Transcript for:
Değerlendirme Türleri ve Amaçları

Evet arkadaşlar merhabalar. Bugün bu videomuzda birinci ana konu olan temel kavramlar konusunun son birkaç başlığına değineceğiz. Bu video sonrasında birinci ana konumuza ilişkin tüm alt başlık videoları tamamlanmış olacak arkadaşlar. Bugün yine kaldığımız yerden yani değerlendirme türlerinden devam edeceğiz. Daha önceki videolarımızda... değerlendirme işlemine ölçüt kavramına değinmiştik. Burada değerlendirmenin farklı türlerine ve bu türlerin özelliklerine değineceğiz arkadaşlar. Değerlendirme türleri ikiye baktık. İlki ölçüte dayalı değerlendirme, ikincisi ise amacına göre değerlendirme türleridir. Ölçüte dayalı değerlendirme. türleri mutlak değerlendirme ve bağlı değerlendirmedir. Amacına göre değerlendirme türleri ise tanıma yerleştirmeye dönük, biçimlendirme yetiştirmeye dönük, düzey belirlemeye dönük değerlendirmedir. Amacına göre değerlendirmeleri farklı kaynaklarda farklı isimlerde görebilirsiniz. Farklı isimlere konular onlara geldiğinde muhakkak değineceğiz yine. İlk olarak ölçüde dayalı geçerlik türleri olan mutlak ve bağlı değerlendirmeye ilişkin bilgi verelim. Biliyorsunuz ki mutlak ölçüt ve bağlı ölçüt kavramlarını görmüştük. Mutlak ölçüt içinde bulunulan gruptan bağımsız ölçütler, bağlı ölçütler ise içinde bulunan gruba bağlı olarak belirlenen ölçütler idi. Ölçüte dayalı değerlendirme türleri de kullanılan ölçüt türüne göre isimlendirilmektedir arkadaşlar. kullanılan bir değerlendirme yapıyor iseniz mutlak değerlendirme yapıyorsunuz. Eğer bağlı ölçüt kullanarak bir değerlendirme yapıyorsanız bağlı değerlendirme işlemi yapıyorsunuz demektir arkadaşlar. Şimdi mutlak değerlendirmenin belirli özelliklerine bakalım. Az önce de söylediğimiz gibi mutlak değerlendirme kapsamında mutlak ölçüt kullanılır. Ve hatırlarsanız hedef kazanımlar mutlak ölçütlerin en önemli örnekleriydi. Dolayısıyla Hedef kazanımlara yönelik değerlendirmelerde mutlak değerlendirme işlemi gerçekleştirilmesi önem arz etmektedir. Yani bir ders kapsamında yapılan bir öğretim sürecinde öğrencilere ilişkin kararlar verilirken mutlak değerlendirme kullanılması muhakkak zorunludur arkadaşlar. Mutlak değerlendirme sürecinde bireyler arası bir rekabet durumu söz konusu değildir. Örneğin kendi almış olduğunuz dersleri düşündüğünüzde 55 dersi... geçme notudur. Sizler bireysel olarak 55'in üzerinde bir not aldığınız zaman diğer arkadaşlarınız sizleri ilgilendirmez arkadaşlar. Yani siz dersi geçerseniz bir başkasının dersi geçip kalması sizin için bir önem arz etmez. Veya bir başkasının kaç puan aldığı sizin için bir önem arz etmeyecektir. Çünkü mutlak değerlendirmede rekabet durumu, bir yarış durumu, bir başkasını geçme durumu söz konusu değildir. Kişisel olarak bir başkasını geçmek istiyor olabilirsiniz. Mutlak değerlendirme yapılsa bile. Ama bu sizin kişisel bir durumunuzdur. Yapılan işlemi etkilemez arkadaşlar. Mutlak değerlendirmenin bir diğer özelliği kaliteyi garanti altına alıyor olmasıdır. Örneğin Bayıbü'de 55 geçme notu ne anlam ifade ediyor arkadaşlar? Şunu. Öğrenciler almış oldukları dersteki hedef kazanımların en az %55'ine sahiptir anlamı ifade etmektedir. Yani bu ne demektir? Öğrenciler %55 oranında dersi öğrenmiş demektir. İşte bakın gördüğünüz gibi mutlak değerlendirme belirli bir seviyedeki kaliteyi garanti eder. Siz mutlak ölçütünüzü nasıl belirlerseniz kalite seviyesi de ona göre belirlenmiş olacaktır arkadaşlar. Mutlak değerlendirme... kritik önem arz eden, hayati önem taşıyan sınavlarda da muhakkak tercih edilir. Bunların en önemli örneği ehliyet sınavlarıdır. Ehliyet sınavlarında mutlak değerlendirme işlemi yapılır ve konulan mutlak ölçütün üzerinde puan alan adaylar ehliyet almaya hak kazanır. Hayati önem taşıyan sınavlar dediğimiz buydu. Ve tekrar hatırlatıyorum bir ders kapsamında yapılacak değerlendirmelerin mutlak değerlendirme yoluyla gerçekleştirilmesi ehliyet Hedef kazanımların doğru bir şekilde kazandırılabilmesi için önem arz eder. Dolayısıyla eğitim sisteminde çan eğrisi kullanımı aslında çok da uygun bir durum değildir. Çünkü çan eğrisi bağıl bir değerlendirme. Şimdi gelelim bağlı değerlendirmenin özelliklerine. Bunu en başında da söylediğimiz gibi bağlı değerlendirmede bağlı ölçüt kullanılır ve bağlı değerlendirmede bireyler arası bir rekabet durumu söz konusudur. Yani bireyler sınava giren diğer adaylarla yarış halindedir. Hocam yarışa bir örnek verebilir misiniz? Bunun en çarpıcı örneği öğretmenlik için girmiş olduğunuz... Kıvımı personeli seçme sınavıdır arkadaşlar. Bu nasıl bir sınavdır? Sizler sınava girersiniz ve branşınızdan belirlenen kontenjan içerisinde yer almak için sizle birlikte aynı branştan sınava giren diğer adayları geçmeye çalışırsınız. Örnek veriyorum. Rehberlik ve psikolojik danışmanlıktan 2021 yılında sınava gireceğinizi düşünelim. 2021 yılı için Milliyetim Bakanlığı diyelim ki bu branşta... 1500 tane öğretmen alacağını duyurmuş olsun. Bu ne demektir? Sınava giren rehberlik ve psikolojik danışmanlık mezunu öğrenciler içerisinden sizin ilk 1500'e girmeniz gerekmektedir. Yani ne yapacaksınız o zaman? Sınava sizlerle beraber giren rehberlik ve psikolojik danışmanlık mezunu öğrencileri geçmek durumundasınız. İlk 1500'e girmek için rekabet etmeniz gerekmektedir. Bunun dışında çan eğrisi örneğinde olduğu gibi bağıl değerlendirme yapıldığı takdirde şayet bir rekabet ortamı söz konusu olmaz ise kalitenin düşme riski vardır. Mesela çan eğrisi ile geçme kalma yapılan dersleri alan arkadaşlarınıza sorarsanız işte 30 ile CC aldım der mesela. Aa ne demek? 30, CC. Abi dam üstünde saksan gel bize bazı bazı. 30 ile ders mi geçilir ya? Bir de CC ile. İşte neden kaynaklanıyor bu durum? Çünkü çan eğrisi bir bağıl değerlendirme yöntemi olduğu için gruba bağlı olarak ölçüt belirlenmesinden dolayı kalite burada düşme riski gösterecektir arkadaşlar. Dolayısıyla rekabet ortamı olmayacak yani kişilerin bir başkasını geçmek kaygısı gütmeyeceği durumlarda ve hedef kazanımlara ilişkin değerlendirmelerde bu sebeple kalite düşme riski olduğu için bağıl değerlendirme yapılması... uygun değildir arkadaşlar. Bağıl değerlendirme, seçme yerleştirme, işe alım gibi sınavlarda tercih edilir. Ya da mesela lisansüstü eğitime başlamak isterseniz yine bir bağıl değerlendirme işlemiyle başvurduğunuz bölüme giriş veya çıkış yapabilmeniz, kayıt ya da kayıt yaptırabilme durumunuz belirlenecektir arkadaşlar. Şimdi hocam seçme ve yerleştirme işe alım sınavlarında neden bağıl değerlendirme uygun? Çünkü bu tür sınavlarda İster istemez bireyler kendileriyle birlikte sınava giren adaylarla rekabet edeceklerdir. Kalite bu sınavlarda düşme riski taşımayacaktır. Neden? Çünkü rekabet ortamı var. Çıta sürekli yükselmeye çalışacaktır. Bireyler sürekli diğerlerini geçmek istediği için ne yapacaktır? Kalite haliyle artacaktır arkadaşlar. Dediğimiz gibi bağlı değerlendirmede, bağlı ölçüt konusunda da değinmiştik bu duruma. Normlar kullanılır. Yani? ölçme değerlendirme faaliyetine katılan gruba ait normlar dediğimiz normlar kullanılır. Hatırlayın KPSS için ne demiştik? Ülke normları kullanılır demiştik arkadaşlar. Mutlak ve bağlı değerlendirmeye örnek vermek gerekirse mesela 65 aldığı için sınıfı geçti demek bir mutlak değerlendirme örneğidir. Neden mutlak değerlendirme örneği? Bakın burada size ölçüt ifade içerisinde gizli bir biçimde verilmiş. 65 aldığı için geçti. Bu ne demektir? Bu ders için ya da bu okul için geçme puanı 65. Ve öğrenci de bu puana denk veya daha yukarıda bir puan aldığı için dersi geçmiş arkadaşlar. Bir başka örneğe bakalım. Not ortalaması 3.5 olduğu için yüksek lisansa alındı. Neymiş yani? Yüksek lisansa alınma için kabul sınırı 3.5 Gano yapmakmış. Ve öğrencinin Gano'su 3.5 olduğu için... ne yapmış? Yüksek lisansa alınmış. Yine diğer örneklerimizde de aynı şekilde örnekler mevcuttur. Mutlak değerlendirmede sizlere ölçüt cümle içerisinde gizli bir biçimde sunulur arkadaşlar. Peki bağlı değerlendirme örneklerine bakalım. İlk 3'e girenler başarılı oldu. Hatırlayın bağlı ölçüt konusunda değinmiştik. İlk 3'ün taban sınırı yoktu arkadaşlar. Bir grupta 1.60'lık adam... takıma seçilebiliyorken bir grupta 1.89'luk adam takıma seçilemiyordu. Çünkü bağlı ölçüt gruba göre belirlendiği içindi. İlk 3'e girenler başarılı oldu ifadesi yine bağlı bir değerlendirme örneğidir. Mesela sonuncu olduğu için elendi. Mesela şöyle bir ölçüt koyalım. Katılmış olduğu yarışmada Son sırada yer alan aday elenecektir diye bir ölçüt kondu. Şimdi bu yarışmaya katılan adaylar içerisinde sonuncu olup olmamanız gruba bağlıdır. Çok kaliteli bir yarışmacı grubu içerisinde yarışmaya dahil olup sonuncu olur elenirsiniz. Ya da nispeten kalitesi daha düşük adaylarla bir yarışmaya dahil olup aynı yarışmaya ne yaparsınız? Sonuncu olmaktan yırtar ve yarışmaya... devam edersiniz. Dolayısıyla bu ifadede yine bir bağı değerlendirme örneğidir. Birinci olduğu için yarışmayı kazandı ifadesi de bir önceki örnekle benzer niteliktedir arkadaşlar. Veyahut da ikinci öğretim vardı eskiden. İkinci öğretimlerde yüzde onluk dilime giren adaylar birinci öğretimin harç parasını öderdi. O zaman öğretim paralıydı. Dördüncü örneğimiz de bunu kastediyor. Yüzde onluk dilime giren öğrenci birinci öğretim parası ödedi. Ne yapmış öğrenci? İçinde bulunduğu gruptaki ilk %10'luk dilime girdiği için birinci öğretim parası ödemeye hak kazanmış ve onu ödemiş. Yine bağlı bir değerlendirme var. Nasıl hocam bağlı ben olayı yakalayamadım? Hemen açalım. Örneği biraz daha ayrıntılandıralım. Örnek veriyorum. İki tane grup düşünelim. Birincisi PDR1'ler, ikincisi PDR2'ler. Yani dediğimiz şey birebir aynı. Sınıf seviyede aynı sınıf seviyesinde olan birinci grup ve ikinci grup. Tıpkı bizim dersimizdeki ölçme değerlendirme dördüncü grup, ölçme değerlendirme beşinci grup gibi düşünün arkadaşlar. Şimdi ben dördüncü grup öğrencisiyim ve ilk yüzde onluk dilime girersem bir hak kazanacağım. Diyelim ki ölçüt bu şekilde. Sınıfımızda 45 kişi var ve ilk dörde girmem demek benim yüzde onluk dilime girmem demek. Ben sınavlardan 90-90 aldım. Vizeden de finalden de not ortalamam 90. Hoca sıralamanı yaptı ben 5. oldum. Yani ilk %10'luk dilime giremedim. Dolayısıyla değerlendirme sonucunda hak kazanamadım. 5. gruba geçelim. Bir arkadaşımız 5. grupta, ölçümü değerlendirme 5. grupta sınavlardan vizeden 60, finalden 66. Bu arkadaşımızın not ortalaması 60. Hoca sıralama yaptı. Bu arkadaşımız 60 puanla 3. oldu. Yani grubundaki ilk %10'luk dilime girdiği için değerlendirme sonucunda ödülü almaya hak kazandı. Gördüğünüz gibi aynı dersi alan 2 farklı grupta öğrencilerden biri 90 ile ilk %10'a giremezken diğeri 60 puanla ne yapıyor? İlk %10'luk dilime girebiliyor. İşte bağıl değerlendirmedeki gruba bağlılık olayı tam olarak... Bu arkadaşlar. Bağıl değerlendirmenin en çarpıcı örneklerinden biri de sınıf ortalamasının üzerinde not aldığı için geçti. Durumu da yine bağıl değerlendirme örneğidir. Bir sınıfın not ortalamasını esas alarak değerlendirme yaparsanız bağlı ölçüt kullanmışsınız demektir. Ve bu ölçüde göre bir değerlendirme yaparsanız bağıl değerlendirme yapmışsınız demektir arkadaşlar. İkinci başlığımızda ise amacına göre değerlendirme türlerine değineceğiz. Dersimizin en başındaki tanıtım videosunda eğitim sisteminin açık bir sistem olduğunu, girdi, işlem çıktı övgelerinden oluştuğunu söylemiştik. Girdi demek sürecin, dersin konunun başı demektir. En başındasınız da. Yani öğretim sürecinin en başındasınız. Herhangi bir öğretim gerçekleştirmedik henüz. Mesela X konusunda daha henüz başlamadık derse. En baştayız. Girdi aşamasındayız demektir. İşlem öğretimin yapılmaya başlandığı ve bir süre devam edildiği yani sürecin içerisi demek arkadaşlar. Çıktı ise sürecin sonu demektir. Mesela dersin sonu, efendime söyleyeyim konunun sonu gibi düşünebilirsiniz arkadaşlar. Amacına göre değerlendirme türleri de tamamen bu skalaya yani girdiği işlem çıktı. sürecine oturar vaziyette isimlendirilmiştir arkadaşlar. Girdi kısmında, girdi kısmında yani bir öğretimin başında yapılan değerlendirme işlemlerine tanıma yerleştirmeye yönelik değerlendirme, diğer adıyla diagnostik değerlendirme. Dikkat edin sürecin başında yapılıyor. Adamı ne yapıyorsunuz? Bir sürecin başında bir öğrenciyi ne yapabilirsiniz arkadaşlar? Tanıyabilirsiniz. İşte amaç burada öğrenciyi tanımak ve yerleştirmektir bir yere veya öğrenciyi tanımak buna göre bir plan yapmaktır. İkinci kısımda sürecin içerisinde işlem kısmında yani artık öğretim başlamış devam ediyoruz. Ne yapabiliriz arkadaşlar? Ben size ders tanıtım videosunda da belirtmiştim. Ek öğretimler yapacağız. Sizin eksik olduğunuz kısımla ilgili değerlendirmeler yapacağız. Sizin eksik olduğunuz kısımları belirlemek için quizler gerçekleştireceğiz demiştim. İşte bir dersin konunun içerisinde öğrencilerin öğrenme eksikliklerini... Gidermek amacıyla yapılan ve öğrenciye bir not verilme kaygısı durumu olmayan değerlendirme türüne ise biz biçimlendirme yetiştirmeyi yönelik diğer adıyla formatif değerlendirme diyoruz. Dikkat edin biçimlendireceğim öğrenci uygun bir biçimde yetişsin diye ona müdahalelerde bulunacağım. Formatif değerlendirmelerin en önemli özelliği herhangi bir şekilde... Not verilmez arkadaşlar. Ben ders tanıtım videosunda ne demiştim? Quizler sizin notunuza katkı sağlamayacak demiştim. Çünkü quizlerin ana amacı sizlerdeki konuya dair öğrenme eksikliklerini belirlemek ve bunları gidermektir arkadaşlar. Quizlerin en önemli özelliği dediğimiz gibi not verme durumunun söz konusu olmamasıdır. Peki sürecin sonunda ve dikkat edin sürecin içerisinde yapılabilen ve sizler hakkında karar verilecek sizlere bir notla etiket yapıştırılacak değerlendirme türü ise düzey belirlemeye, değer biçmeye dönük değerlendirme ya da diğer adıyla summatif değerlendirmedir arkadaşlar. Summatif değerlendirmelerdeki ana amaç sizlere... Değer biçmek. Sizlere bir ders kapsamında öğretim üyeleri nasıl değer biçiyor arkadaşlar? A, A, B, B gibi notlar vererek değer biçiyorlar. Sizlerin düzeylerini bu harf notlarıyla belirleyebiliyorlar. İşte amacına göre değerlendirme türlerindeki ana amaç öğrenciye not vermek. Öğrencinin sürecin başından sonuna ne pozisyona geldiğini görmek. Öğrencinin ders kapsamında kazandırılacak hedef kazanımları ne düzeyde kazanıp kazanmadığını kontrol etmektir. Lütfen düzey belirlemeye yönelik değerlendirmenin sürek içerisinde de yapılabileceğini yani işlem basamağında da yapılabileceğini unutmayın. Bunun en önemli örneği arkadaşlar vize ve finallerdir. Vizeler biliyorsunuz ki ders devam ederken dönemin ortasına denk gelen tarihlerde yapılırken Finaller ders döneminin sonunda ders bittikten sonra yapılır. Her ikisi de vizelerde finallerde düzey belirlemeye dönük değerlendirme örnekleridir arkadaşlar. Şimdi amacına göre değerlendirmelere örnek verirsek seviye tespit sınavları, muafiyet sınavları, ünite hazırlık soruları, ilgi, kişilik, tutum ölçekleri tamamen öğrenciyi tanıyıp yapılacak olan öğretim dikkat edin. Yapılacak olan öğretimin yani devam sürecinde gelecek olan öğretimin planlanması için yapılan değerlendirmeler oldukları için tanıma yerleştirmeye yönelik değerlendirmeler. Efendim quizler, ünite sonu testleri, tarama testleri biçimlendirme yetiştirmeye yönelik değerlendirmelerdir. Bunlardaki ana amaç öğrencinin öğrenme eksikliklerini, kavram yanılgılarını gidermektir. Not verme amacı yoktur arkadaşlar. Bize final sınavları Herhangi bir kuru bitirme sınavları, sertifika sınavları ise arkadaşlar düzey belirleme yönelik değerlendirmenin örnekleri olarak verilebilir. Peki ehliyet sınavı ve KPSS sınavı amacına göre değerlendirmelerden hangisine girer arkadaşlar bir konuşalım. Şimdi ehliyet sınavıyla başlayalım. Bir kere ne zaman yapılır konuşalım. Şimdi siz bir kursa gidiyorsunuz. Bir kurs alıyorsunuz işte ilk yardım dersinden, motor dersinden, trafik dersinden ardından belirli bir sürüş eğitimi alıyorsunuz ve bu sürenin sonunda sizleri bir sınava sokuyorlar. Bu sınavı başarırsanız ehliyet alabiliyorsunuz ama bu sınavı başaramazsanız ehliyet almaya hak kazanamıyorsunuz ve tekrar aynı sınava girmeniz gerekiyor. Yani ehliyet sınavı bir kursun sonunda yapılıyor. ve size bir sertifika alabilme şansı tanıyor. Dikkat edelim. Ehliyet bir sertifika olarak düşünülebilir. Tekrar söylüyorum ehliyet sınavını. Ehliyet sınavı bir kursun sonunda yapılıyor ve sizlerin bir sertifika almasına şans tanıyor arkadaşlar. Bu bilgi burada dursun. Sürecin sonunda bir sertifika sınavı. KPSS sınavı. Şimdi KPSS denilince hemen aklınıza üniversitenin sonunda yapılıyor. Huu cevabı buldum gibi ampuller yanıyor olabilir. KPSS sınavı evet tarih olarak sanki üniversitenin sonunda yapılıyor gibi gözükse de sizin diploma almanıza etki ediyor mu? Etmiyor. Demek ki KPSS sınavı sizin üniversite hayatınızdan bağımsız bir sınav. Yani siz üniversite diploması almak için KPSS'ye girmek zorunda değilsiniz. Dolayısıyla... KPSS ve üniversite birbirinden bağımsızlar. Peki o zaman hocam KPSS ne zaman yapılıyor? KPSS sizlerin bir kamu kurumunda öğretmen olarak çalışabilmeniz için sürecin başında yapılıyor. Yani devlet sizleri kendi kurumlarında çalıştırıp çalıştıramayacağına dair tanımaya çalışıyor. Ve sizleri tanıdıktan sonra bu sınav aracılığıyla... Eğer yeterli puanı sağladıysanız sizleri uygun kurumlara yerleştiriyor arkadaşlar. Yani KPSS sınavı bir süreçin başında yapılıyor. İşte bu bilgileri düşünürsek ehliyet sınavı bir düzey belirleme, KPSS sınavı ise bir tanıma yerleştirmeye yönelik değerlendirmeye örnektir arkadaşlar. Unutmayın. KPSS sizin üniversite hayatınızdan, üniversitedeki notlarınızdan, üniversite diplomanızdan bağımsızdır. Hiçbir biçimde sizin üniversitedeki başarınıza etki göstermez. Dolayısıyla sürecin sonunda yapılıyor gibi gözükse de aslında bir kamu kurumunda çalışma sürecinin başında yapılır arkadaşlar KPSS. Amacına göre değerlendirmelerde... bu şekildeydi. Temel kavramlar konusunun son kısmında ölçme ve değerlendirme kavramlarına ilişkin bir karşılaştırma yapacağız arkadaşlar. Hem genel olarak konumuzu özetlemiş olacağız soruyla ilgili. Hangisi bir betimleme hangisi bir yargılama işidir diye ilk sorumuzu yönlendirelim. Ölçme neydi arkadaşlar? Bir özelliğin gözlemlenerek sayı sembol veya sıfatlarla ifade edilmesi bir Değerlendirme neydi? Ölçme sonuçlarının bir ölçüt veya ölçütler takımı ile karşılaştırılarak karara varma işiydi. Bu bilgiler dışında ölçme bir betimleme, değerlendirme bir yargılama işidir. Hangisi objektif, hangisi subjektif? Şimdi önünüzde bir masa var arkadaşlar. Diyelim ki masa bildiğiniz dört ayaklı bir obje yani. Bu masanın boyunu ölçelim diye size... bilgi verdi. 10 tane de adam getirdim. Hepsinin de uyrukları farklı. Birisi İspanyol, birisi İngiliz, birisi Türk, birisi Madagaskarlı. 10 tane adam bu masanın boyunu ölçtüklerinde sonuç hep aynı çıkacaktır. Doğru mu? Yani özellikle kasti olarak bir hata yapmadıkları müddetçe aynı metreyle masanın boyunu ölçtüklerinde masanın boyu aynı çıkacaktır. Yani kendilerince işin içine bir şey katma şansları olmayacak. Masanın boyunun ölçülmesi. Yani bir ölçme işlemi. Ölçme işlemine kişisel bir yargı veyahut da bir kendimize ait öznel bir durum katamadık. Peki sonra dedim ki aynı on adama bu masayı evinize koymak için boyu en az kaç olmalı dedim. Bir tanesi dedi ki 1.50, bir tanesi dedi ki 1.75, bir tanesi dedi ki 2 metre. Şimdi bakıyoruz. A kişisi 1.50 diyen masayı evine koymaya karar veriyor. Değerlendirme yapıyor. B kişisi 1.75 diyen masayı evine koyamıyor. Çünkü masa ne yaptı arkadaşlar? Koymuş olduğu 1.75 ölçütünden daha kısa. 2 metre olan da evine masayı koyamadı. Niye? Masanın boyu olduğu için kısa koyamıyor evine. Dolayısıyla bakın burada ne olmuş oluyor? İşin içine ölçüt girdiği için bireyler... öznel, subjektif kararlar verebiliyor. Dolayısıyla bu bilgiler ışığında düşünürsek ölçme objektif, değerlendirme subjektiftir. Ölçüt işine girdiği için değerlendirme subjektif bir özellik taşır. Mesela Bayi Bide geçme notu 55 iken Ankara Üniversitesi'nde 60'tır. Bakın ne oldu? Burada 57 ile Bayıbi'de 57 alan bir öğrenci dersi geçebiliyorken Ankara Üniversitesi'nde geçemiyor. Ama bu çocuğun puanı burada da 57 olacaktır, orada da 57 olacaktır aynı sınava girerse. Doğru mu arkadaşlar? Doğru. Yani ölçme objektif, değerlendirme ise subjektiftir. Hangisi gözleme dayalıdır? Tanımında vardır zaten gözlem. Hangisi gözleme dayalıdır? ölçme, gözleme dayalıdır. Değerlendirme ise karşılaştırma ve yargılamaya dayalıdır arkadaşlar. Basitçe özetlersek değerlendirme işlemi ölçme işlemini ölçüt kavramını, ölçme kuralını ve ölçüm kavramlarının içine alan geniş bir kümedir. Bakın gördüğünüz gibi değerlendirme en dış küme onun altında ölçüt, onun altında da ölçmenin kümesi var. Ne demiştik? Ölçme olmadan değerlendirme olmaz. Ölçme değerlendirmenin ön koşuldur. İşte bu küme özetliyor bu durumu. Arkadaşlar birinci konumuza ait son video bu şekildeydi. Konumuzun anlatımı esnasında burada görmüş olduğunuz kaynakları kullandık. Bu kaynaklardan herhangi birini edinerek dersin içeriğine dair bilgiler de edinebilirsiniz yine. Birinci konumuzdan sonra... sırasıyla diğer konu videolarında sisteme ekleyeceğiz ve sizler de bu videolar yardımıyla öğretimlerinizi gerçekleştirebilirsiniz. Sağlıklı günler, kolaylıklar diliyorum.