basıncı ile çalışmamıza başlıyoruz. Şimdi genel anlamda önce basıncın tanımı ile başlıyoruz. Şimdi basınç daha önce de bakın birkaç video önce size kütle öz kütle de bahsetmiştim bundan hatırlarsanız. Şöyle vurgulayıcı ile dikkat edelim.
Birim yüzey alanına etki eden dik kuvvete basınç adını veriyoruz. Ve bunu yaparken de dikkat edin şimdi. Fizikte nasıl çalışıyordu tanımlar? Aşağıdan yukarıya.
O zaman şöyle bir yüzey alanı çizelim. Mesela burası bir S ya da bu arada A harfiyle de gösterebilirsiniz. Buraya ne geliyor?
Bir dik bir kuvvet geliyor bak. He diyebilirsiniz. Hocam dik gelmezse ne yapacaksın? Dik hale getireceksin.
Örneğin açılı geliyor. Ne yapacağız? Kosinüs sinüs birleşenlerine yaparız ama bu konuda çok fazla ilgileneceğimizi sanmıyoruz. O zaman basıncımızın ifade edersek nedir? Bakın yüzey alanına gelen dik kuvvet.
Aşağıdan başladık. Yüzey alanına gelen dik kuvvet. F bölü S.
D ile ifade edebiliriz. Ve tabii ki eğer formülü verdiysen birimi de vereceksin. Kuvvetin birimi Newton.
Buranınki metre kare, işte basıncın birimi Newton bölü metre karedir. Hatta buna biz kısaca ne adını veriyoruz? Pa ile gösterdiğimiz Pascal adını veriyoruz.
Lütfen bu birimde kafayı yaz. Ve basınç P sembolüyle gösteriyoruz. Skalerdir zaten gösterdik de.
Burada da güzel bir örnek vermişiz. Bakın yumurta kartonun üzerinde iki ayağın üzerine dururken sorun yok. Tek ayağın üzerine geçtiğinde yumurtalar kırıldı değil mi?
Bu deneyi evde de yapabilirsiniz isterseniz. Tabii yapıp sonra evi terk edin bence zaten. Kapıdan çıkın hemen. Ne oldu hikaye? İki ayağınla birlikte bastığın zaman yani bu hikayeyi incelediğin zaman basınçta ne var?
F bölü S ise yüzeyin büyük olması basıncı küçülten bir etkidir. En basit örnek bu kalemi olsa. Tam şimdi değil sivri bir kalem ama ne olur bu taraf daha sizin elinizde muhtemelen vardır. Bu taraf canını yakmazken bu taraf canını yakabilir değil mi?
S. Sebep ne? Yüzey alanının değişmesi.
Belki aynı kuvvete maruz kalsan da işte yüzey alanıyla ilgili yorum sorularıyla karşılaşabiliriz. Zaten burada da F bölüseyi vermişiz. Örnekler.
Şimdi yüzey alanı azaldıkça basınç artar demiş. Bak ne demiş? Kalemin sivri ucu parmağımızı daha çok acıtır. Ne oldu?
Yüzey alanı azaldı, basınç arttı. Aşçıların yemek öncesinde bıçakları bilemesi. Niye biliyor? Yüzey alanını küçültüyor sürtünme yardımıyla da olsa.
Sonuç keskin. Sakinleştirmek demek aslında basıncı arttırmak demek. Ağır iş makinelerinde tekerlek yerine palet kullanılması yalnız bu olay ters bir bilgi.
Bak ne gibi ağır iş makinelerinde tekerlek yerine palet kullanılırsa basıncı azaltma. Niye? Yüzey alanı.
Şimdi sen makinede tekerlek kullansan örneğin 3 tekerlek ne oluyor? 3'e bölüyorsun. Ama palet kullandığın zaman ne oluyor?
Bütün yüzeye böyle yayılmış olduğu için artık yüzey çok daha büyüdü. Basıncı azaltan bir etki mesela. Burada da güzel bir görsel bir örneğimiz var.
mesela bak sünger. Bunu belki de en iyi gözlemleyebileceğiniz şeylerdir. Tuğlayı yan koyduğunuzda ne yaptı? Bak az bir miktar battı değil mi? Az bir miktar.
Ama dik koyduğunuz zaman sünger ne yapıyor? Daha fazla. Parmağınızı bastırın çok kolaydır süngeri. Elini bastırsan daha zor mesela aynı seviyeye getirirsin ama ne oluyor? Parmağınla çok kolay indirebilirsin süngeri.
Sebep ne? Yüzey küçük, basınç büyük. Ve başımızın belki de bu konudaki en büyük belasıyla tanışacağız.
Basınç kuvveti. Bakın. F ile gösteriyorsun. O bizim meşhur formüldeki yüzeye gelen kuvvetteki F'e basınç kuvveti diyorsun.
Ve tanım böyle hiper süper bir şey düşünmeyeceksin. Bak çok basit. Basınca neden olan kuvvet.
Ya kim neden oluyor? Bunu bir hayal etmen lazım. Örnek bir zemine G ağırlıklı bir cisim koydum.
Neden basınç yapıyor bu? Ağırlığı nedeniyle. Ağırlığı da biliyorsunuz neyle gösteriyoruz?
G. Ama mesela ikinci bir şekil. G'ye F'ye basın. F de yukarıdan bastırıyorum. Yani ne oldu?
İkisi beraber. Örneğin bu var. Bir de ben de yukarıdan bastırıyorum.
Yere ne geliyor? F artı G. Yani hep G diye bir şey yok. Mesela buraya bak. G şuraya geliyor.
Hiç yan duvara geliyor mu? Hayır. Yan duvara kim geliyor?
F. O halde burada her zaman sakın ola şu ifadeyi kullanmayın. Ağırlıktır benim kahramanım. Olabilir.
Her zaman değil sadece. Buna çok dikkat ediyorsunuz. Hatta önemli bir not.
Katılar üzerine uygulanan kuvveti aynı doğrultuda ve aynı değerde iletir. Bak burası çok önemli arkadaşım. Bak bu sana yol sektrik olarak girdiğine göre. Çünkü sıvıların özelliği bambaşka.
Sıvılar ne yapar? Basıncı iletme özelliğine sahip. Gelmedik ama zamanı gelecek. Ama katılar renklendirmişim bak. Kuvveti aynı doğrultuda ve aynı değerde.
En iyi örnek çivi. Sen çiviye F kuvvetiyle vurdun da çivi bir katı değil mi? Ön tarafı.
ister geniş olsun ister dar yapıya sahip olsun hiç önemli değil. Aynı F kuvvetini iletme özelliğine sahip. Bak nasıl iletti?
Aynı doğrultuda ve aynı değerde iletti. 10 N ise bu da 10 N. Şimdi sen diyebilirsin hocam burası büyük burası ince. O zaman sen neler farklı? Buradaki S1 buradaki S2'ye göre çok büyük değil mi?
O zaman sen ne diyeceksin? Basınçlar farklı. Demek ki katılar basıncı aynı iletme özelliğine sahip değil.
Bak bu kelimeleri böyle bir cümle duyarsan yok. O anda kafanda acaba neyi anlattık? Basıncı mı? Basınç kuvveti mi? Katılar kuvveti iletir.
Çok iyi bildiğiniz bir örnek vermişim mesela. Bakın 3G ağırlıklı bir cismin üzerine G koydum. Sana desem ki zemine kaç geliyor? Sen hemen şey dersin.
Düşünme. 4G. Niye? Çünkü cevap şöyle. Aslında beyninizden geçen işlem şu.
3G burada var. G de burada var değil mi? Şimdi bunu nasıl yazmam lazım benim?
Şöyle yazmam lazım. G bir katı değil mi? Ne yapıyor?
Buna uyguladığı zaman. kuvveti alttaki katı ne yapıyor? Aynen diyor ki ben senin o G'yi iletirim diyor kardeşim. 3G'de kendi ağırlığın var diyor. İşte senin beyninden geçen bu 4G aslında bunların bir bileşkesiydi.
Bu yüzden buraya lütfen dikkat edin. Katılar kuvveti aynen iletir. Hadi bakalım operasyona başlayalım soru çözümüne. Ne demiş bakalım? Düşeği kestiği şekildeki gibi olan özdeş tuğlaların yani bu arkadaş da G, bu da G bu da G, bu da G B'ye yazabilirim.
K ve L konumlarında uyguladıkları basınçlar P, K, P ile basınç kuvvetleri. Bak basınç kuvveti ne? Basınca neden olan şey.
Kim? Ağırlıkları. O zaman birinci durumda basınca neden olan şey.
olan şey ne? 2G. İkinci durumda basınca neden olan şey 2G.
Başka bir kuvvet yok çünkü. O zaman bu arkadaşların basınç kuvvetleri eşittir. Kimse kimseden değil.
Peki basınca geldiğim zaman uyan. Basınçta iki şeye bakıyorsun. Yüzeye gelen kuvvet. Kuvvet aynı değil mi?
O zaman yüzeylere, değbe yüzeylerine bakıyoruz. Hangisinde yüzey büyük? Burada yüzey büyük, burada sivri. Sivriler daha çok canını acıtır.
Daha çok basınç yapar. O zaman burada basınç fazla olması lazım. LK'dan büyük. O zaman doğru oldu.
Yani ikinci ve üçüncü ifadeler. Bakalım doğru cevapta. Denizli'de bulmuş oluyoruz. Geçmiş yıllarda karşımıza gelen bir üniversite sınav sorusu aslında bu.
20 kilogram kütleli bir kutunun boyutları 1 metre, 2 metre ve 5 metre gördüğünüz gibi dikdörtgenler prizması şeklinde. Dikkat et çok güzel bir ifade. Herhangi bir yüzey üzerinde... üzerine konulduğunda masa yaptığı basınç hangi değerleri alabilir cevap basit basınç neydi yüzeye gelen kuvvet hangi kuvveti kullanmam lazım yani böyle bir cisim neden basınç yapıyor bu arkadaşın Neyi var? Ağırlığı var.
Yani aslında sen F'in yerine bu sefer G'yi yazıyorsun. Bak bunu yine de düşünüyorum. Diyebilirsin ki hocam her seferinde G çıkıyor şansımıza. Çıkabilir, çıkmayabilir de işte. G'yi açarsak eğer sana kütleyi verdiyse ağırlığa nasıl geçiyorum?
Kütleyle yer çekimi yemesini çarpmanız lazım. Yani yazıyorum 20 kilogram sana parantez içinde G'yi vermişim 10 diye. Bak bölü S ise o zaman...
benim bulacağım basınç bitti. 200 bölü S. Aslında ana düşünceyi oluşturdum.
Peki ben neyi değiştirebiliyorum şu anda? Herhangi bir yüzeyin üzerine koyarak yani bir ona bir buna. Başlayalım. Tabanı şöyle koyabilirdim. Aynen bu şekilde.
Yani 1'e 2'den yapabilirdim. O zaman basıncın bir değeri şöyle olabilirdi. 200 bölü 1'e 2 olursa taban alanı 2 olur. O zaman birinci bulabileceğim basınç 100 paskallık bir basınç bulabilirim. Var mı?
Var. 2. Değiştirebilirim. 200 bölü. Hangi yüzeyi kullanabilirim? Mesela 1'e 5. 1 ile 5'ten ne bulabilirim?
5 metrekarelik taban alanı. O zaman başka bir basınç değerini 40 paskal bulabilirim. Var mı?
Yok. 200 bölü 5. Yok. Devam ediyorum.
Başka olasılık ne var? P3. Ne kullandık? 1'e 2'yi kullandık.
1'e 5'i kullandık. Ne kaldı? 2'ye 5'lik bir taban alanı. Yani 200. Bölü ne oldu? 2'ye 5 kullanırsam taban alanı 10 oldu.
O zaman basıncımızın cevabı da 20 paskalda olabilirdi. Dolayısıyla 1 ve 3 elde edebilirim arkadaşım. Yine güzel bir yorum sorusu.
Bazen işte bak ağırlıkları küçültmeyle tabanı küçültmenin arasındaki dengeyi çok iyi kurmanız gereken bir soru tipindeyiz. Özdeş ve türdeş yapıya sahip 9 kübü birbirine yapıştıran doruk oluşturdu. O zaman şöyle yapalım.
Her bir küp S, S, S. Her birinin ardına da G desem. Yani başlarken ilk durumda basıncı bulalım. Kaç tane G var? 9 tane G var. Hangi yüzeyin üzerinde duruyor?
3 tane S'nin üzerinde. Yani 3 tane. G bölü S'ye sen P demiş oldun. At çantaya. Bu hazır.
Sana diyor ki yalnız K ve L küplerini çıkartırsak. Hadi bakalım çıkartalım. K yok.
L yok. O zaman birinci önermeyi yazalım bakalım. P'ye. Kaç ağırlığım kaldı? İki tanesini yok edersem 7G var.
Peki masaya değme yüzeyin K olmadığına göre sadece şunda şu var. Yani 2S var. 7 bölü 2 kaç yapar? 3.5.
Değil mi? Ya. Yani bu durum kaçtı? 3'tü. Buna göre ne oldu?
Büyüdü. O zaman P'den daha büyük hesaplar. Biraz silgi yapalım şimdi. Şurayı temizleyelim. İkinci bir ifade.
Ne diyor bakalım? M, N, S'yi çıkart bakalım. M, N, S.
3 tane gitti. İkinci önermeyi yapalım bakalım. 6G kaldı mı? Taban alanı kaç? Bir tanesi gidince sadece bununla bu kaldı.
Yani 2S kaldı. O zaman bu da mı 3G bölüse? S çıktı. O zaman bu da P yapacak.
Yani bunu yaparsa yaptığı basıncı yine P hesaplarız. Bu da cepte. Üçüncü önerme. Gene sildim.
Şuraları. Ne diyor bakalım? S ve N küplerini çıkartırsak.
S'yi ve N'yi çıkarttım. Hadi bakalım. Üçüncü önermedeyiz. P, 1, 2, 3. Hadi bakalım. Ne oldu?
1, 2, 3, 4, 5, 6, 7 tane var. Bölü. Taban alanı hala aynı. 3S. 7 bölü 3. Ne oluyor?
3'ten küçük bir sayı elde ettim artık. O zaman P'den de küçük hesaplayacağım. Yani 1, 2, 3 aradığımız cevap oldu.
Hoş bir soru yine bakalım bir yorum. Boş bir kova, bir konumundaki gibi yatay kum zemin üzerindeyken kova yarı yüksekliğine kadar, şöyle bir renk değiştirelim, su ile dolduruluyormuş. Bak yarı yüksekliğine kadar, şuraya kadar.
Haş. Şuraya kadar dolduruyorum. Ve kovanın ağzını sıkıca kapatıyorsun.
Tamam süperiz. Ters çevirmişiz. Ne oldu bakalım? Kovanın kuma uyguladığı basınç kuvveti değişmez.
Şimdi en önemli nokta şu. şu. Neden basınç yapıyordu? Burada birinci durumda bakıyorum basınç yapan kuvvetler kimler var? Kapağın ağırlığı var değil mi?
Başka? Kova var. Bir de su var bu sistemde değil mi? Bunların hepsiydi. Sen bunu ters çevirdiğinde değişen bir şey var mı?
Yok. O zaman basınç kuvveti değişmedi. Peki kovadaki suyun yüksekliği azalır mı? Bu da aslında sıvı basıncına biraz hazırlık oluyor. Şimdi uyan.
Aynı yüksekliğe kadar mı dolu olacaktı mesela acaba? Şimdi uyanacağım bir şey var. Kova geniş.
Alt taraf darken geniş yeri alırsam o zaman ne olur? Su yüksekliği şuraya kadar düşer. Yani haçtan daha az olurdu. Kovanın kuma uyguladığı basınç arttı mı?
Şimdi bakın en önemli hikaye. Kuvvet aynı kaldı. Basınç neydi bizim için?
F bölü saydı. Bu aynı. Yüzey alanı ne oldu?
Bak yüzey alanı burada küçük. Şimdi daha geniş bir yüzey alanı. Yani buradan buraya geçerken yüzey alanı ne yaptı?
Arkadaşlar. Arkadaşım arttı. Yüzey alanı artarsa basınç ne yaptı?
Azaldı. Artar demiş güle güle dedim ben de sana. Dolayısıyla 1-2 aradığımız cevaptır.
Lütfen böyle sorularda birazcık iyi okuyun. Sakin okuyun. Çok zorlanacağınızı sanmıyorum yani.
Geldik çivilere. Duvara dik konumda bulunan içleri dolu X, Y, Z çivilerine sırasıyla F, 3F, 2F kuvvetiyle vuruluyormuş. Temas eden yüzeyler size dikkat edin burada ne kadarmış.
Bakın. burası S'miş. Burası 2S'miş. Burası da S kadarken.
Çivinin uçları sırasıyla HX, HŞ, HZ'ye kadar ilerliyor. Bakın çivinin ilerlemesinde vesile olan şey belki kuvvet ama çivinin kolay gitmesini sağlayan şey ne? Uç kısmının sivri olması.
Yani buraya yapılan basınç çok önemli. Basınç neydi? Yüzeye gelen kuvvet. Şimdi en güzel kısım. Ne diye uyarmıştım ben sizi?
Sen F ile vurduysan ön tarafa da F ile vuruyorsun. 3 F ile vurduysan 3 F diye iletiliyordu. 2 F ile vurduysan 2 F diye iletiliyordu.
Sebep? Katılar ne yapıyordu? Kuvveti aynı doğrultuda aynı değerde iletir dediğimiz için. Şimdi o zaman birincideki basıncı bulabilirim.
Hangi kuvvet geldi? F hangi yüzeye S? O zaman buradaki basınca P desem. Y'deki basıncı bulalım.
3F geliyor 2S'e. Bak 3F bölü 2S. O zaman ne oldu?
3 bölü 2P oldu. Z'ye geliyorum. Ne oluyor? 2F S'e geliyor. 2F bölü S.
O zaman buradaki basınç da 2P oldu. oldu mu? Sonuç kim en büyük çıktı?
Z. Sonra Y. Sonra X. E. Basınç fazlaysa ilerlemek de kolay olacağına göre aynı senaryoya göre de HZ, HY ve HX demen gerekecekti. ZYX yani denizidir.
Şimdi bir anda bütün söylediklerimize ihanet edeceğiz bu soruyla birlikte. Diyebilirsiniz hocam yaktım bizi şimdi bunda. Şimdi taban alanı S, yüksekliği H olan silindir D öz kütleri maddeden yapılmıştır.
Yatay zemine yaptığım... Basınç hangilerine bağlı değil? Hadi bakalım. Şimdi neden basınç yapıyor?
Cevap basit. Ağırlığından. İyi o zaman bunun yaptığı basınç G bölü S.
Biraz işi açmaya başlayalım isterseniz. Yani madem... Ben bu cismin ağırlığını öz kütle cinsinden ifade edebilirim.
G'nin açılmış hali neydi arkadaşım? Şuydu. Mg bölü S.
M'nin açılmış hali. D'yi biz bilen bir arkadaşız değil mi? M yerine yazarız.
D çarpı V çarpı G bölü S'tir. Devam ediyorum. Hacmini nasıl buluyorsun böyle bir silindirin? Taban alanı çarpı yükseklik değil miydi?
Yani şöyle oldu. D çarpı taban alanı çarpı yükseklik çarpı. G neye bölündü?
S'e. Güle güle S'ler. O halde böyle bir cismin yaptığı basınç H D G ile bulunur. Vay! Demek ki sıvıların basıncı da böyle bulunuyormuş.
H D G ile bulunuyormuş. O zaman neler önemli? H önemli, D önemli. Yer çekimi imesi önemli ama kim yok?
S yok. Biz bir saatten beri basınçta taban alanı, taban alanı, taban alanı dedik. Peki nasıl oldu da burada taban alanı önemsiz hale geldi? Bunu da şöyle bir anlatmaya çalışayım.
Bir basit bir bir kesme şekerle anlatayım size. Bakın bir tane kesme şekerimiz var. G, S. Yaptığı basınç nedir? G bölü S. Değil mi?
Yani P. Peki ben kesme şekerlerden iki tanesini yan yana koysaydım ne olacaktı? E bu G, bu G, bu S, bu S. E iki G, iki S. Sonuç hala P. Yani şekli orantılı olarak büyütebildiğin sürece hiçbir sonuç değişmiyor.
Tamam ağırlık büyüdü mü? Evet. Yüzey de büyüdü. Sorun yok. He.
Ağırlığın büyümesiyle yüzeyin büyümesi aynı olmazsa demek ki arıza var. Bu yüzden de önemli bir not. Eğer HDG her zaman yani artık biz tamam katı basıncı nedir dersen ben sana artık bu sorudan sonra aklına iki şey gelebilir. Bir, G bölü S'den mı çözsem ya da F bölü S'den mi çözsem acaba HDG'den mı çözsem diye düşünmeye başlayabilirsin. Çünkü artık bunu da verdik.
Peki HDG her soruda yer mi? Yemez. Bir cismi al. hacmi bak.
Tanım buradan geliyor. Taban alanı çarpı yükseklik ile hesaplanabiliyor ise HDG verin. Mesela bu adam H.
Bu da D. Sen bunun mesela hacmini nasıl buluyorsun? Taban alanı çarpı yükseklik.
Bak düzgün yükselenler taban alanı çarpı yükseklik. İyi o zaman bu adamı hemen sen HDG diyebilirsin. Bu da H.
Bu da D. O zaman bu da aynı şekilde HDG. Ha bu adam olmaz işte biraz. Nasıl?
Şöyle HDG bölü 3 olacak. Niye? Bunun formülü Formünde ne var? Taban alanı çarpıyor.
Yükseklik bölü 3 var. O 3 nedeniyle sen şunlara yani. Düzgün yükselenlerin HDG olduğunu. Buralarını kırpmışım ben bu cismini almışım. O zaman demek ki bu HDG olamayacak.
Tabanın aynı kalmış. Ağırlığın aynı kalmamış. O zaman demek ki bir arıza var. İşte böyle sorularda mesela HDG olamıyorsun. Ama düzgün yükselenleri direkt HDG ile yapıştırabilirsiniz.
Bak çok güzel bir soru. KLM cisimleri aynı madde. maddeden yapılmışlardır. Yaptıkları basınçlar arasındaki ilişki nasıl olur?
Şimdi benim aklıma gelen tabii ki namuslu formül G bölü S. Ya da artık öğrendik. H, D, G ile de ben yapabiliyorum. Değil mi? Şimdi biraz arayacaksın.
Taban alanlarını biliyor musun? Bak bunu ben bilmiyorum. Sen biliyorsan bilmiyorum. G'yi de bilmiyorum. O zaman bu formülden ben bunu üretemem.
Peki, G aynı, yerçekimi. Öz kütleleri de aynı. Acaba yüksekliklerden de çözebilir miyim?
Çözebilirim ama bir şartla. O da cismin tabanı bak. Tabanla ne diyeyim üstteki ağırlık arasındaki ilişki. Ve bunu belirleyen kahraman kim? Tabanınız bakın.
Bak şu tabanın kıymetini bil. Aynı şekilde buraya da çiziyorum. Tabanın kıymetini bileceğiz. Kimlerde? Eğer bak buraya hemen yukarı bir çizgi çekiyorum.
Uyumlu bir şekil mi? Evet o zaman bu adam HDG'dir. Ama buradan yukarı çektiğimde bakın ne oldu? Yanlarda madde eksik.
Bu olsaydı HDG'dir. Sen yanlardan birazcık kırptığın için o zaman sen buna şöyle diyeceksin. HDG'den az var burada. Kenarlarını kırpmışsın.
Peki buraya geliyorum. Böyle olsaydı yani şu mor cephe olsaydı HDG'dir. Fazla ağırlık var.
Topuklu ayakkabı giymeye benziyor bak bu iş. Neden topuklu ayakkabı? yakabıyla zor yürünür. Kız arkadaşlar daha iyi bilir.
Sebep bu. O zaman buna ne diyorsun? HDG'den çok basınç yapıyor işte. Topuklu yakabıyla yürüdün mü yere daha çok batarsın. O zaman hangisi en fazla oldu?
Bak HDG'den az. Çok HDG. O zaman M basıncı K'dan büyüktür.
O da L'den büyüktür. M-K-L. Yani denizde. Şimdi bunu kullanarak ve normal bilgilerimizi kullanarak gerçekten çok iyi bir soruyla beraberiz. Asrın öğretmeninin verdiği ödevde aynı maddeden yapılmış, kaçırma bunları, homojen yapıya sahip tahta bloklar kullanmış.
Hangi blokların yere yaptığı basınçlar eşit olabilir. Şimdi ne güzel. Şu yüksekliğe H diyelim isterseniz. Başka eldeki veriler.
Şunu biliyorum. Bu adam da D'den yapılmış. Bu da D'den yapılmış.
Bu da D, bu da D. Tamam. Bu düz mü yükselmiş?
Evet. O zaman sen buna ne dersin? H, D, G. Bu, bu da yükselmiş ama bunun dikkat ederseniz H'ı fazla. O zaman buna ne dersin? H, D, G'den çok.
İstersen 2 HDG yaz. Çok önemli. Fakat buraya geldiğiniz zaman işler karıştı.
Neydi kahraman? Taban. Tabanların kıymetini bileceğiz.
Şimdi buna göre hemen çizersen. Tabandan yukarı çizgi çekiyorum. Bak buraları çalmışlar.
Bu olsaydı HDG'ydi. O zaman sen buraya ne diyeceksin? HDG'den az.
Peki buraya geliyorum. Tabandan yukarı bir çizgi çekiyorum. Fazla madde var yanlarda.
Bunlar da bunun üzerine topuklu ayakkabı giymiş. O zaman bu adam da HDG'den çok oldu. Ne güzel ya. Kimler eşit diyor?
Var mı eşitlik? Çok. Çok olabilir bu arkadaşlar. Yani M ile N eşit olabilir. Önemli bir soru.
Şimdi burada diyebilirsiniz. Hocam burada eğik düzlemi biz çok iyi bilmiyoruz. TYT adına mesela eşit ağırlık içinde sevdenler, hani 11'den sonra beni sevdenler çok sıkıntı yaşamamıştır. Ama burada o kadar sinüs kosünüslere girmeden mantık yürüteceğiz. Yatay düzlemde bulunan bir cismin düzleme yaptığı basınç P, uyguladığı kuvvet F'miş.
Diyor ki düzlem O noktasından dönecek şekilde bir konumundan iki konumuna getirilirken basınç ve kuvvetler ne olur? Bak burada... sakın işte belki başımıza en büyük bela açan sorulardan biri.
Basınç kuvveti değişmez. Bakalım öyle miymiş? Şimdi neden basınç kuvveti var? Ya da neden basınç var? Ağırlığından dolayı.
Değil mi? O zaman şöyle yapalım. Bu cismin bir ağırlığı vardır G. Değil mi? Fakat eğik düzleme geldiğiniz zaman bakın şimdi başımızın tatlı bir belası.
Matematik olarak da açıklayalım. Bir de mantıken de açıklayalım. Şimdi sen buraya bir cismi koyduysan bunun malum bir ağırlığı var.
Değil mi? Ne kadar? İşte G gibi bir ağırlığı. var. G nereye geliyor?
Böyle geliyor. Fakat ilk bir düzleme koyduğun zaman bunun artık iki tane görevi vardır. Bir kısmı buraya doğru bir kısmı da buraya doğru. Bu neye benziyor?
Kaydırak trenzimi. Sen buraya bir çocuğu oturt böyle. Şöyle oturtalım.
Ne yapıyor? Aslında ağırlığı buraya doğrudur. Bu çocuğun kaydıraktan kaymasını sağlayan ne var?
Buraya doğru ağırlığının bir kısmı vardır. Bir de buraya basınç uygulayan bir kısmı da vardır aslında. Yani sen o ağırlığı paylaştır. Sırmaya başladım.
Matematiksel olarak düşünmeyelim önce. He ne oldu? Senin bu G diyelim 50 idi. Belki 30'u buraya gidiyor. Artık 40'ı buraya.
30-40-50 özel üçgenden çıkartırsın. Yani artık yere 50 uygulamıyorsun. Artık yere 40 uyguluyorsun. He matematiksel olarak da neydi? Bunu basma kenarı bilen arkadaşlarım G sinüs alfa gelirken buraya ne geliyordu?
G kosünüs alfa. Çok TET'de buna ihtiyacımız yok. Ama mantıken şunu öneceğim.
Burada G'ye gelirken bu Burada G'den daha az bir kuvvet geliyor. O halde buraya gelen kuvvet azaldı. Bak basınç kuvveti değişmeze atlamayacaksın. Azaldı. Peki basınç neydi?
Kuvvet ve yüzey. Yüzey değişmezken kuvvet azaldığına göre böyle bir arkadaşın uyguladığı basınç ne yapacak? Azalacak. Zaten bir de mantık yürütelim.
Neyse Mehmet beni kovalarsa da artık yapacak bir şey yok. Mesela ben bunu buraya koydum da ne yaptı? Ağırlığını verdi. Ben bunu böyle başlarsam bak ne yapıyor?
Hop gitti aşağı. Artık ağırlığını verememeye başladı değil mi? Yani sen bu açıyı ne kadar çok arttırırsan o kadar zemine az baskı yapmaya başlayacak.
O zaman da ne yapıyorsun? Basıncı da azaltmış oluyorsun. Yani 1-3 doğrudur.
Yine güzel bir yorum sorusu. Makaraya bağlı bozu dengelen ipte bir gerilme varmış. Bakın T. Hatta bakın fizikte çok güzel bir şey var.
Bu ip T'si. Hala bu aynı ip mi? Evet. O zaman burası da T'dir.
Yani bu T'yi kim geriyor aslında? buradaki buzun ağırlığı giriyor. Yani bana T nedir derlerse koliyi yerden kaldıramıyorsun ama kim çekiyor ipi? Buz.
O zaman buzun ağırlığıdır. Lazım olursa dursun. Zaten lazım olacak. Peki kolin yere yaptığı basıncı nasıl bulacağız? Kolinin bir ağırlığı var değil mi?
G koli diye buraya basmak istiyor. İp de bunu yukarıya çıkartmak istiyorsa o zaman kolinin yaptığı basıncı nasıl bulacağız? Cevap basit.
Yere gelen kuvvet ne var? Koli. Kim çıkartmak istiyor?
T. O zaman sen bana şöyle diyeceksin. Kolinin ağırlığı eksi T bölü yüzey alanlıyorsun. Şimdi sana diyor ki yalnız buzun bir kısmının erimesiyle ulaşılan son durumda.
Buzun bir kısmını eriteceğim. Yani ne oldu? G buzu azalttım Buzun ağırlığı azaldı İyi hoş geldin T azaldı Bu arada Buradaki T sayısı azalırsa 10-5 iken 10-4 olunca buradaki sayı ne yaptı? Büyüdü bu sabit malum O zaman kolinin yaptığı basınç ne yaptı?
Arttı azalır artar Hoş geldin Adana Çok özel bir şey. Bazı kristal yapı barındıran seramikler, bak seramikler, mekanik basınç ya da titreşim uygulanması sonucu elektrik enerjisi üretme yeteneğine sahiptir. Böyle bir... ve seramiğe uygulandığında seramin yapısındaki pozitif yükler bir tarafa örneğin çekişle vurduğun zaman ne oluyor burada? Şöyle bir şey oluyor.
Pozitif yükler buraya geldiyse negatif yükler buraya geliyor. Dolayısıyla bu maddenin bu tarafı aynen neye benziyor? artı ve eksi bir kutuplanma yaratmış oluyoruz mu burada aslında biz?
Şöyle bir şey oldu değil mi burada? Şuraya da bir tane lamba bağlayabilirim artık yani. Laf olsun diye. Aynen bunu oluşturduk.
Pozitif yükler bir tarafa, negatif yükler bir tarafa toplanır ve seramin iki ucu arasında ne elde ettim? V ile gösterilen bir potansiyel fark, volt farkı elde ederiz. İşte elde edilen bu şekilde elektrik enerjisi üretme biçiminin bir ismi vardır.
Tabii ki de kimdir bu? Ne? Meşhur basınç yardımıyla elektrik.
Yunancadan gelmiş bir kelime. Piezo elektrik. Biraz İtalyan gibi dursa da yine de piezo elektrik Yunancadan dilimize geçmiş.
Komşu. Hadi bakalım. Piezo elektrik bazı kristallere basınç uygulandığında kristalin iki ucu arasındaki potansiyel farkın oluşma durumu.
Az önce verdik tanımı. Hangi örnekler piezo elektriğin kullanım olaylarıdır? Bakın. İşte gündük hayatta da aslında çok kullanıyoruz. Hassas ölçüm yapan elektronik teraziler.
Ne oluyor? Hiçbir şey yoktur. Ben üzerine bir çıkıyorum. Basınç farkı nedeniyle bir anda elektrik devresi çıkıyor ortaya.
Bir anda buradaki sayılar yanmaya başlıyor. Normalde yanmıyordu. Bir anda yandı ve senin yaptığın basınçla orantılı olarak ne elde ediyorsun?
Volt elde ediyorsun. O volt çoksa sendeki mal varlığı da çoktur. Dolayısıyla o gösterge de çoktur.
O zaman yes. Çocukların giydiği ışıklı spor ayakkabı. Ne oluyor?
Yere bastığı zaman ışık yanıyor değil mi? Kaldırdın. Aradığın ötekisi söndü bu yandı değil mi?
Mesela ne güzel. O zaman hoş geldin. Basınç yardımıyla elektrik.
Mutfaklarda kullanılan ocak çakmağı. Ne oluyor? Basıyorsun çıt. Aynı normal manyotalı çakmak delikleri.
Basınç yardımıyla ne elde ediyorsun? Elektrik elde ediyorsun. İki uç arasında ve bunların üçünden de. Siz ne yapıyorsunuz?
Basınçtan faydalanarak elektrik elde ediyorsunuz. Hatta bilenler vardır. İlk hatta Türkiye'deki bir öğrenci yapmıştı bunu. Spor ayakkabısının altına bağlamış olduğu piezo elektrik.
Elektrik malzemeyle hatta biz de okulda sağ olsun birkaç öğrenci arkadaşımla yapmıştık bu Teknofest sunumlarında. Spor ayakkabıdan elde ettiği elektrik enerjisini bataryaya koyuyor. Bataryadan da ne yapıyor? Telefonunu şarj ediyordu.
Biz de bu deneyi yaptık. Çok da hoş oluyordu. İngiltere'de bildiğim kadarıyla böyle bir cadde var.
İnsanlar yürüyor. Bastıkça elektrik enerjisi depo ediliyor. O depo edilen enerji sayesinde de çevredeki lambalar yakalıyor. Yani bakın günlük hayatta böyle şeyler de mümkün. Tabii biraz pahalı bir sektör de olabilir ama çöpe attığımıza göre katıların basıncı da bitmiş oldu.
Şimdi basıncın ilk partisini bitirmiş olduk. Daha yolumuz var tabii sıvıların basıncı var ama her şeyin başı ilk konu. Yani burada öğrendiklerimizi ikinci konuda kullanmaya başlayacağız arkadaşım. Hadi bakalım biraz dinlen ikinci videoda görüşeceğiz.