doğarken onları takibe koyuluyor. Bu da Şuhara suresinde karşılığı. Bunlar birebir aynı şeyi anlatıyor. Demek ki bozulmamış yerleri de var bu eski kutsal kitapların. Sonra Şuhara suresi diyor ki 26-61'de iki topluluk birbirini görecek hale gelince Musa'nın adamları seslendi. İşte şimdi yakalandık diye. Peki Tevrat bunu nasıl anlatıyor? Tanrı meleği öncülük ediyor. Mısır'dan çıkış 23'ün 20'yi. Yolda koruması hazırladığı yere götürmesi için önümüzden bir melek gönderiyor. Peki bu meleğe nasıl gönderiyor? Hani kanatlı böyle uçarak bir şey mi geliyor? Fiziksel olarak ne görüyorlar? Çıkış 14'ün 19-20'sinde bunun cevabı hazır. İsrail ordusunun önünde yürüyen. Tanrı'nın meleği yerini değiştirip arkaya geçti. Önlerindeki bulut sütunu da yerlerini değiştirip arkalarına Mısır ve Esraili orduları arasına geldi. Gece boyunca bulut bir yanı karartıyor öbür yanı aydınlatıyordu. Bu yüzden bütün gece iki taraf birbirine yaklaşamadı. Tanrı'nın meleği bulut sütunuyla hem ateş hem bulut sütununu kullanan yönlendiren Tanrı'nın meleği demiyor mu? Defalarca diyor. Tanrının kendisi mi? Değil. Meleği, görevlisi. O emiri veriyor, onlar yapıyor. Bunun gibi onlarca yüzlerce Kur'an'da da, İncil'de de, Tevrat'ta da ayetler var. Ve şimdi görüyoruz ki son bilimsel ifşaatlar, açıklamalar, videolar, fotoğraflar, bilim insanları, görgü şahitleri hepsi binlerce yıl önce anlatılan Bu hikayeleri, bakın ben bunları dinlere inanmadığım değil, inandığım için savunuyorum, araştırıyorum. Ve diyorum ki bunlar gerçekten yaşanmış olaylar ama bu olayların içinde hiç bilmediğimiz hakikat ve gerçekler var. Bulut sütunu SHB kelimesiyle değil, amam kelimesiyle içinde başka bir gerçeği saklayan, bir uaf saklayan, onun da içinde Tanrı'nın meleği var yahut da Tanrı'nın kendisi de bir... seferinde kendi aracıyla buraya gelebilir. İşte bunları bu şekilde düşündüğünüzde modern bir bakış açısıyla ilim, bilim, mantık ve modernizmayı alıp dinle bağdaştırabiliyorsanız tarihle bağdaştırabiliyorsanız mitolojiyle bağdaştırabiliyorsanız evet gerçekten helal olsun demekten başka bir şey kalmaz. Çünkü bence bunlar hepsi bir arada olursa orijinalliği ve gerçekliği akıl, mantık, bilim dairesinde dinleri açıklayabiliyorsanız dini bilimsel olarak açıklayabiliyorsanız ve bunda korkup çekinip böyle at gözlükleriyle tutucu bir şekilde davranmazsanız bence aklın yolu birdir. Ve kesinlikle bunlara karşılık gelir. Bakın programa nereden başladık, nerede bitirdik. O yüzden bu konu çok geniş bir konu. Bunu anlamak çok geniş başka şeylerin de çözülmesini sağlayacak. Gerçekten bu konularda bilgi sahibi olan insanın bakış açısı hiçbir yobazın, tutucu bağnazın bakış açısıyla aynı olmaz. Çünkü siz geniş evrensel anlamdan bakıyorsanız evrensel cevaplar bulursunuz. Sadece kendi gözünüze, kendi pencerenize bakıyorsanız o zaman hakikate ulaşmak zorlaşır diyorum. Bu kadar önemsememin sebebi de bu. Bunun arkasında ne var? Tek tek sabaha kadar konuşsak yeri ama yine iki saati geçtik, bir saat yapalım dedik, yine iki saat oldu. Şimdi bir iki cümleyle toparlayayım, bitirelim müsaadenle. TESSA'nın UFO patentini inceledi mi? Sevgili dostlarımız. Hani bunlar uçukmuş gibi bakanlar. Ben Kur'an'a inanmıyorum, Tevrat'a inanmıyorum. Bunlar Arap uydurması deyip ateist agnostik ne dikseniz ondan sonra tamam ilim bilim mi diyorsunuz? Tesla'ya ne diyeceksiniz? Tesla'nın UFO patentini bir araştırın. Araştırın. Ona da mı itiraz edeceksiniz? Ondan sonra Tesla öldüğü gün onun otel odasını kimler boşaltıp bu şeyleri kimler almış? bunları da bir inceleyin. Bunlar bunları aldıktan sonra dosyaya koyup ondan sonra maç izlemeye mi gitmiş yoksa onlarca yıl sonra bunlar tepende uçuyor hale mi gelmiş. Bunları da inceleyin. Bilimsel olarak da bakın. Philadelphia deneyine bakın. Koskoca savaş devrisi nasıl ışınlanmış. Bunlar kimlerin projesi? Bilimsel mi değil mi? Yani UFO'nun patenti var mı? Sonra mesela bilim araştırma merkezinin yıllar önce yayınladığı kitaplar var. Mesela üç tanesinin ben size şeyini söyleyeyim. Öncü UFO genel yapıları. Bakın yıllar önce Türkiye'de bu kitaplar yayınlanırken bu zihniyetten nereye yok oldu? Nasıl bunlar yok edildi? Nasıl kazında atıldı bu bilimsel bakış açısı? Öncü UFO bak UFO da demiyor. Öncü UFO. Öncü UFO ne? O metalik küçük toplar. Ondan sonra küçük UFO'lar. Ondan sonra devasa gemiler, sonra ana gemiler, ondan sonra bambaşka şeyler. Bakın bunları biliyor muşuz? Araştırıyor muşuz? Kitapları varmış. Bizim ülkemizde hiç duydunuz mu? Önce UFO genel yapıları diye bir kitap. Vimana diye kitap duydunuz mu? Yine bilim araştırma merkezinin yayınladığı. Tarih öncesi uzay araçları. Bakın Vimana, tarih öncesi uzay araçları. Kitabın başlığı bu. Nerede bu kitaplar şimdi? Nerede bu yazarlar? Nerede bu bilimsel kuruluşların, kurumların... ta o zaman bunları yazan ve bilgili insanları bugün neyle uğraşıyor ben merak ediyorum. Sonra yine aynı yayınlar Sovyetler UFO kuramları diye yayın yapmış. Şimdi yazık günah değil mi? Onlarca yıl öncesinde o imkansızlıklara rağmen bu konular araştırılmış, tespit edilmiş ve insanlar Türkiye'de bunlar paylaşılmaya çalışırken bugün bizi nelerle oyalıyorlar? bir oturun da bir düşünün. Hangisi bizi ileri taşır? Hangisini çözmek, anlamak bizi ileri taşır? Hangisini bilmek bizi bu bilgilerle okuduğumuz Kur'an'ı anlamak çok daha kolay yüce olmaz mı? Doğruyu yanlışı görmek daha mümkün olmaz mı? İleri gitmek daha mümkün olmaz mı? Bu teknolojileri biz de kullansak, anti yer çekiminden, işte bu reaktörlerden şey yapsak da, fosil yakıt kullanmasak da, kömür kullanmasak odun yağı bakmasak da bunları inceleyip de bu enerji sistemlerini çözsek fena olmaz değil mi? Ama bunlar yok ediliyor. Neden? Bunları yok edenler neyin ne olduğunu senden benden iyi biliyor. Ne yapıyor bunlar? TR3B Black Manta. Yazın da bir araştırın bakalım. Bunlar araştırılmış, yapılmış, tepende uçuyor mu? Sen horoları uyuyor musun? Uyumuyor musun? Bak bakalım bunlar doğru mu? Araştırın. Aurora üçgen ufosunu Araştırın bakalım. Siyah Black Triangle diye geçiyor Aurora UFO projesini. Sonra nazileri ve viril projesi. Kanalımda Hakan Yedişen ve konular sorularda bunların videolarını çektim. Bütün detaylarıyla belgeleriyle viril projesini bir inceleyin bakalım. Kaç sene öncesine gidiyor bu araştırmalar çalışıyor. Bilimayar'ın UFO'suna 517 kere temas kuran bilimayara bir bakın. Dr. Roger Lair'ın uzaylı implantlarını bilim adamı. Ondan sonra canlı yayınlarda çıkardığı uzaylı implantlarını lütfen bir araştırın. Bu söylediklerimle, Kur'an'la, Tevrat'la, İncil'le, bilimle, UFO ifşasıyla Hakan Yediciay'ın tutarlı mı diye araştırın. İşte bunları araştırırsanız varacağınız nokta hocam Allah razı olsun eliniz dert görmesin demek olacaktır. Çünkü ben 25 senede bu bulguları araştıra doğruluya doğruluya bu çizgiyi zor yakaladım. Çok zahmet. rahmetli bir yol. Çünkü her şeyin tam tersi iddia ediliyor. Bizi uyutuyorlar kardeşim. Bizi uyutuyorlar. Ama ben artık uyumak istemiyorum. Hakikati görmek istiyorum. İyisiyle kötüsüyle. Ve kenarından, köşesinden de görmeye başlamanın mutluluğu içerisinde sizlere de bu tavsiyeyi yapıyorum. Kesinlikle dünya dışı olayı, Anunnakileri, UFO'ları, Hitler'in Nirli projesini, Black Sun'ını, ezoterik cemiyetleri, ondan sonra mitolojileri araştırıp anlamadan dinleri anlamaya çalışırsak işte içi boşaltılmış ondan sonra ne bileyim kafa kesenlerin Kur'an-ı Kerim sallaması o dinin üyesi olduğunu anladığını değil anlamadığının göstergesi olabilir ancak. İşte o yüzden hakikati anlamak için bu söylediğim konuları çok iyi hakim olunması lazım. Çok iyi araştırılması lazım diyorum. O yüzden de bu kadar uğraşıyorum. Tabii ki nedir? Kim neye inanıyorsa Onun doğrusu odur. Bizden söylemesi diyoruz. Evet. Çok teşekkür ederiz. Yani aslında tüm bildiklerimizi bir kenara koyup başka bir göze, başka bir bakış açısıyla baktığımızda gerçekleri görebileceğiz ki ne kadar görebileceğiz. Bunun için de idrak ve şuur gerekiyor. Öyle her bildiğini bir kenara koymak da mümkün değil. Şu bulut olayını ilk kez dinledim sevgili Erkan senden. Birçok yayın yaptık ama bu konuyu ilk kez değindik. Hatta peygamberimizin üzerinde de bir bulut gezdiği söylenir. Bak neler neler geliyor. Şimdi peygambere inanıyoruz. Tepesinde bulut gezdiğini söylüyorlar. Ona da inanıyoruz ama o buluta ne diyeceğiz? Yağmur bulutu. Takip ettiği söylenir. Yani biz çocuklar öyle büyütürdük. Sıcaktan yanmasın diye anlatıldı ama tabii senin bu anlattıklarının karşısında bilgi alışverişi yaptığı ya da irtibat kurduğunu Bir anda sorguluyorum ben de. Aynen bu şekilde çözülmesi lazım. Yani bunları bu şekilde bu gözlüğü takıp da baksınlar. Yani ben bana inansınlar demiyorum. Bu Hakan Yedecan bakış yetkisi gözlüğü okurken bir onu okusunlar bir de bu gözlüğü takıp okusunlar. Bakalım hangisi kilitleri açıyor. Hangisi tutarlı, hangisi bilimsel, hangisi mantıklı hale geliyor. Kendi çıkartmalarını kendileri karar versinler. Evet. Tabi videosumuzda demiş ki bulut dediğiniz düşüncedir. Yani tabi mana anlamlarına bakarsak da birçok anlamlar çıkacaktır. Çıkmaz. Yalanlıyorum. Kesinlikle katılmıyorum. Manayla falan alakası yok. Bakın gölgelendirdik diyor. Fiziksel bir şey. Ve gece 600 bin kişi bunu ışık olarak görüyor. Işık manayla falan böyle tasavvufi şeylerle bunu açıklamaya artık çalışmasınlar. Yarım yamalak bilgilere tasavvuf gözlüğünü takıyorlar. Ortada bir laf salatasından başka hiçbir şey çıkmıyor. Tasavvufa kötü demiyorum. Ama bunu kötüye kullananlar var diyorum. Ortalığı iyice bulandırıp bırakıyorlar. Mana falan değil kardeşim. Bildiğim fiziksel ufadan bahsediyorum. Yani bu tasavvuf falan değil. Bir benzetme falan değil. Bildiğin dünya dışı araç diyorum. Fiziki yapı. Hatta içinde de Tanrı'nın meleği var diyorum. Bu manalık bir şey değil yani. Ateş saçıyor. Şimşek çakıyor. Bulutların arasında. 600 bin kişi bunu, 100 binlerce kişi görüyor. Ne bileyim kalenin duvarları yıkılıyor. İşte orada mucizeler yaratılıyor. Bu manayla ilgili bir şey değil. Ha tabii bunun da toplam olarak, toplamda bunun da bir manası var tabii. Ama sadece mana alemine dalıp da fiziksel hakikate es geçmesinler, onun da altını çizeyim yani. Çünkü maalesef çok böyle şey, o mana, bu bilmem ne, Tanrı senin içinde, sen dışındasın, dışı da içe dönüp filan gibi böyle kavramlarla bir çiftmaz bir patenaj bataklık ortam yaratılıyor. Tasavvufun özü de aslında benim anlattığım şeylerle birebir paraleldir. Ama o da özünden saptırılıp bir laf bataklığı haline getirip 5 saat bir şey anlatıyor adam. Ne dedin kardeşim? UFO var mı yok mu diyorsun? Var ama aslında yok olduğu için var falan gibi garip böyle cümlelerle ben sevmiyorum böyle işleri. 2 kere 2 4 mü 5 mi 7 mi kardeşim? Böyle bunlarla bakmak lazım. Daha net, bilimsel, frekans, bilim, geometri, matematik. Evrenin özü bu. Kainata böyle bakmak lazım. Tüm araştırmaların içine bizimle paylaştığın için sonsuz teşekkürler. Çok sağ ol. İyi ki varsın. Birilerinin bunu araştırması ve bizlere anlatması gerekiyor tabii ki de. Bunlardan bir tanesi sensin. O yüzden ne kadar teşekkür etsek azdır. Ağzının yüreğine sağlık. Bekleriz yine. güzel bir yayın oldu. Gerçekten çok teşekkür ederim. Ben teşekkür ediyorum. Sana da bu konulara yer verdiğin için ayrıca teşekkür ediyorum. Ve izleyenlerden, dinleyenlerden tek bir şey rica ediyorum. Lütfen ne kadar uçuk gelse de ne kadarın %10'unu, %50'sini, %80'ini kabul edersiniz, reddedersiniz. Hiç önemli değil. Lütfen bu konuları araştırın. Okuyun, araştırın. Bu konuları araştırmaktan vazgeçmeyin. Es geçmeyin. Araştırdıkça ne dediğimi çok daha iyi anlayacaksınız ve üzerinizden büyük bir yük kalkacak. Tek isteğim budur sevgili dostlar. Hepinize sağlıklı, mutlu, huzurlu, yüksek frekanslı güzel günler diliyorum. iyi araştırmaların yapılacağı bu konuların çok daha böyle çözülüp artık bilimsel olarak ele alınacağı günlere doğru sizlerle beraber yola devam diyorum. İnşallah çok teşekkür ediyoruz. Bizimle birlikte olan dostlarımıza da teşekkür ederiz. Herkese iyi geceler, iyi sabahlar.