Altyazı M.K. Amazon Prime'ın Yüzüklerin Efendisi Güç Yüzükleri dizisinin 2. sezonunun 6. bölüm inceleme videosuyla karşınızdayız. O Nerede? başlığıyla yayınlanan 6. bölümde Sauron'un planlarının meyvelerini vermeye başladığını görüyoruz. ve daha önceki inceleme videolarımızda hatırlattığımız gibi spoiler uyarısı verelim. Bölüme Arondir ile başlıyoruz.
İki orkun Adar'ın hizmetinde çalışan ordudan firar ettiğini görüyoruz. Her şey Adar için hayalet kovalarken ölmekten iyidir derlerken Sauron'un öldüğünden eminler. Onu şu an için yalnızca... İki orkla baş ederken görmüş olabiliriz.
Ancak sonraki bölümlerde savaşın tam ortasında olacak. Öldürdüğü orkların birinin üzerinden kirli bir bez parçasına yapılmış karalamalar çıkıyor. Bu Eregion'un çizimi.
Bu bir yol haritası değil ama karalamalar. Kırmızı ile işaretlenmiş yerler bize bir şeyler anlatıyor. Muhtemelen Adar'ın karargahının ve saldırıya başlayacakları bölgenin belirlenmesi için yapılmış bir işaretlenme. Bu da Arondir'i saldırının ortasına atacak.
O sırada ise Eregion'da insan yüzüklerini yaratmaya çalışan Kelebrimbor ortaya çıkan ürünlerden hiç memnun değil. O ve çırakları oldukça yorgun görünüyorlar. Gergin tavırları, silinmeye başlayan hafıza ve kontrolü kaybetmesi ruhsal çöküşün eşliğinde olduğunu gösteriyor. Bu hali etrafındakilerin dikkatini çekiyor. Anatar ise artık onun akıl sağlığı ile daha belirgin şekilde oynuyor.
Celebrimbor'un çekicini koyduğu yer konusunda tedirginlik yaşadığı bu sahnede önce arka planda çekicin olmaması, sonra Anatar'ın düşünce gücüyle hemen arkasında tam da onun koyduğum dediği yerde belirmesi bu oyunlardan sadece biri. Anatar'ın tek derdi ise dokuzların bir an önce dövülmesi. Bunun için ihtiyaç duyulan Mithril'i öncece krallığa almıştı.
kararlılığından almaya görevi ise Celebrimbor tarafından kendisine veriliyor. Celebrimbor'un zayıf anından faydalanarak güzlükler yaratılırken, Anatar onun Eregion'daki diğer elflerle olan iletişimini kopararak yönetimi de ele geçiriyor. Avluya çıkıp küçük bir topluluğa hitap ettiği bu sahnede, Feanor heykeline daha yakından bakıyoruz.
Bir elinde Silmarillerden birini tutarken, diğer elinde çekiç olduğunu görüyoruz. Bu çekiç sıklıkla Celebrimbor'un elinde gördüğümüz birinin temsili. O dedesidir. bir tanesi feonorun yadigarı silmariller tolkienin orta dünya evrenindeki en önemli nesnelerden dir feonor tarafından yaratılan bu kutsal mücevherler balardan biri olan var da tarafından kutsanmış ve ışıkları eldar tarafından da büyük değer görmüştür silmariller valinorun iki ağacı olan telperiyon ve laurelin ışıklarının içinde barındırır bu ağaçlar melkor ve dör örümcek ungoliant tarafından yok edilmiştir feonor bu ağaçların ışığını korumak için silmariller yaratır ve ve onların ışığı dünyadaki en saf ışık olarak kabul edilir. Ancak Morgoth, Silmarilleri çalar ve büyük bir savaşa yol açar.
Bu savaş, Elfler ve Morgoth arasındaki en büyük çatışmalardan birine sebep olur. Silmarillerin önemi sadece estetik değerlerinden değil, aynı zamanda içerdikleri ilahi güçten kaynaklanır. Tolkien'in mitolojisinde bir tür lanetine sebep olurlar.
Çünkü Silmariller uğruna birçok trajik olay meydana gelir ve Elfler arasında büyük bölünmeler yaşanır. Ölme dönecek olursak, nevrin karşısına konsol için gönderilen askerlerden yalnızca biri dönmüş ancak cansız bedenine işlenmiş bir mesaj vardır. O nerede?
Burada elbette Sauron'a bir gönderme yapılıyor. Burada ölen bir elfe ne olduğunu merak edenlerinizi bilgilendirelim. Öncelikle elfler insanlar gibi yaşlanarak doğal yollarla ölmezler. Ölümsüz olarak bilinirler.
Kederle solmadıkça veya yaralanıp kan akıtmadıkça ölmezler. Elfler öldükten sonra ruhları Valinor'daki Mandos'un salonlarına gider. Mandos, elflerin ruhlarını karşılayan ve onlara ne olacağını belirleyen varlıktır.
Elflerin ruhları iki şekilde devam edebilir. Mandos tarafından uygun görülür. görüldüğünde bedenlenerek yeniden doğabilirler.
Bu durumda yeniden hayata dönerler ve yaşamlarına devam ederler. Bazı elf ruhları ise Mandos'un salonlarında kalır ve orta dünyaya geri dönmezler. Eregion'un etrafından yükselen doğumlarında, dumanlar, Anatar'ı memnun ederken planlarının istediği gibi işlediğini anlıyoruz.
Adar'la beraber orduları da Eregion'a doğru çekerken eğitilmiş bu koca orduya kendi tarafını alarak işleri kendi reyine çevireceği çok açık. Ancak henüz 9 yüzük dövülmüşken ve bunun için epey zamana ihtiyaçları varken bir savaşın başlamak üzere olması da tuhaf. Adar'la Galadriel'i bir yemek masasının iki ucunda otururken görüyoruz.
İlk sezonda Adar'ın tutsak edildiğini düşünürsek şu an roller değişmiyor. Aadar, Morgoth'un tacının sahip olduğu gücü elf yüzüklerinin gücüyle birleştirerek Sauron'u yok edebileceklerini öne sürüyor ve Galadriel'le ittifak kurmaya çalışıyor. Oldukça amatörce yazılmış bir teklif olduğunu düşünsek de Galadriel tarafından kabul görecek. Galadriel, Halbrand'ın gerçek kimliğinin Sauron olduğunu ve Eregion'da bulunduğunu söylüyor.
Ona karşı, yüzüğü Nenya ile Morgoth'un tacını kullanabileceklerini ifade etse her şeyin Sauron'un istediği şekilde ilerlediğini fark edecek. ettiğinde artık çok geç. Adar savaş borusunu üflüyor.
Saldırı hazırlığını gören elfler panikle kaçışmaya başlıyor. Anatar ise bu kargaşanın arasında oldukça soğuk kavga ilerliyor. Ve ilerleyen sahnelerde eline bir kesik atlığını görüyoruz.
Kelebin Bors dışarıda olanlardan habersiz insan yüzüklerinin çizimlerini yapıyor. Ancak kargaşa öyle büyüyor ki sesler içerisinden duyulduğunda neler olup bittiğine bakmak için dışarı çıkmak istiyor ancak Anatar tarafından engelleniyor. Bu sarı Bu videolarla olanları öğrenmek istediğinde ise bölümün en etkileyici birkaç dakikasını izliyoruz.
Anatar'ın, Celebrimbor'un aklıyla oynayarak avlula yarattığı huzur dolu sahne ve o içeri girip atölyesine dönünce her şeyin tekrar karanlığa gömülmesi. Gerçekten iyi çalışılmış bir detay olmuş. Avluda Celebrimbor'a verdiği toz haline getirilmiş mitrili görünce şaşırdık doğrusu.
Onu kazatlumdan çaldığını neredeyse eminiz. Ya da cüce Narvi'yi manipüle ederek almış olma ihtimali de var. Önceki sahnelerde avuç içine attığı...
kesikten akan kanı Mithril'e akıtarak Dokuzları kendine bağladığını da düşünüyoruz. Celebrimbor, Feanor'un çekicini verdiği bu sahnede de zaaflarını kullanarak onu parmağında oynattığını görüyoruz. Kazadum'da cüceler tüm günlerini ve tüm enerjilerini altın madenini kazmaya harcıyorlar gibi.
Kralların ayaklarına serecekleri altınları el arabalarıyla taşıyacak kadar büyük bir kaynak. Dokuzlar için gerekli olan Mithril'i onlardan alamıyor. Geri çevrilmesi kalsın.
...öfkeyle battığı alevler arasında Balrog'u görmesi, onu düşünce gücüyle cücelere doğru çektiği izlenimini yaratıyor. Ya da zaten cücelerin doymaksızın daha derine inmeleri Balrog'u rahatsız edeceği için yaklaşan felaketi öngörmüş ve bunun için keyiflendiği... sizler neler düşünüyorsunuz bu konuda? Kral Dure'nin aklında ise orta dünyada büyüyen kargaşadan faydalanma fikri var. Onun düşüncesine göre, diğerleri ilerleyen zamanlarda savaş büyüdüğünde koruyuculuk gücü yüksek olan Mithril'e daha çok ihtiyaç duyacaklar.
Burada çoğumuzun aklına Bilbo'nun Mithril zırhlı gelmiştir. Onun dışında Lenya, Kuzey Arnoror Krallığı'nın hükümdarlık nişanı Elendilmir, Minas Tirith'in Hisar muhafızlığını Miferleri, Arwen'in Aragorn için diktiği sancak, 4. Çağ ve sonrasında Minas Tirith'in cümle kapısı da içinde Mithril'i saklar. Durin'in babasına söylediği gibi artık kral yüzüğe değil yüzük krala sahiptir. Onun aç gözlüğünü besleyen yüzük şimdi bir de fiziksel olarak kralın gücünü arttırıyor.
Oğul Durin ise ne kadar değişirse değişsin onun babası ve kral olduğu gerçeğini asla unutmuyor. Numenor'a geçiş yaptığımız bu kuş bakışı sahnede Akalacı görüyoruz. Birinci sezon da dahil şu ana kadar onlardan hiç başlamadı. bahsedilmemiş olması genel izleyicinin onu sıradan bir ağaç olduğunu düşünmesine neden olabilir. Numenor'un ak ağacı, Mimnot çiçeği açtığı sürece kralların soyu devam edecektir.
Bilmeyenler için heyecanı kaçırmamak adına detay vermek istemeyiz ancak bu ağacın sonu gelirken Sauron ve Arparazon'un da bu işte parmağı olacak. Ve eğer o zaman geldiğinde bizleri etkilemek istiyorlarsa Mimnot hakkında biraz daha bilgi aktarmalılar. Bunu kısacık süreyle nasıl sığdıracaklarını ise bilemiyoruz. Ana salonu Alond'a Elendil'e yaptığı hatayı kabullenmesi ve Parazon'a Numenor'un yeni kral olarak sadakat yemin etmesi karşılığında affedileceği söyleniyor. O, bir vefakara, Amandil'in oğluna ve varisi Aragorn'a yaraşır bir duruş sergileyerek Numenor'un tek hükümdarının Miriel olduğunu söylüyor.
Burada, Adı geçtiği için Elendil'in babası Amandil'e de kısaca değinelim. O, Tar-Palantir döneminde soylu bir aileden gelir ve eski Numenor geleneklerine sıkı sıkıya bağlı bir vefakardır. Aynı zamanda Sadıkların lideri ve elf dostudur.
Silmarillion da Ar-Paradon'un bir arkadaşıdır. Erdoğan'la önceleri sıkı dost olduğu ancak sonrasında politik ve dini ayrışmalar nedeniyle dostluklarının bozulduğu yazar. O nedenle böyle bir sahnede adının geçmesi manidardır.
Elendil'in eski geleneklere göre yargılanmasına ve mucizeye göre yargılanmasına ve mucizeye göre yargılanmasına, masum olup olmadığı konusunda Valar'ın hüküm vermesine karar verilir. Lord Belzagar'ın elindeki kitapta çizimini gördüğümüz bu yaratığı, Númenor muhafızları çaldıkları borularla kıyıya doğru çağırırlar. Boruların üzerindeki detaylar, çağırdıkları deniz solucanına gönderme yapacak şekilde iyi çalışılmıştır.
Yaratık çağırılırken zindandan bekleyen Elendil ve kızı Erya'nın arasında duygusal bir konuşma geçiyor. Kızının tüm ısrarlarına rağmen o ahlaki açıdan dik bir duruş sergiliyor, ve kararlılığını koruyor. Miriel de onun için endişeli ancak Elendil'in Parozan'a boyun eğme konusunda ikna edemiyor.
Onun hayatı konusunda endişe ettiği için tüm suçları kendisi adına işlediğini öne sürerek onun yerine yargılanmak istiyor. Önerisi kitaba göre uygun bulunuyor ve Deniz'e kendini bırakmadan önce Elendil'e Kuenya dilinde Namariye diyor. Yani elveda ya da iyi ol. Bu sözcük Elfler arasında selamlaşma veya vedalaşma için kullanılır.
Burada töreni az sayıda insan istiyor. izliyormuş gibi görünebilir ancak arka plandaki tepelere baktığımızda çok sayıda Numenor'un da buna şahit olmak için geldiğini görüyoruz. Bu sahnelerde Elendil ve Miriel'in oldukça yakın olduğunu düşünebilirsiniz.
Kitaplarda böyle bir aşktan bahsetmez ancak dizi için kurgulanmış bir birliktelik gibi yansıtılıyor. Eğer kitaplara bağlı kalınacaksa o Parazon'la evlenecek ancak bunu kabul etmesi için Elendil ve Sadıklar konusunda Parazon tarafından tehdit edecek gibi duruyor. Yaratık tarafından hızla aşağı çekildiği ve onunla yüz yüze geldiği su altı sahnelerini de bu bölüm için etkileyici bulduk. Miriel denizden aklanarak çıkıyor ve Tar Miriel adıyla Numenor'un gerçek kraliçesi olarak kabul görüyor.
Palantir'i hala elinde tutan Parazon, ona dokunduğunda arka arkaya geçen kısa görüntüler arasında bağlantı kuruyor ve gördükleri karşısında nefesi kesiliyor. Halbrand'ın adada geçirdiği zamanlardan bir görüntü, hükümdağı ve Sauron'un gözüyle birleşince onun zihninde bir şeyler uyandırıyor. Aklından nefes alıyor. her ne geçiyorsa sonraki sezonda Ada Krallığı'nın kaderini değiştirecek adımlar atması için onu tetikleyecek.
Her ne kadar Numanor'da işler Parazon adına tersine dönmüş gibi görünse de bunun beraberinde neler getireceğini ancak 3. sezonda görecek gibiyiz. Yabancının zihninde canlanan bir görüntüyle devam ediyoruz. Tutsak edilen Nori ve Poppy'i, karanlık büyücü ve gökten düşen kaya parçalarını kısa kısa gördüğümüz bu görüntülerden sonra yabancının aklına tekrar dostları geliyor.
Şu an için buçuklu Çocuklukları ülkenlerin yanında güvendeler ancak yabancı bir seçim yapmak zorunda kalacak. Dostları mı yoksa kendisiyle beraber tüm orta dünyanın kaderi mi? Şimdi giderse bir daha bu yola geri dönmeyecek. Sauron batıda, karanlık büyücü ise doğuda yükselirken seçim yapması çok da zor olmayacak gibi.
Son bomba deli ve yabancının şömine başında yaptıkları konuşmada gizli ateşten söz ediliyor. Eru Ilvatar gizli ateşe sahip olan tek varlıktır ve Tolkien'in evreninde her şeye gücü yeten tek varlığıdır. tek yaratıcıdır. Bütün yaratılmışlar Eru tarafından yaratılmasa bile Eru tarafından kutsanmadıkça varlığa bürünemezler. Ben gizli ateşin hizmetkarıyım diyen Gandalf'a bir gönderme yapılsa da biz yine yabancının mavi büyücülerden biri olacağı yönünde uyumuzu kullanıyoruz.
Tom Bombadil meşhur mavi ceketini ve şapkasını giyerek yabancıyı kaderinin çizeceği bir yere götürüyor. Kurak vadiler içinde cansız duran ağaçların arasında asasını bulacak. Tom Bombadil yaşayanların çoğunun ölümü hak ettiğini, ölenlerin bazılarını da yaşamak ettiğini söylediği bu sahnede yine bir Gandalf göndermesi var ve bu artık can sıkıcı olmaya başladı.
Yapımcılar ve senaristler birinci sezonda aldıkları ağır eleştirilerden sonra Yüzüklerin Efendisi serisine bağlı kalabilmek adına bu sezonda kitaplara daha fazla gönderme yapıyorlar ancak bunun özellikle son birkaç bölümde olaylar ve karakterler üzerinde değil de yalnızca kitaplarda geçen satırlar üzerinden yapılıyor olması oldukça basit bir çözüm olarak karşımıza Bu çok çabalamadan ve üzerinde düşünülmeden seçilmiş tembelce bir yöntem. Referans alınan cümleler dizinin akışı içinde eğriti durduğu gibi kitaplardaki derin anlamı da pek yansıtmıyor. Orkların Eregion üzerine yağdırmaya başladığı ateş toplarının arasında 6. bölümünün sonuna geliyoruz.
Anatar'ın kollarını iki yana açarak sanki bir orkestrayı yönetir gibi yöneteceği savaşın sahnelerini heyecanla bekliyoruz. 6. bölüm ağırlıklı olarak düşük tempolu bir geçiş bölümüydü. Üstelik yabancının ve hobbitlerin olduğu sahneler bölümü iyice aşağı çekti. Son iki bölümü bolca savaş sahnesiyle geçireceğimizi düşünürsek, izleyiciyi öncesinde biraz zinlendirme niyetinde olduklarına inanmak istiyoruz. Öte yandan sona yaklaşırken sezonu toparlama çabası ve telaşı bu bölümde çok net hissediliyor.
Olaylar arasındaki hızlı geçişler senaryoyu sindiremememize ve özellikle genel izleyicinin karakterlerle ve mekanlarla bağ kurmamasına neden oluyor. Artık artık ikinci sezonun nasıl ve nerede sonlanacağı üzerinde konuşmaya başlayabiliriz. Sizlerin düşüncelerini merak ediyoruz. Yorumlarınızı bizlerle paylaşmanız ve kanalımızı takip etmeniz bizleri mutlu eder. Yedinci bölüm incelemesinde görüşmek üzere.