Transcript for:
Devlet, Savaş ve Materyalizm Analizi

[Müzik] [Müzik] bir şey söylenebilir neok Laos'un Aslında ne yapmaya çalıştığı onu da anlattığı gibi ama Savaşı kapitalist Hakimiyet tahinden ayrılmaz düşünmek ay şekilin en başta söylemiş olduğu şey yani bir olağanüstü hal falan değil Dolayısıyla çalışmaları Ne laos kendisini şöyle ifade ediyor Eee Savaş erkeni Dolayısıyla Aslında konumuz açısından devletin kendisinde Neticede insanlık tarihindeki en temel ve şiddetli İtilaf açısından anlamaya çalışmak gerekir sınıf Savaşı mı diye ifade ediyor yine aynı birkaç sayfa sonra çalışmasında burjuva düzeninin inşası savaştır Savaş artık bizim bir süreklili imiz Ben savaşın kendisinin yani Uluslararası devletlerarası bir savaştan çok devlet mantığının kendisinin özellikle sermaye merkezde olmak üzere bir iç savaş Devleti olarak örgütlendiği iddiasını ileri sürmeye çalışacağım bunu da dediğim gibi Bunalım dönemleri tartışmasına ve onun 3 bunalım dönemi ilgisine de yeni Sömürgecilik tart da yapmaya çalışacağım fakat Onun öncesinde bir metodolojik Eee şeyim var söylemek istediğim özellikle materyalist bir analizi diğer analiz biçimlerinden ayıran şey nedir diye kısa bir giriş yapmak istiyorum aslında tüm yapıyı organize eden Merkezi öğenin tespit edilmesi ve Eee bütün diğer analizlere sirayet eden bir Merkezi çekirdek öğeyi tespit etmek materyalist analizin ilk başı bu noktada materyalist analizin mdis aslında bir güç ve kuvvet yani yayılma ve bulaşma kapasitesinin olduğu bunun tespit edilebildiği bir kuvvet yoksa kendi başına Doğa Veya bizim maddi öğe diye düşünmüş olduğumuz sadece son 300 400 yılın tüm toplumsal yapılarına sirayet eden ürünün metab biçimi sadece materyalist analizin Merkezi biçimi olarak tüm zamanları kuşatacak biçimde kavranamaz Hatta şöyle bir şey de iddia edilebilir eğer ki bulabilirseniz dünya üzerinde ve Dünya tarihinde Salt düşünceler aracılığıyla organize edilmiş bir toplumsal yapıda anın Kendisi bile materyalizmin çekirdek öğesi olarak düşünülebilir Onun için buradaki maddi kavramının kendisi aslında bir güç ve kuvvet olarak anlaşılmalıdır yani mesela onun için doğa veya İnsanların yaşamlarını idame ettirmeye çalışmış oldukları gerçek koşullar materyalist analizin merkezi ve maddi üyesi değildir esas olarak bu söz konusu koşulları ve doğayı kendisine eklemlemek zamandaki organizasyonunu sağlayan çekirdek öğenin kendisi materyalist analizin Merkezi öğesidir ve son 300 400 yıldır da bu söz konusu öe ürünün Meta biçimini ve onun hareketidir onun için matery is analizin son 300-400 yıllık serüveni genel olarak metanın hareket formu bulaşma ve yayılma kapasitesi aracılığıyla belirlenir bunun Eee dolayımlı biçimleri ise İşte bu son 300 400 yıldır dünyayı bir dünya olarak örgütleyen ürünün Meta biçimin hareketi ve onun organizasyonu olarak üretim tarzı ve öznesi olarak da Marx'ın da kitaba İsmini vermiş olduğu sermaye olarak görülebilir bir kavram olarak devlet demiş olduğumuz kavram Ancak ve ancak Bu öğe aracılığıyla analize tabi tutulabilir ve operasyonel bir güç olarak devletin devrimci mücadeledeki öğeleri ise metalaştırma ve o metalaştırma onun dolaysız bir sonucu olan proleterleşme yani sınıf olarak kavranır günümüzü de içine alan bu son 300-400 yıllık süreçle ilgisinde devletin materyalist analizi devrimci mücadele için sermaye ve proletaryanın karşı karşıya gelmiş olduğu sınıflar mücadelesinde politikanın Merkezi öğesi olarak belirler Aslında genellikle birbirine karıştırmış olduğumuz ve materyalist analizin sermaye devlet sınıflar mücadelesi sınıf vesaire ürünün Meta biçimi sermayenin farklı biçimleri vesairenin Aslında genel dizgesi Marksist materyalist analizin kendisinde dizgesine de kavramları Bu şekilde Bir şablona oturtabiliriz ve Bu ürünün Meta biçiminin hareketi yani çokluğu Birlik formunda örgütleyen ürünün Meta biçiminin hareketi Eee tarihsel analizde Eee çokluğun bu zamanlarda son 1015 senedir özellikle Eee tartışma konusu olan çokluğun kendisinin kimi öğelerini yok Saymaz tarihsel olarak bakılmış olduğunda yok Saymaz ya da bu evleri materyalist analizin met olarak sakatlayıcı ve politik olarak liberal öğeleri olarak düşünmez Diğer yandan çokluğa referansla maddi öğenin kendisinin Merkezi çekirdeğini ve biçimini reddedenleri ise genellikle liberal olarak sallar düşünür Yani herhangi bir tarihsel momentte Merkezi öye çokluğu tözsel varoluşundan bağımsız varoluşundan soyutlayarak kendisinin ikinc bir bileşeni haline gebir Meta biçiminin yapmış olduğu şey Veya bizim metalaştırma diye bahsetmiş Olduğumuz şey bu yani onu kendi bağımsız ve tözsel varoluşundan soyutlayıp kendisinin ikincil bir bileşeni haline getirmek çok uzun süre bunu Tanrılar veya Tanrı yapıyordu ama Marx'ın yani 19 yeni yüzyılların Tanrısı Eğer sermaye ise diğer var olanları kendi tözsel liğinde ve varoluş özel koşullarından soyutlayıp Kendisine eklenmeyi bunu şimdi yapan ürünün Meta biçimi ama eee Eee onun gücünü kendisinin gücünün diğer var olanlara siyayet etmesinin bir koşulu ve bileşeni haline getirir yani ürünün Meta biçimi kendisini eklemleme şeyleri kendine katmak suretiyle bulaşmasının ve sirayet etmesinin gücünü ve kapasitesini arttırır Böylece Meta Yani en ufak alanlara kadar yayılan kantın ifade etmiş olduğuyla aklın hareketinin bir benzeri biçimine almaya başlar usar anlamda kaki ad Eee bu noktada çokluğun kimi öğelerinin politikanın Merkezi öğeleri olup olamayacağı Özellikle bu feminizm tartışmalarıyla ekoloji tartışmalarıyla vesaire çok yakından ilişkili aslında bir tartışma yani çokluğun kimi öğeleri politikanın Merkezi öğeleri olup olamayacağı bir Merkezi öğe ile tekil olan arasındaki güç yoğunluğuna yani sınıflar mücadelesine Diğer taraftan ise merkezi öğenin uzamsal ve zamansal yayılmışlardır çokluk olarak düşünülen ve sınıflar mücadelesinin bence çok önemli temel bileşenleri olan şeylerin kendisinin bağımsız politik güçleri azalmaya başlar Böylece aslında bu eee Merkezi öğenin kendisinin Birlik sağlayıcı hareketi veya kendisini özne olarak tös formunda Eee örgütlemek isteyi şi materyalist analiz Onun bu hareketine Saygı gösterir ve hareketin bulaşma ve yayılma formlarını kavram yani hegelci anlamda kavram olarak örgütler yani Marx'ın ifadesiyle dersek teorinin kendisinde Biraz önceki saymış olduğum kavramların art arda gelişinde metalar Kendi başlarına pazara giderler Yani evet Marx metalar ki başlarına pazara gitmez ama diye başlıyor fakat metalar kuramın içinde kendi başına pazara giderler ve ben de Bunalım dönemleri sistematiğini gayet bu somutluk derecesinde ama hangi somutluk derecesinde Marx'ın gundis de ifade etmiş olduğu Eee gerçek somutun düşüncedeki somut olarak örgütleniyor analiz devlet tartışması aracılığıyla devrimin sürükleyici halkaları tespiti ve bunun dolayımıyla da birinci görev olarak devrimci hareketin inşası analizinde benim için iş nefir yani Gayet angaje bir sunum yani onu baştan söyleyeyim de benim yapmış olduğum sunum Onun için bugünkü sunumu da Devleti tartışırken yalnızca ve yalnızca bunun aracılığıyla yani devrimci hareketin ve hatta söz konusu Bunalım dönemi ve yeni Sömürgecilik tezlerine bağlı olarak da Öncü bir hareketin kendisinin inşasıyla ilgisinde devlet mantığı anlaşılmaya çalışılacaktır perspektif belirlenim baştan beri bahsetmiş olduğum şey yani bu yukarıdaki görevle ilgisinde yani hiç Eee dolayım andırmayan söyleyeyim Eee 1970'li yıllardaki bu tip içindeki ayrışmak gelen emperyalizmin Bunalım dönemleri tahliline ve bu analizin Yeni dönemde yeni eklemlenen Belki de 4ü Bunalım y tahlili tartışmasıyla ve buna yine 3 bunalım döneminin Merkezi yapısını inşa eden yeni Sömürgecilik klasik sömürgecilikle yeni Sömürgecilik arasındaki ayrımdan köklenen bir tartışmaya biçimi kuracak bu perspektif belirlenim Biraz önce söylemiş olduğum saf yani kantçı anlamda saf arı teorik değeri teori devrimci mücadeleden uzaklaşmıştır apriori aracılığıyla belirleniyor bu nle Bunalım dönemleri ve neoliberal yeni Sömürgecilik sistematiği dönemleri ve zamanı keyfi ya da öznel ve kimi zamanda doğru ama Merkezi olmayan ikincil bir varoluş gösteren bölme edimler karşılık strateji ve taktiklerin üretilebileceği Eee sistematik sorunsallaştırma ve kavramsallaştırma olarak düşünülmelidir söz konusu tartışma Yani bu atölye vasıtasıyla da Aslında buradaki kimi şeyleri de kavramları da tartışmaya açabiliriz diye bir sistematik için de tartışmayı açabiliriz diye düşünüyorum Yani devlet ve benzeri bir kavram Bence herhangi bir kavram Belki çok Egel bir sav ama ancak ve ancak böyle bir sistematik içinde kavranabilir diye Eee düşünüyorum p Yoksa böyle bir sistematiğin içine Devleti eee bir soyut Evrensel formunda kavramaya çalışacaksan belirli zamansal ve uzamsal bileşenlerini Tartışmanın dışında tutarak aristoteles'in Çok önce söylemiş olduğu bir yere düşeriz bir kapıya isabet ettiremez ki Yani illa söylemiş olduğumuz Her şey onun bir yerine dokunacaktır veya değinecek ama devrimci mücadele açısından söz konusu kavramsallaştırma çabasının ben zorunlulukla bir sistematik içinde ele alınması gerektiğini düşünüyorum Bu sistematik kendini çok eski bir tartışmaya Bağlar felsefenin klasik biçimlerini kendisine bağlayan bir tartışmadır Çünkü felsefenin de amacı sermayenin hareketiyle veya ürünün Meta biçiminin hareketiyle baştan itibaren aynıdır tales'in arkei yani Arke tartışmasından beri felsefenin aramış olduğu şey çokluğu Birlik olarak örgütleyen Merkezi ö yani buna kimi zaman işte su dendi vesaire kimi zaman bu suya ikin bir fail nedenler eklendi işte İlk çağlarda sevgi ve Nefret veya daha anaksagoras bakmış olduğumuz n kıl kavramının kendisi ekleni daha aktif öer ortaya çıktı Önce küçük küçük Er olan tanrılardır sonra daha büyük kocaman bir Tanrımız söz konusu sürece çokluğu Birlik olarak örgütleyen biçime dönüştü Kant felsefenin Aslında sonlarına doğru yaklaşırken Bence en sonunda aklın bu hareket biçimini tarif etti akıl nasıl işliyor duyusallık anlama yetisi ve dar anlamda akılla beraber akıl en başından itibaren duyusal verileri aldığı andan beri ilk almış olduğu verinin kendisine koordinat belirlemek için söz konusu verinin içinde yer almış olduğu bütünü kurmaya çalışıyor Kant'a göre en sonunda kuruntunun mantığına düşmesi kaçınılmazdı Ama fakat aklın Bu işleyişine ilk defa gerçeklikte bir nesne karşılık düştüğünde Hegel de bu sonuçta bu tespit edemediği bir şeydi İlke yoksunluğundan Marx ürünün Meta biçiminin hareketini Tam da aklın kendisinin hareketi olarak kavradı nasıl ki akıl duyusal bir tekil verinin kendisini çokluğun içinde koordinatını Saptamak suretiyle işleyişe sokuyorsa aynı şekilde ürünün Meta biçimi de tüm çokluğu kendi formunda yeniden üretmek için metalaştırma Eee demiş olduğumuz şe yeniden üretmek için aynı akılın bulaşma ve yayılma birleştirme edimi ile çalışmaya başlıyordu Bence felsefenin Aslında sonu diye ifadeler bilecek şey layıkıyla görevini yerine getirdi baştan beri çokluğu Birlik olarak örgütleyen öğenin arayışında veya Alman idealizmde yer aldığı biçimiyle özdeşlik tartışmasında akıl ile gerçekliğin hareketinin benzeşik liğini tespit etti ve görevini layıkıyla yerine getirerek ilk önce ekonomi politiğin içine ekonomi politiğin eleştirisi ile de beraber politikanın içine çözüldü ki 20 yüzyılda özellikle ikinci yarısından sonra politik olmayan hiçbir felsefeci bulamamanın nedeni de aslında felsefenin kendisinin bir bilinç daha yüksek bir bilinçlilik biçimi olarak politikanın içine çözülmesinden kaynaklı olduğunu düşünüyorum o yüzden bu söz konusu yani Bunalım dönemleri ve yeni Sömürgecilik sistematiği diye adlandırmak istiyorum ki devletin Kendisi bu sistematik içinde konumlandırılmalı her dönem ama ayrı ayrı saptanmayan dönemleri bu zamana kadar 3 tane olarak Yani yaklaşık son 10 seneye kadar ü Bunalım döneminden bahsediliyordu Eee ve yeni tartışmalarla beraber bir 4 Bunalım dönemi tespiti ortaya çıktı ve her bir Bunalım döneminin kendisinde devletin mantığı ve işleyiş biçiminin Kendisi de bunalımı belirleyen sınıfsal politik ve askeri biçimlere göre yani kapitalist üretim tarzının sınıfsal politik ve askeri gerilimlerine göre yeniden ve yeniden biçimlendi nedir peki bu eee Bunalım dönemleri mantığı diye bahsetmiş Olduğumuz şey Lenin yine İlk o emperyalizm tartışmasıyla bakarsak kapitalizmin en yüksek aşaması olarak emperyalizmin kendisini betimlediği de onun aynı zamanda genel Bunalım dönemleri ve sömürgeci bir baskı sistemi ile ilgisinde kavranması gerektiğini söylüyordu Yani bir avuç ülkenin Dünya nüfusunun büyük çoğunluğunu finansal açıdan boğma sistemi olarak kavru bu yönüyle de Kapitalizm ancak emperyalizm çağının başlaması ile birlikte dikkat edin Burada birçok dünya içindeki bir dünyadan felsefece söylersek var olanlar içinde bir var olandan tüm dünyanın tarihsel ve sosyal sistemine dönüştü yani Nasıl ki biraz önce bahsetmiş olduğum o felsefenin ya çokluğun kendisini Birlik olarak örgütlemek isteyen Merkezi öğesinin arayışı Aslında Lenin'in de emperyalizm kavramını temellendirmesi de bir Ardalan olarak yer alıyor Çünkü aynı dönemlerde hein bu söz konusu tartışmalarda Lenin geri dönü baktığımızda Aslında yoğun bir mantık bilimi okumasına sahip ve hegelci sistematiğin kendisi kapitalizmle emperyalizm arasındaki ilişkiyi düşünmesin de ve Devleti de devlet ve iktidar doğru süreçte tahlil etmesini bayağı bir etkiliyor burada işte Tüccar kapitalizmin fetihçi sömürgeciliğin klasik anlamda ilk baştaki Sanayi kapitalizminin klasik sömürgeciliğine ve finans Kapital yani son aşamasında bakmış olduğumuzda yeni sömürgeciliğine geçişte bir sistematik olduğu iddia ediliyor ve bunu da bu sistematiğin Kendisi de ancak Bunalım dönemleri saptaması ile görülebileceğini politik sınıflar ve sınıfsal ve askeri gerilimlerin Bunalım dönemlerini ve zamanı bölmede önemli ayrıntılar E şey ipuçları ver ğini iddia ediyor devlet burada bir kavram ve pratikteki bir olgu olarak bu söz konusu dönemlere göre yeniden tanımlanıyor ve sürekli olarak yeniden şekilleniyor kimi zaman sermayenin ve emek gücünün ulusal organizasyonunda bir aktör kimi zaman dönüşüm süreçlerinde artığın dağıtılmasının Görece Özerk unsuru Tabii ki 1950'li yıllara tartışmaya damgasını vuran özerklik Görece özerklik tartışması ki Bence artık bu mümkün değil böyle bir Tartışmanın tamamen tarihsel bir şey olarak bir kenara bırakılabilecek düşünüyorum Görece özerlik tartışmasının devletle ilgili olarak nedir bu Bunalım dönemleri biraz atlayacağım herhalde Çünkü zaman hızlı geçiyor Eee dört temel Bunalım dönemi olduğunu iddia ediyoruz Eee birincisi emperyalizmin doğuşu diye ifade edilebilecek 1870 lere Eee referansla başlayan ve 1 Dünya paylaşım Savaşı Eee 1914 ve Ekim devrimi yani 1917'ye kadar devam eden bir zaman dilimi birinci Bunalım dönemi olarak adlandırılıyor ikincisi hemen 1 Dünya Savaşı'ndan sonra başlıyor ve I Dünya Savaşı ve Yalta Konferansı ve faşizmin yıkılışına kadar uzanan bir ikinci Bunalım dönemi söz konusu 3ün bölüm özellikle 3 bunalım dönemi çok önemli Eee Türkiye açısından da önemli Türkiye'deki devrimci mücadelenin Eee biçimini belirleyen temel tartışma Aslında 3 bunalım dönemiyle ilgili bu Breton Woods antlaşmasıyla başlayan bir tartışma Özellikle bu İMF ve Dünya Bankası'nın kurulmasıyla ilgisinde Eee Soğuk Savaş ve Çin Devri yani 1944 ile 50 arasındaki bir süreçte bu bunalımlı sürecin ilk şeyleri gözükmeye başlıyor Eee ipuçları gözükmeye başlıyor ve 1970 Dünya Ekonomik bunalımı la dolayımlı SSCB'nin e sovyetlerin yıkılmasıyla da sonlanıyor 3 bunalım dönemi 4 dönem Washington konsensüsü diye ifade edilen şeyle Körfez savaşından başlıyor ve içinde gördüğümüz dönemde devam ediyor Bu dört dönemin birbirinden ayrılmasını sağlayan üç temel öğe saptanıyor Mesela tekel'in e Ulus Ötesi sermaye göçünün ve sermaye birikim sürecinin ikincisi Emperyalist Güçler arasındaki ekonomik ve politik hiyerarşinin ve üçüncüsü de Emperyalist bağımlılık ilişkileriyle Bu ilişkiler karşısındaki mücadelenin O yüzden Burada dikkat edilmesi gereken şey bunalımla kriz kavramlarını tamamen birbirinden ayırmak gerekiyor Çünkü her Bunalım döneminde Eee nasıl diyelim yani Bunalım dönemleri sistematiği esas olarak vurguyu sınıflar mücadelesine veriyor krizin kendisinin doğrudan bir çöküşe götürdüğü bir mantığa sahip değil Çünkü ne de işte dediği gibi aslında yani krizi Kapitalizm buu çökertecek Bir Devrimci sınıfı yoksa kriz olarak yaşamıyor kendi sermaye hareketinin tekrardan yeniden üretebileceği bir olanak haline de getirebiliyor Eee bu üç temel şeyde tekel'in ulusötesi sermaye göcü gü Emperyalist güçleri arasındaki gerilim ve Emperyalist bağımlılık ilişkileriyle bu ilişkilerin karşısındaki mücadele yani sınıflar savaşın veya sınıflar mücadelesi diye bahsetmiş Olduğumuz şey Bunalım dönemleri sistematiğinde sadece ve sadece proletarya ile burjuvazi arasında değil Özellikle ilk iki Bunalım döneminde Emperyalist Güçler arasındaki sermaye içindeki burjuvazi arasındaki kamplaşma la da belirleniyor Peki nedir bunların özellikleri 1 Bunalım döneminde iki temel özellik belirlenebilir tekerin sermayenin başat örgütlenme biçimi olması mali sermayenin Hakimiyet kazanması ve büyük çaplı Eee sermaye ihracatı ve Emperyalist bir dünya pazarının Eee ile İş bölümünün oluşması klasik Sömürgecilik zamanlarından bahsediyoruz ikincisi kapitalist ü in sömürgeci Güçler haline dönüşmesi ve sömürge fetihlerinin hız kazanması zaten bu söz konusu 1 dönemin bitişi de bu söz konusu sömürgelerin paylaşılmasında çıkıyor ilk bunalımını bu krizlerle beraber yaşıyor bunun yanında bu dönemde Tekelci sermaye yoğunlaşması özellikle Emperyalist merkezlerdeki Emek verimliliğini olağanüstü arttırıyor taylorizm fordizm vesaire tartışmalarıyla beraber sınıfın içine muazzam bir Yeni Emek denetim stratejisi doğmaya başlıyor birin Bunalım dönemiyle ilgisinde Bu döneme renk veren şey Britanya barışı yani 1814 Napolyon savaşlarıyla başlayıp 1914 1 Dünya Savaşı'na kadar bu dönemden bir Britanya barışı diye bahsediliyor daha sonraki dönem özellikle 3 bunalım döneminde ABD barışı diye bahsedeceğiz bu Britanya barışında Aslında sömürge ülkelerin paylaşılmasında oluşturulmuş olan bir konsensüs bir uzlaşmadan bahsediyoruz Eee ama işte Bunalım döneminin Tam da sonunda Aslında bu söz konusu statüko artık devam ettirilemez hale geliyor özellikle ABD Rus ve Japonya'nın sömürgeci güçlere dönüşmesi burada iktidarı ele alan mali sermayenin Devleti dolaysız bir egemenlik aracına dönüştürüyor milliyetçi ve sömürgeci bir saldırganlık aracı haline getirmesiyle sermayeler arası rekabet devletler nezdinde Politik bir rek rekabete dönüşüp Aslında 1ci paylaşım Savaşı diye bahsetmiş olduğumuz süreci oluşturuyor burada devletin yapısına zaman kalmadığı için Tartışmalara biraz aktarmak zorunda kalacağım ama dikkat etmek lazım Eee 3 ve 4 Bunalım dönemiyle 1 ve 2 Bunalım dönemin en fazla temelde birbirinden ayrılan şey devletin kendisi Burada henüz bir iç savaş Devleti olarak örgütlenmiş değil fakat özellikle 3ün ve 4 Bunalım dönemlerinde Biraz önce neok Laos'un da bahsetmiş olduğu şey burjuva Devleti tanımlayabileceğimiz tek şey Savaş o artık bir savaş makinesi olarak örgütleniyor buradaki Savaş özellikle 1 ve ik Bunalım dönemlerindeki Savaş sermayenin kendi devlet olarak kendi yurttaşın da bir iç savaş mantığı olarak değil daha çok coğrafyanın paylaşılması sömürgelerin paylaşılması anlamındaki bir iç savaş olarak bu kurguluyor ve 1ci Paylaşım savaşıyla ikinci Bunalım dönemine geçiliyor onun temel özelliği Yine Bir anlaşmayla Versay antlaşmasıyla Yani söz konusu Savaş sonundaki paylaşımla Eee belirlenmiş oluyor buradaki önemli şey parasa manın ve durgunluğun Piyasayı çökerttiği çok önemli bir kriz var ikin Bunalım döneminde 1929 krizi bu 3 bunalım dönemine temel rengini veren şeylerden bir tanesi yani Emperyalist sistemin aslında bir önceki formda yürütülemeyebilir in ulusal sömürgeler Emperyalist devletler koruyucu duvarlar Örmeye başlıyorlar ve piyasa sermayenin dolaşımı olabildiğince fazla Eee koruyucu şeye bağlı hale gelmeye başlıyor tıkanıyor Bazı yerlerde Aslında 3 bunalım dönemini belirleyen şey ikinci paylaşım savaşını doğuran şey de bu ulusal koruma sınırlarını sermaye yeni bir paylaşım Savaşı aracılığıyla kaldırıyor bu ünü Bunalım dönemine geçişi ortaya çıkarıyor fakat çok önemli bir şey var ik ve 3 bunalım dönemleri arasında 1914'te Amerika'nın eee uluslararası ticaretteki Payı % 6 iken 1934 yılında bu pay % 30'a çıkmış oluyor 1956 57' lde ise % 164l kadar yükselen bir imme alıyor Britanya egemenliğinin çökmeye başladığı ve ABD egemenliğinin ortaya çıkmış olduğu ABD egemenliğinin aynı zamanda özellikle 3 bunalım dönemi ile beraber kendini militarist bir biçimde örgütlediği yeni Sömürgecilik ilişkileriyle beraber Eee sömürgeleri yeni sömürgeler Deek Devletleri bir iç savaş devletine biçim doğru biçimlendir diği yeni bir süreç ortaya çıkıyor yani bitiriyorum Tamam hocam tani tartışma bitmiyor tabii ki ama Eee 3 bunalım dönemi gerçekten uzun bir tartışma Eee ama olabildiğince nasıl kısa keserim bilmiyorum ama yeni Sömürgecilik ilişkileriyle karakterize oluyor çünkü biraz önce bahsetmiş olduğum koruma kalkanların kendisi sermayenin ürünün Meta biçiminin bulaşma ve yayılma kapasitelerini etkilemiş olduğu için ABD merkezde yeni Sömürgecilik sisteminin kendisinde bu sınırlar ortadan kalkıyor bunlar aynı zamanda dünya çapında Latin Amerika 5052 tane darbenin yapılmış olduğu Türkiye'deki darbeler sistematiğinin ortaya çıkmış olduğu yeni sömürge devlet mantığının ve sömürgeci Faşizm yeni sömürge tipi Faşizm diye onun altında açık Faşizm örtük Faşizm vesaire gibi ayrımların olduğu yeni devlet mantığının ortaya çıkmaya başladığı ve devletlerarası savaş olarak kavranan Savaş makinesi olarak devletin kendisinin aynı zamanda tüm kitlesini kendi Ulus kitlesinde sermayenin doğal bir eklentisi haline getirmiş olduğu iç savaş mantığına bir devlet mantığı ortaya çıkıyor uzun bir tartışma dediğim gibi yani onu tartışmalarda Eee tamamlamaya Eee çalışacağım Buradaki en önemli şey ABD'nin askeri üstünlüğü Soğuk Savaş bu dönemde 3 bunalım döneminde Çok önemli çünkü Soğuk Savaş mantığının Aslında SSCB ile yani esas Aslında demeyeyim ama Eee Soğuk Savaş mantığının sonuçlarının SSC ve Sovyetler Birliği ile çok fazla alakası yok Soğuk Savaş mantığıyla beraber Eee Amerika'nın dünya çapındaki 1914 de neredeyse hiç olmayan askeri ü sayı üst sayısı 1034 kadar çıkıyor yani Soğuk Savaş mantığıyla tüm dünyayı kuşatan bir hem askeri hem mali egemenlik biçimine dönüşen yeni bir emperyalizm biçimimiz var yani yeni Sömürgecilik biçimimiz ortaya çıkıyor O anlamda Amerika'nın askeri militarist gücünün mali güçle beraber yapılandırmış olduğu yeni devlet mantığını bu minval içinde anlamak gerekiyor Eee son Bunalım dönemi ile ilgili bir şeyler daha söyleyeyim yani 4 Bunalım dönemi belirleyen şey ne niye ayırıyoruz Çünkü bu yeni bir tartışma 4 Bunalım dönemiyle ilgili tartışma Eee hazırlayan gelişmeler 1970'lerdeki genel durgunluk y içinde bulunmuş olduğumuz neoliberal yeni Sömürgecilik Ben hala liberal kavramından vazgeçmemek gerektiğini düşünüyorum e Ayşegül vazgeçme neoliberal yeni Sömürgecilik diye adlandırabileceğimiz bir dönem 70'lerdeki genel durgunluk AG ABD'nin egemenliğinin ekonomik teknolojik ayaklarının erimesi erimeye başlaması ve ABD buna çok hızlı cevap veriyor özellikle Irak müdahalesi ile beraber Aslında Irak müdahalesinin kendisi Amerika'nın egemenliğinin teknolojik ve Mali kaynakların erimesi Avrupa'da yeni güçlerin ortaya çıkmasıyla beraber tekrardan bir egemenlik kurma Savaşı olarak 91'in itibaren ortaya çıkmaya başlıyor ve süreç devam ediyor Aslında bugün bakmış olduğumuzda ortadoğuyla ilgisinde magrip bölgesiyle ilgisinde bu süreç devam ediyor bu üstünlüğünü telafi etmek için yeni bir asker leştir ilmiş mali egemenlik sistematiği kuruyor yeni sömürgeciliğin neoliberal yeni sömürgeciliğe biçimini veren oradaki devlet mantığına biçimini veren yeni bir asker leştir ilmiş mali şey veriyor Eee biçim veriyor birikim sürecinde spekülasyon ilkel birikim biçimlerine geri dönülüyor azami bir Vahşi bir emek sömürüsü aracılığıyla Bugün de zaten en İlgin sonuçlarını yaşıyoruz işte metal işçilerinin bugün biraz sonra 11'de de hatta başlamıştı herhalde onun için biraz katılımınız zayıf kaldı ama 11' de Merkez Bankası'ndan başlayan bir eylem var Eee yeni sömürge devrimci süreçleri kontrol altına alınmış durumda devrimci süreç [Müzik] sönümlendirmek döneminde bu devlete Muazzam hareket alanları sağlıyor Kolektif kamusal mülkiyetin barajların Pardon akarsularını toprağını 2B HES vesaire gibi şeylerle sirayet etmesini sağlayan evinizin önündeki Park yerine kadar sirayet etmesini ve direnişle karşılaşmaması sağlayan bir egemenlik biçim veriyor ve Sosyalist ülkelerde yaşanan kapitalizme geri dönüş süreçlerinin tamamlanmış olması bu yine dönemin devlet mantığını Eee belirliyor var mı 30 saniye daha yok mu Tamam bunu biraz sonla tartışmaya [Müzik] aç